Danıştay Kararı 15. Daire 2017/3903 E. 2019/511 K. 12.02.2019 T.

15. Daire         2017/3903 E.  ,  2019/511 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/3903
Karar No : 2019/511

TEMYİZ EDEN (DAVACI) :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF (DAVALI) :
VEKİLİ :

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacının 17.09.2009 tarihinde satın aldığı … model … marka …. plakalı (daha sonra …. plaka olarak değişmiş) aracın …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E:…., K:…. sayılı kararı ile 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 4. Maddesi uyarınca zor alımına karar verilmesine rağmen plaka üzerine tedbir konulmaması nedeniyle satışının engellenmemesi, daha sonra araca el konulmasında davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek uğranıldığı ileri sürülen zarara karşılık 13.560,00-TL’nin aracın bağlandığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu … model … marka aracın transit rejimi kurallarına aykırı olarak yurtdışından getirildiği, …. yılında … tarafından … satılarak ilk defa … Plaka numarası ile trafiğe çıktığı, 1996 yılında …. tarafından satın alındığı ve plakasının …. olarak değiştirildiği, 2007 yılında ise aracın …. satıldığı, 17.09.2009 tarihinde davacı tarafından satın alındığı ve plakasının …. olarak değiştirildiği, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E:…. sayılı kararı ile 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca bahse konu aracın zoralımına karar verildiği, anılan kararın Yargıtay aşamasından sonra, ceza mahkemesi tarafından 27.05.2010 tarihinde …. Gümükler Başmüdürlüğü’ne müzekkere yazılarak zoralım kararının gereğinin yerine getirilmesinin istendiği, Gümrük İdaresi tarafından 09.08.2010 tarihli yazı ile aracın en yakın Gümrük Müdürlüğü’ne teslim edilmesi için Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bildirilmesi üzerine makul süre içerisinde … İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından aracın davacıdan teslim alındığı dikkate alındığında, davalı idarenin üzerine düşen gerekli özen yükümlülüğünü yerine getirdiği, hizmet kusurundan bahsetmenin olanaklı bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, aracın 2009 yılında satın alındığı, …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin zoralıma ilişkin kararının 2006 yılında verildiği, ancak zoralım kararının Gümrük Müdürlüğü’ne 2010 yılında satın almadan 4 yıl sonra bildirildiği, idari hizmetin geç ve kötü işlediği, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının zararının mahkemenin yargılama konusu aracın kaydına öncelikle tedbir koymamış olmasından, bilahare 2006 yılında çıkan kararın infazının 4 yıl sonra yapılmış olmasından kaynaklandığı, idarelerinin mahkeme kararından resen haberdar olmasının veya ortada resmi yazı yokken işlem yapmasının beklenemeyeceği, zarar ile idari faaliyet arasında illiyet bağının olmadığı, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …. DÜŞÜNCESİ : Transit Rejim Kurallarına aykırı olarak yurt dışından kaçak olarak getirilen aracı, tescil ederek trafiğe çıkışını sağlayan idarenin özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalı idarenin zararın meydana gelmesinde hizmet kusuru bulunduğu düşüncesiyle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
… model … marka araç, transit rejimi kurallarına aykırı olarak yurtdışından getirilerek, … yılında … plaka numarası ile davalı idare tarafından tescili yapılarak ilk defa trafiğe çıkmıştır.
Araç … ve … yıllarında iki kez satış gördükten sonra davacı tarafından 17.09.2009 tarihinde davacı tarafından satın alınarak … plaka ile ruhsatı çıkarılmıştır.
… Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E:…. kararı ile 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca bahse konu aracın zoralımına karar verilmiş, anılan kararın Yargıtay aşamasından sonra, ceza mahkemesi tarafından 27.05.2010 tarihinde … Gümrükler Başmüdürlüğü’ne müzekkere yazılarak zoralım kararının gereğinin yerine getirilmesi istenmiş, müzekkere üzerine Gümrük İdaresi tarafından 09.08.2010 tarihli yazı ile aracın en yakın Gümrük Müdürlüğü’ne teslim edilmesi için Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bildirilmiş ve …. İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından 24.09.2010 tarihinde araca el konularak, 28.10.2010 tarihinde … Gümrük Müdürlüğü’ne teslim edilmiştir.
Davacı, 19.10.2010 tarihli dilekçe ile ‘na başvurarak, aracına el konulması nedeniyle satış bedeli olan 13.560,00-TL maddi zararının el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminini istemiş, istemin davalı idare tarafından reddedilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde; İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu ve idarenin, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir.
