Danıştay Kararı 15. Daire 2016/902 E. 2017/24 K. 09.01.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/902 E.  ,  2017/24 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/902
Karar No : 2017/24

Davacı :
Vekili :
Davalı :
Vekili :
Davanın Özeti : Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün 02.03.2011 gün ve 1521 sayılı Makam oluru ile yürürlüğe giren Özel Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarındaki Uygulamalar ile Sınav Kurulları ve Sınav Esasları’nın ‘Motorlu Taşıt Sürücüleri Kurslarının Sınav Kurulları ve Sınav Esasları’ kısmının ‘Direksiyon Eğitimi Dersi Uygulama ve Değerlendirme Kurulu’ başlıklı 2. maddesinin (a) fıkrasının ve ‘Uygulamaya İlişkin Açıklamalar’ başlıklı 7. maddesinin (B) bendinin; hizmet içi eğitim olmaksızın sınav kurulu üyeleri için yalnızca ehliyet sahibi olmanın yeterli görüldüğü, “uzun yıllar” ifadesinin subjektif olduğu, kurul üyelerinin önde oturması durumunda maddi-manevi herhangi bir zarar meydana geldiğinde kursun sorumlu olacağı, bu durumun da maddi külfete neden olacağı, kurul üyelerinin de tazminat sorumluluğunun doğacağı ileri sürülerek iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : 2918 sayılı Kanunun 42/1-a “Sürücü belgesi alacakların sınavları, yönetmelikteki esaslara göre nca sınav sorumlusu olabileceğine dair belge verilen yüksekokul mezunu ve asgari “B” sınıfı sürücü belgesi bulunan sınav sorumluları tarafından yapılır.” ve Motorlu Taşıt Sürücü Kursları Yönetmeliği’nin “…Sınav yürütme kurulu tarafından; Trafik ve Çevre, İlk Yardım, Motor ve Araç Tekniği ile direksiyon Eğitimi Derslerinin sınavı için “Sınav uygulama ve değerlendirme kurulları” kurulur…Kurulların çalışmaları ile sınavlara ait iş ve işlemler Bakanlıkça tespit edilir.” düzenlemelerini içeren 43. maddesine uygun olarak düzenleme yapıldığı, 13.01.1998 tarihli MEB Yönergesi uyarınca sınav sorumlusu yetki belgesi alanlara bu kurulda görev verildiği, bu kişilerin de eğitim aldığı, akan trafikte araç kullanma yetisi olmayanların sınavlarda başarılı gösterilmesinin engellenmeye çalışıldığı, 01.04.2011 tarihli Bakanlık yazısı ile de çift fren/debriyaj kullanma ve ihtiyaç halinde müdahale konusunda kurullarda görev alacaklara milli eğitim müdürlüklerince eğitim verilmesinin öngörüldüğü, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Dava konusu Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarındaki Uygulamalar ile Sınav Kurulları ve Sınav Esasları’nın 11.09.2013 tarihinde yürürlükten kaldırıldığı, davacı hakkında da tesis edilen herhangi bir bireysel işlem olmadığı görüldüğünden konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :
Düşüncesi : Dava, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünün 2.3.2011 gün ve 1521 sayılı Makam oluru ile yürürlüğe giren Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarındaki Uygulamalar ile sınav Kurulları ve Sınav Esaslarıın Motorlu Taşıt Sürücüleri Kurslarının Sınav Kurulları ve Sınav Esasları Kısmının 1.bölümünün 2/a ve 4.bölümünün 7/B maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 42.maddesinde Sürücü belgesi alacakların sınavları, yönetmelikteki esaslara göre MEC(ca sınav sorumlusu olabileceğine dair belge verilen yüksekokul mezunu ve en az asgari “B” sınıfı sürücü belgesi bulunan sınav sorumluları tarafından yapılır….hükümleri yer almıştır.
Ayni Kanunun 123.maddesinde; Motorlu taşıt sürücüsü yetiştirmek, yetişmiş olanlara sınav sonucu sertifika vermek, trafik ile ilgili öğretim ve eğitim yaptırmak üzere kamu kurumları ile diğer hakiki ve hükmi şahıslara Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığınca ilgili mevzuatına göre sürücü kursları açma izni verilir.
