Danıştay Kararı 15. Daire 2017/966 E. 2017/5553 K. 17.10.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2017/966 E.  ,  2017/5553 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/966
Karar No : 2017/5553

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti :Davacı tarafından; zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi bulunmayan … plakalı ticari minibüsün 03/11/2008 tarihinde karıştığı kaza nedeniyle …. vefat ettiği, mirasçıları tarafından kurum aleyhine açılan dava sonucunda sigorta ödemesi olarak yapılan 204.683,49,00-TL tazminatın, idareye başvuru tarihi 26/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılan dava sonucunda, …. İdare Mahkemesi’nce; Danıştay Onbeşinci Dairesi’nin 03/03/2016 tarih ve E:2015/3017, K:2016/1343 sayılı bozma kararına uyularak, uyuşmazlık konusu olayda, kazaya karışan taşıtın (Y) türü yetki belgesi olmadığı gibi davalı idareye yetki belgesi için herhangi bir başvurunun bulunmadığı, mevzuat hükümlerine göre yetki belgesine sahip taşımacıların denetlenmesinin idarenin görev ve yetki alanında olduğu anlaşıldığından yetki belgesi bulunmayan taşımacının denetlenmemesinde idareye yüklenecek bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Davalı idare, mahkeme kararının hukuka uygun olduğunu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunmuş, davacı tarafından savunma yapılmamıştır.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddine,… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/10/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY (X) :
5684 sayılı Sigortacılık Kanununun “zorunlu sigortalar” başlıklı 13 maddesinin üçüncü fıkrası “Bir faaliyetin icrası ya da bir şeyin kullanılması için izin veya ruhsat vermeye veya bunları denetlemeye yetkili merciler ile ikinci fıkra uyarınca belirlenen kurum ve kuruluşlar; yürütecekleri iş ve işlemlerde, yapılması zorunlu sigortaların geçerli teminat tutarları dâhilinde yaptırılıp yaptırılmadığını araştırmakla yükümlüdür. Bu kurum ve kuruluşlar ile izin veya ruhsat vermeye ve denetlemeye yetkili mercilerce, geçerli teminat tutarında sigorta yapılmamış olduğunun tespiti halinde işlem yapılmaz. Geçerli teminat alınana kadar sigortalının zorunlu sigortaya konu teşkil eden faaliyeti yetkili merciler tarafından durdurulur.” hükmünü amirdir.
Kamu idarelerinin bu yasa uyarınca yerine getirmesi gereken denetim görevini ilişkin hükümlere ise Trafik Yönetmeliğinin “denetim, denetimle görevli ve yetkili kuruluşlar ve denetime ilişkin hususlar” başlıklı 70, 71 ve 72. maddelerinde yer verilmiştir.
İdarenin, somut olayda davalı idarenin, yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri çerçevesinde yolcu taşımacılığı işinde kullanılan aracın, zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası yaptırılıp yaptırılmadığını denetleme yükümlülüğü bulunmasına rağmen, bu yükümlülüğünü tescil, uygulama noktaları, yol boyu denetimleri ve periyodik araç muayenelerinde yeterince ve etkili olarak yerine getirmeyerek sigortasız aracın trafikte seyretmesine mani olamaması kamu hizmetinin kusurlu olarak yerine getirildiğini göstermektedir. Bu nedenle, Sigortacılık Kanununun 14. maddesi uyarınca oluşturulan ve aynı yasa gereği hak sahiplerine yaptığı ödemeleri rücüan ilgililerden talep etme hakkı bulunan davacı nın, ölen yolcunun hak sahipleri için yaptığı ödemenin, denetim görevini yerine getirmeyerek hizmet kusuru işlediği açık olan idareden tazmini isteminin reddine ilişkin işlemin iptali gerektiği düşüncesiyle, aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.