18.06.1985 tarih ve 18786 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin, Transit Rejim Kurallarına aykırı olarak yurda kaçak olan giren aracın tescil işlemlerinin yapıldığı 1992 yılında geçerli olan 29. maddesinin (a) fıkrasının 1. bendinde: Askeri araçlar, iş makineleri ve raylı sistemle çalışanlar dışındaki bütün motorlu araçların tescillerinin Trafik Tescil Kuruluşlarınca yapılacağı,
İlk defa tescili yapılacak ve hurdaya çıkarılacak araçlarla ilgili (b) fıkrasının 1. bendi: araç sahipleri, satın alma veya gümrükten çekme tarihinden itibaren üç ay içinde tescil yaptırmak üzere yetkili tescil kuruluşlarına gerekli bilgi ve belgelerle yazılı olarak müracat etmek zorundadırlar.
2. bendi: Araçların giriş işlemini yapan gümrük idareleri, tescil işlemlerine esas olmak üzere düzenlediği gümrük trafik şahadetnamesinin bir örneğini araç sahibine vermeye ve bir örneğini de tescilin yapılacağı beyan edilen tescil kuruluşuna gümrük işleminin tamamlandığı tarihten itibaren onbeş gün içinde göndermeye mecburdur.
Tescilin Yapılması İşlemleri başlıklı 30. maddesinin 1. Bendi: Araçların tescilleri, sahipleri veya adına yetki belgesi olan kişinin ibrazı zorunlu belgeleri göstererek üzerindeki bilgileri tam, okunaklı, ve üç nüsha olarak doldurulmuş örneğine uygun müracat formunu yetkili memurun önünde imzalamaları suretiyle yapılır.
2. Bendi tescil için müracat sırasında, sahiplik belgesi taşıt alım vergi belgesi, teknik belge, karayolu uygunluk belgesi ibraz edilir.
3. bendi: Araç sahibince müracat formuna beyan edilen bilgilerden araca ait olanlar ibraz edilen belgelerle kişiye ait olanlar ise nüfus hüviyet cüzdanı aslı veya örneği ile karşılaştırılarak yetkili memurca doğruluğu tetkik ve tasdik edilir, hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Hukuk devletinin temel ilkelerinden biri hukuki güvenlik ilkesidir. Hukuki güvenlik, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerde Devlete güven duyabilmesini, Devletin de yaptığı işlemlerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılmaktadır.
Motorlu araçların trafiğe tescilinden amaçlanan, bu araçlar üzerinde tasarruf güvenliğinin sağlanması, kaçak ve çalıntı araçların bir başkası adına tescilinin önlenmesidir. İdarenin bu hizmeti yerine getirirken, kayıtların düzenli tutulması, taşıtların model, motor ve şasi numaraları ile tescili istenen aracın karşılaştırılması ve bunun yanında sunulan belgelerin doğruluğunun araştırılması gerekmektedir.
Buna göre idarece hizmetin işleyiş ve yerine getirilmesi sırasında gerekli önlemlerin alınmaması, hizmetin iyi işlememesi, kusurlu işlemesi gibi nedenlerle kişilere verilen zararlar idare tarafından tazmin edilmek durumundadır. Hizmetin iyi işlememesi sonucu kişilerin zarara uğramaları halinde, doğan zararların idare tarafından karşılanması gerekmektedir. Ayrıca, hizmeti yürüten personelin görevi sırasında yaptığı eylem ve işlemlere ilişkin kişisel kusurunun hizmet kusuru oluşturacağı ve idarenin de bu zararın tazminiyle sorumlu tutulacağı, idare hukukunun bilinen ilkelerindendir.
Dosyanın incelenmesinden, transit rejim kurallarına aykırı olarak yurda girişi yapılan .. model araca ait belgelerin gerçeğe uygun olup olmadığının yeterli ve etkili bir şekilde inceleme yapılmadan davalı idare tarafından tescilinin yapıldığı, tescili sağlanan aracın davacı tarafından … yılında edinildiği, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 19.07.2006 tarihli zor alım kararının uygulanması ile araca idare tarafından 16.09.2010 tarihinde el konulduğu, davacı tarafından araca el konulması nedeniyle uğranıldığı iddia edilen maddi zararın tazmini için yapılan idari başvurunun idare tarafından reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, davalı idarece tescil edilen araca el konulmak suretiyle gerçekleştirilen eylemin yargısal bir işlemin gereği olarak tesis edildiği ileri sürülmekteyse de bu durum davalı idarenin, aracın tescili aşamasında ibrazı zorunlu belgeleri inceleyerek, üzerindeki bilgilerin tam, okunaklı ve gerçeğe uygun olup olmadığı konusunda yeterli ve etkili bir inceleme yapılmadan tescil işlemlerini tesis etmesi nedeniyle kusurlu hareket ettiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağından, hizmet kusuru sonucu oluşan zararın idarece tazmini gerekmektedir.
Bu itibarla, transit rejim kurallarına aykırı olarak yurt içi yapılan araca el konulmasında, davalı idarenin hizmet kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 12/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.