Sürücü kurslarının sürücü belgesi cinslerine göre sınıflandırılması, hangi sınıf kursun kimler tarafından açılabileceği, öğretim ve eğitim konuları ile metodu, kurs süreleri, kurslar için eğitim ve öğretimde kullanılacak bina, araç, gereç ve teçhizatın nitelik ve niceliği, teminat miktarları, sertifika sınavlarının esas ve usulleri, sertifika aranmayacak sürücü belgesi sınıfları ve bunların sınavları İçişleri Bakanlığının uygun görüşü üzerine Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığınca çıkartılan yönetmelikle belirlenir…….” hükümlerine yer verilmiştir.
Motorlu taşıt sürücüsü yetiştirmek, yetişmiş olanlara imtihan sonucu sertifika vermek, trafikle ilgili öğretim ve eğitim yaptırmak üzere açılan motorlu taşıt sürücüleri kurslarının açılış ve işleyişi ile bu kurslarda görev alacak personele ait esasların düzenlendiği, Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinin 3.maddesinde; uzman ve usta öğreticinin, kursta görevlendirilen uzman ve usta öğreticileri ifade ettiği belirtilmiştir. Aynı Yönetmeliğin 43/g maddesinde ise kurulların çalışmaları ile sınavlara ait iş ve işlemlerin Bakanlıkça tesbit edileceği belirtilmiştir.
Dava konusu 2.3.2011 gün ve 1521 sayılı Makam oluru ile yürürlüğe giren Motorlu Taşıt Sürücüleri Kurslarının Sınav Kurulları ve Sınav Esaslarının Birinci Bölümünün 2/a bendinde; Kurul: Direksiyon eğitimi dersi uygulama ve değerlendirme kurullarının başkan ve üyeleri;….., diğer sınıf sertifikalarının sınavı için en az “B” sınıfı sürücü belgesi ve bu sürede araç kullanarak pratik kazanan ve ” Sınav Sorumlusu Yetki Belgesi” sahibi olanlar arasından sınav yürütme kurulu tarafından belirlenir……. Başkan ve üyelerin tesbitinde ayrıca öncelik sırasına göre; (1)……..; (2) sürücü belgesini önceden almış olup uzun yıllar araç kullanarak pratik kazananların tercih edileceği ve Dördüncü Bölümünün 7/B bendinde de; “B”, “E” ,”H” sınıfı sertifika sınavında aday aracın sürücü koltuğunda, direksiyon eğitimi dersi uygulama ve değerlendirme kurulu üyesi öndeki diğer koltukta ve kurumda görevli direksiyon usta öğreticisi ile diğer direksiyon eğitimi dersi uygulama ve değerlendirme kurulu üyesi ise bir sonraki koltukta otururlar ibareleri yer alımştır.
Davacı dava dilekçesinde; direksiyon eğitimini bizzat verdiği için, direksiyon sınavında da kursiyenin zayıf ve risk doğuracak eksiklerin iyi bilen ve buna göre sınavda doğabilecek her türlü tehlikeye karşı teyakkuz halinde olan kadrolu personel eğiticisinin yerine, direksiyon eğitimi dersi sınavında Uygulama ve Değerlendirme Kurulu üyesinin aracın ön koltuğunda oturması uygulamasının can ve mal kaybına veya ağır yaralanmalara sebebiyet verileçeği; ayrıca dava konusu düzenlemenin birinci bölümünün 2/a kısmındaki; direksiyon sınavında kurulda görev alacak kişilerin…..sürücü belgesini önceden almış olup uzun yıllar araç kullanarak pratik kazananların tercih edileceği ibaresinde yer alan “uzun yıllar araba kullanarak pratik kazanmak” ifadesinin subjektif bir ifade olup, keyfi ve objektif olmayan uygulamara yol açacağı öne sürülerek söz konusu düzenlemelerin iptali istemiyle dava açılmıştır.
