Danıştay Kararı 15. Daire 2017/297 E. 2018/7167 K. 23.10.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2017/297 E.  ,  2018/7167 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/297
Karar No : 2018/7167

Davacı :
Vekili :
Davalı :
Davanın Özeti : Davacı sendika tarafından; 31.12.2010 tarih ve 27802 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2010/1205 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki Geçici Mahiyetteki İşleri Yürütmek Üzere Geçici Personel İstihdamı ve Bu Personele Ödenecek Ücretler Hakkında Kararın “İzinler” başlıklı 9. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Hastalık sebebiyle Sosyal Güvenlik Kurumunca ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile iş kazası veya meslek hastalığı sonucu bağlanan sürekli iş göremezlik gelirinin, personelin ücretinden düşülmesinin, oldukça düşük maaş ile çalışan geçici personelin ekonomik hak kaybına sebep olacağı ve sosyal hukuk devletine eşitlik ilkesine aykırı olacağından, iptali istemiyle dava açılmıştır.
Savunmanın Özeti : Davalı kurum vekilleri tarafından; geçici personel statüsünün 03/05/2004 tarihli ve 2004/7898 sayılı Bakanlar Kurulu kararı uyarınca her yıl çıkarılan Bakanlar Kurulu Kararıyla düzenlendiği, bu kapsamdaki geçici personelin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4/1-a maddesi kapsamında sigortalı sayılmak suretiyle kamu kurum ve kuruluşlarındaki geçici mahiyetteki işleri yürütmek üzere çalıştırıldığı, geçici iş göremezlik ödeneğinin iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde, sigortalının iş göremediği sürelerde verilen ödenek olarak tanımlandığı, sigortalıya çalışması halinde elde edeceği gelirden yoksun kaldığı için, istirahatli kaldığı süre boyunca geçici iş göremezlik ödeneğinin verildiği, aynı süreler için ayrıca ücretlerinin de ödenmesi halinde, bu süreler için alacakları ödemenin toplamının aynı sürede çalışmaya engel bir durumlarının olmaması ve çalışmaya devam etmeleri durumunda kendilerine ödenebilecek ücret tutarını geçmiş olacağı belirtilerek, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığından, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi :Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :
Düşüncesi : Dava; 31.12.2010 tarih ve 27802 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2010/1205 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki Geçici Mahiyetteki İşleri Yürütmek Üzere Geçici Personel İstihdamı ve Bu Personele Ödenecek Ücretler Hakkında Karar’ın “İzinler” başlıklı 9’uncu maddesinin 2’nci fıkrasında yer alan “Hastalık sebebiyle Sosyal Güvenlik Kurumunca ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile iş kazası veya meslek hastalığı sonucu bağlanan sürekli iş göremezlik geliri ilgilinin ücretinden düşülür.” şeklindeki ibarenin iptali istemiyle açılmıştır.
Anılan Karar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4’üncü maddesinin (C) bendine dayanılarak, Karara Ekli listede gösterilen kamu kurum ve kuruluşlarındaki geçici mahiyetteki işleri yürütmek üzere, adedi ve sözleşme süresi belirtilen azami (44.000) kişinin çalıştırılmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi, amacıyla hazırlanmıştır.
Anayasa Mahkemesinin, … gün ve E:2…; K:… sayılı kararında; “.…geçici personel statüsünün, belli bir vasıf gerektirmeyen, daha çok bedensel çalışmalara ağırlık veren, başlangıç ve bitişi belli olan, süreli işlerde çalışmayı öngördüğü; bu personelin, idare ile yaptıkları bir sözleşme uyarınca idare için belirli bir iş yapan kişi konumunda olduğu ve yaptıkları işin, geçici veya mevsimlik olup, asli ve sürekli görevlerden de sayılmayacağı; bu nedenle geçici personelin; Anayasa’nın 128’inci maddesi kapsamında belirtilen memur ve diğer kamu görevlileri kavramı dışında kalan, sözleşme ile çalıştırılan, işçi de olmayan, kendine özgü istisnai bir istihdam türü olduğu;…bu istihdam türü uyarınca çalıştırılacak kişilerin sayısının ihtiyaca ve ekonomik koşullara göre her zaman değişebilecek nitelikte olması, yapılan işin niteliği ve süresine göre ödenecek ücret ve sözleşme şartlarının da farklılık arzetmesi gözetildiğinde, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek olan hususların yasa ile yapılamayacak kadar teknik ayrıntıları içerdiği;…ayrıntı ve uzmanlık gerektiren konuların düzenlenmesinin Bakanlar Kurulu’na bırakılmasının (da), yasama yetkisinin devri niteliğinde olmadığı, belirtilmiştir.
