Danıştay Kararı 2. Daire 2002/1094 E. 2003/42 K. 16.01.2003 T.

2. Daire         2002/1094 E.  ,  2003/42 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2002/1094
Karar No: 2003/42

KARAR

Tetkik Hakimi: …
… tarafından … Hukuk Mahkemesi kanalıyla Dairemize gönderilen itiraz dilekçesi ve ekleri incelenerek gereği görüşüldü:
…’in annesi … ‘in yaşlı ve malül olması durumunu gözardı ederek … İlçesi … mıntıkası 370 nolu parselin satış ve temliki için usulsüz bir şekilde vekaletname düzenleyen … Noteri … hakkında adı geçen tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan şikayet üzerine başlatılan işlemler sonrası 18.10.2002 günlü Bakan Olur’u ile kovuşturma izni verilmesine mahal olmadığına karar verildiği, …’in de bu kararın itirazen incelenerek kaldırılması ve lüzumu muhakeme kararı verilmesi talebi ile Dairemize itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır.
4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun’un “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinin 2 nci fıkrasında, görevleri ve sıfatları sebebiyle özel soruşturma ve kovuşturma usullerine tabi olanlara ilişkin kanun hükümleri ile suçun niteliği yönünden kanunlarda gösterilen soruşturma ve kovuşturma usullerine ilişkin hükümlerin saklı olduğuna işaret edilmiştir.
1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 153 üncü maddesinde de, “Noterlerin, görevden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı kovuşturma yapılabilmesi Adalet Bakanlığının iznine bağlıdır.” hükmüne, 154 üncü maddesinde,”Adalet Müfettişleri veya mahalli Cumhuriyet Savcısı tarafından düzenlenen dosya, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne tevdi olunur. İnceleme sonunda kovuşturma yapılması gerekli görüldüğü takdirde dosya, suçun işlendiği yer Ağır Ceza mahkemesine en yakın bulunan Ağır Ceza Mahkemesi Cumhuriyet Savcılığına gönderilir.
Cumhuriyet Savcısı beş gün içinde, iddianamesini düzenliyerek dosyayı son soruşturmanın açılmasına veya açılmasına yer olmadığına karar verilmek üzere Ağır Ceza Mahkemesine verir.
İddianamenin bir örneği, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun hükümleri uyarınca, hakkında kovuşturma yapılan notere tebliğ olunur. Bu tebliğ üzerine noter, kanunda yazılı süre içinde bazı delillerin toplanmasını ister veya kabule değer bir istemde bulunursa nazara alınır. Gerekirse soruşturma Başkan tarafından derinleştirilir.
Haklarında son soruşturmanın açılmasına karar verilen noterlerin duruşmaları, suçun işlendiği yer Ağır Ceza Mahkemesinde yapılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, noterlerin görev ve sıfatı sebebiyle özel soruşturma ve kovuşturma usulüne tabi olduğu ve bu usulün de 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 153 ve 154 üncü maddelerinde düzenlendiği, buna göre haklarında soruşturma başlatılabilmesi için 153 üncü madde hükmüne göre Adalet Bakanlığının izni gerektiği, Adalet Bakanlığının izin vermeme kararına karşı itiraz edilebileceği yolunda bir düzenlemeye ise gerek 4483 sayılı Kanun ve gerekse 1512 sayılı Kanunlarda yer verilmediği görüldüğünden şikayetçi … tarafından Adalet Bakanlığının kovuşturma izni verilmesine mahal bulunmadığına ilişkin 18.10.2002 günlü Olur’una karşı yapılan itirazın incelenmeksizin reddine 16.1.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.