Ülkemizde son yıllarda artan trafik kazaları nedeniyle meydana gelen maddi ve manevi olumsuzlukların giderilmesi ve Avrupa Birliği müzakereleri nedeniyle de karayolları trafiği alanında yeni düzenlemelere gidilmesi zorunluluğu doğduğundan ve trafik kazalarının temel nedeninin sürücü kurslarından kaynaklandığını görüldüğünden, motorlu taşıt sürücüsü yetiştiren, motorlu taşıt sürücüsü kurslarına ilişkin mevzuata gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Yukarıda yer alan 2918 sayılı Kanunun 42. maddesi uygulaması gereği düzenlenen 2.3.2011 günlü makam olurunun birinci bölümünün 2/a bendinde yer alan direksiyon eğitimi dersi uygulama ve değerlendirme kurulu üyelerinin aracın ön koltuğuna oturması uygulamasının; aracın ön koltuğunda oturan özel motorlu t aşıt sürücü kursu usta öğreticisinin, çift fren ve çift debriyaj bulunan direksiyon eğitim aracına müdahelede bulunarak sınav esnasında aracı kullanamayan ve sınavda başarısız olabilecek sürücü adaylarının sınavlarda başarılı olmalarını engellemek amacıyla düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Ayrıca 2918 sayılı Kanunda belirtilen “sınava sorumlusu yetki belgesi; Bakanlıkça hazırlanan 13.1.1998 tarihli ve 50272 sayılı makam oluru ile yürürlüğe giren sınav sorumlularının Yetiştirilmesine Dair Yönergede belirtilen şartları taşıyan ve yönerge eki eğitim programını tamamlayıp sınavda başarılı olanlara verilmektedir.
Direksiyon eğitimi dersi uygulama ve Değerlendirme Kurullarının başkan ve üyelerinin, Yönergenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sınavlarda görev alarak tecrübe kazandıkları anlaşılmaktadır.
Öte yandan dava konusu düzenlemede sürücü adayının yetersiz olması ve sürücü adayı olamayacağına kanaat getirilmesi halinde sınava son verileceğide belirtilmiştir.
Dolayısıyla iptali istenen düzenlemede kamu yararına ve üst hukuk normlarına aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenildikten sonra gereği görüşüldü:
Dava, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün 02.03.2011 gün ve 1521 sayılı Makam oluru ile yürürlüğe giren Özel Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarındaki Uygulamalar ile Sınav Kurulları ve Sınav Esasları’nın ‘Motorlu Taşıt Sürücüleri Kurslarının Sınav Kurulları ve Sınav Esasları’ kısmının direksiyon eğitimi dersi uygulama ve değerlendirme kurullarında görev alacak başkan ve üyelerin özelliklerini düzenleyen ‘Direksiyon Eğitimi Dersi Uygulama ve Değerlendirme Kurulu’ başlıklı 2. maddesinin (a) fıkrasının ve kurul üyesinin sınav aracının ön koltuğunda oturmasını öngören ‘Uygulamaya İlişkin Açıklamalar’ başlıklı 7. maddesinin (B) bendinin iptali istemiyle açılmıştır.
Dava konusu Özel Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarındaki Uygulamalar ile Sınav Kurulları ve Sınav Esasları 08.07.2002 tarih ve 55812 sayılı Makam Olur’u ile yürürlüğe girmiş, 02.03.2011 tarih ve 1521 sayılı Makam Olur’u ile de dava konusu değişiklikler yapılmış; 11.06.2013 tarih ve 1314557 sayılı Makam Olur’u ile yürürlüğe giren Özel Motorlu Taşıt Sürücü Kursu Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesi’nin ‘Yürürlükten Kaldırılan Mevzuat’ başlıklı 12. maddesinde yer alan “Bu Yönergenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 08/07/2002 tarihli ve 55812 sayılı Makam Oluru ile yürürlüğe giren Özel Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarındaki Uygulamalar ile Sınav Kurulları ve Sınav Esasları,… ile bu hususlarda yazılmış yazılar yürürlükten kaldırılmıştır.” düzenleme ile dava konusu Esaslar yürürlükten kaldırılmıştır.
Bu durumda, dava konusu Esasların yürürlükten kalkması nedeniyle uygulanma olanağı kalmadığından ve herhangi bir uygulama işlemi de dava konusu edilmediğinden davanın konusunun kalmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, davanın açılmasına sebebiyet vermiş olması nedeniyle kararın verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen … TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, aşağıda dökümü gösterilen …. TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 09/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.