Öte yandan; Danıştay Onikinci Dairesinin 03.03.2010 gün ve E:2009/366; K:2010/1154 sayılı kararında da; 2004/7898 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Özelleştirme Uygulamaları Sonucunda İşsiz Kalan ve Bilahare İşsiz Kalacak Olan İşçilerin Diğer Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Geçici Personel Statüsünde İstihdam Edilmelerine İlişkin Esaslar”ın 3’üncü maddesinin, “Geçici personele bu Esaslarda belirtilen ücretler dışında her hangi bir ad altında bir ücret ödenemez ve sözleşmelerine bu yolda hüküm konulamaz.” şeklindeki ikinci fıkrasının iptali istemi; geçici personel olarak görev almanın tamamen rızaya dayalı olması nedeniyle, bu personelin ücretlerinin bütçe imkanları dikkate alınarak belirlenmesinde ve bu ücretlerin sınırlandırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
Bu durumda; geçici personel statüsünün yukarıda anılan özelliği dikkate alındığında, bu statüdeki personele yapılacak ödemelerin sınırlandırılması yolundaki düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Daire Başkanlığınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra gereği görüşüldü:
09.07.2018 tarihli, 30473 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 703 sayılı Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 218. ve 219. maddelerine göre kaldırılan Başbakanlığın yerine nın davalı sıfatıyla hasım mevkiine alındığı görülerek esasın incelenmesine geçildi.
Dava; 31.12.2010 tarih ve 27802 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 2010/1205 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki Geçici Mahiyetteki İşleri Yürütmek Üzere Geçici Personel İstihdamı ve Bu Personele Ödenecek Ücretler Hakkında Kararın “İzinler” başlıklı 9. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Hastalık sebebiyle Sosyal Güvenlik Kurumunca ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile iş kazası veya meslek hastalığı sonucu bağlanan sürekli iş göremezlik geliri ilgilinin ücretinden düşülür.” şeklindeki ibarenin iptali istemiyle açılmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun: “İstihdam şekilleri” başlıklı 4. maddesinde; kamu hizmetlerinin memurlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler eliyle gördürüleceği öngörülmüş; (c) bendinde de geçici personel; “Bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet olduğuna Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığının görüşlerine dayanılarak Bakanlar Kurulunca karar verilen görevlerde ve belirtilen ücret ve adet sınırları içinde sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kimselerdir.” şeklinde tanımlanmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4. maddesinin 2. fıkrasının (f) bendinde;
birinci fıkranın (a) bendi gereği sigortalı sayılanlara ilişkin hükümlerin:
” …………… 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (c) bendi kapsamında çalıştırılanlar,……..” hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 16. maddesi:
“………………Hastalık ve analık sigortasından sigortalıya hastalık veya analık hallerine bağlı olarak ortaya çıkan iş göremezlik süresince, günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilir.”
19. maddesi ise:
“……….İş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve engellilik nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az % 10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalı, sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanır…….” hükmünü haizdir.
Uyuşmazlık konusu 2010/1205 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 9. maddesinin 2. fıkrasında: “Geçici personele, resmi tabip raporu ile kanıtlanan hastalıklar için yılda 30 günü geçmemek üzere ücretli hastalık izni verilebilir. Hastalık sebebiyle Sosyal Güvenlik Kurumunca ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile iş kazası veya meslek hastalığı sonucu bağlanan sürekli iş göremezlik geliri ilgilinin ücretinden düşülür.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıdaki mevzuatlar gereğince 657 sayılı Kanunun 4/c maddesi kapsamında geçici personel olarak çalıştırılanlar, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4/1-a maddesi kapsamındaki işçiler gibi sigortalı kabul edilmekte ve hem kısa vadeli sigorta kolları hem de uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmaktadırlar.
Buna göre; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4/1-a maddesi kapsamında sigortalı sayılmak suretiyle kamu kurum ve kuruluşlarındaki geçici mahiyetteki işleri yürütmek üzere çalıştırılacak geçici personelin; hastalık ya da iş kazası veya meslek hastalığına tutulması halinde çalışamadıkları sürelere ilişkin ücretlerinin telafisi amacıyla ödenen geçici iş göremezlik ödeneği veya sürekli iş göremezlik geliri dışında aynı süreler için ayrıca ücretlerinin ödenmesi halinde, bu süreler için alacakları ödemelerin toplamı, aynı sürede çalışmaya engel bir durumlarının olmaması ve çalışmaya devam etmiş olmaları durumunda kendilerine ödenebilecek ücret tutarını geçmiş olacaktır. Bu durum da dava konusu edilen Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki Geçici Mahiyetteki İşleri Yürütmek Üzere Geçici Personel İstihdamı ve Bu Personele Ödenecek Ücretler Hakkında Kararın “Ücretler” başlıklı 3. maddesinin 5. fıkrasındaki , “Geçici personele bu Kararda belirtilen ücretler dışında her hangi bir ad altında bir ücret ödenemez ve sözleşmelerine bu yolda hüküm konulamaz.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olacaktır.
Yukarıda bahsedilen mevzuat ile dava konusu düzenlemenin birlikte değerlendirilmesi sonucu iptali istenen cümlede mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın REDDİNE, aşağıda dökümü yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz isteminde bulunulabileceğinin taraflara bildirilmesine, 23/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.