Danıştay Kararı 15. Daire 2017/2220 E. 2017/6561 K. 09.11.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2017/2220 E.  ,  2017/6561 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/2220
Karar No : 2017/6561

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Vekili :
İstemin Özeti : Davacının en başında itibaren askerliğe elverişsiz olduğu, buna karşın askere sevki sırasında gerekli tetkiklerin yapılmayarak sağlam olduğuna karar verilerek askere sevk edildiği, askerlik hizmeti devam ederken yapılan muayenede “atrial septal defekt” tanısı konularak askerliğe elverişli olmadığının tespit edildiği ve bu karar üzerine terhis edildiği, askere sevki sırasında gerekli tetkik ve muayene işlemlerini yapmayan idarenin kusurlu bulunduğu, davalı idarenin kusurlu eylemi nedeniyle 1 yıl 3 ay 12 gün askerlik hizmetini askerde geçirdiği süreler nedeniyle mahrum kaldığı gelirinden kaynaklı maddi zararlarını ve askerlik hizmeti süresi içerisinde çektiği elemin karşılığı olarak manevi zararlarını karşılamakla yükümlü olduğu iddia edilerek; maddi zararlarına karşılık 28.000,00 TL maddi, manevi zararlarının karşılığı olarak 95.466,66 TL manevi tazminatın ödenmesi istemiyle açılan dava sonucunda, …. Mahkemesi 2. Dairesi’nce; davacının ilk olarak 09/10/2015 tarihinde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu dava dilekçesini mahkemeye sunduğu, söz konusu dilekçenin mahkemenin … tarih ve E:…. sayılı kararıyla reddedildiği, bu kararın 26/11/2015 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilinin yenileme dilekçesini kararın tebliğinden itibaren 30 süre içerisinde mahkemeye sunması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 23/02/2016 tarihinda kayda giren yenileme dilekçesinin 30 günlük yasal süre içerisinde verilmemesi gerekçesiyle davanın süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen … tarih ve E:…. sayılı (…. 11. İdare Mahkemesi’nin E:……sayılı esasına kaydedildikten sonra 30/12/2016 tarih ve K:2016/6305 sayılı kararı ile Dairemize gönderilen) kararın, davacı tarafından hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
27 Nisan 2017 tarihinde yürürlüğe giren 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla Anayasaya eklenen Geçici 21. maddenin (E) bendi hükmüyle askeri yargı kaldırılmış ve …. Mahkemesinde görülmekte olan dosyalardan kanun yolu incelemesi aşamasında olanların Danıştaya, diğer dosyaların ise görevli ve yetkili idari yargı mercilerine bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 4 ay içinde gönderileceği hükme bağlanmıştır.
Anayasanın 121. maddesi ile 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanununun 4. maddesine göre, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunca 15/08/2017 tarihinde kararlaştırılan ve 25.08.2017 tarih ve 30165 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 36. maddesinde ise; kaldırılan askeri yargı mercilerinde görülmekte olup işi bitmemiş dosyalardan Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde kanun yolu incelemesinde olanların Danıştaya, diğerlerinin ise Ankara İdare Mahkemelerine gönderileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlığa ilişkin olarak, “usul kurallarının derhal uygulanırlığı ilkesi” gereğince dava dosyalarının devrini müteakip uyuşmazlığın çözümünde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı hususunda bir duraksama bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının askere sevki sırasında gerekli tetkiklerin yapılmayarak sağlam olduğuna karar verilerek askere sevk edilmesi, askerlik hizmeti devam ederken yapılan muayenede “atrial septal defekt” tanısı konularak askerliğe elverişli olmadığının tespit edilmesi ve bu karar üzerine terhis edilmesi üzerine askerliğe elverişli olmamasına rağmen askere alınması ve bir süre askerlik yaptırılmasında davalı idarenin kusurunun bulunduğu, davalı idarenin kusurlu işlemi nedeniyle maddi ve manevi zarar uğradığı, zararlarının tazmini istemi ile davalı idareye 30/07/2015 tarihinde idari müracaatta bulunulduğu, davalı idarece bu müracaata cevap verilmeyerek zımnen reddedildiği; bunun üzerine 09/10/2015 tarihinde açılan davada; davacının “askerliğe elverişli değildir” raporu üzerine fiilen terhis edildiği ve rapor tarihi olan 22/04/2015 tarihinde zararı kesin bir biçimde öğrendiği, bu tarihten itibaren altmış günlük süre içerisinde başvuruda bulunması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra idari başvuruda bulunmuş olması gerekçesiyle davanın süre aşımı yönünden reddi gerekirken, yenileme dilekçesinin süresinde verilmediği gerekçesiyle davanın reddine yönelik Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Dairesi kararında sonucu itibariyle hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddine, …. 2. Dairesi’nin … tarih ve E:…. sayılı (… 11. İdare Mahkemesi’nin E:…. sayılı esasına kaydedildikten sonra … tarih ve K:… sayılı kararı ile Dairemize gönderilen) kararının ONANMASINA, dosyanın … 11. İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.