Danıştay Kararı 15. Daire 2016/753 E. 2017/6983 K. 28.11.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/753 E.  ,  2017/6983 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ON BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/753
Karar No : 2017/6983

Davacı :
Vekili :
Davalı :
Vekili :
Davanın Özeti : Davalı idarenin, MEDULA sistemi üzerinden özel sağlık hizmet sunucuları için 01.04.2014 tarihi itibari ile resmi tatil günlerinde 4400 branş kodlu acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavi dışında provizyon (ilk takip numarası) verilmeyeceğine ilişkin 21.03.2014 tarihli ve “MEDULA-hastane Sistemini Kullanmakta Olan Tüm Özel Sağlık Hizmet Sunucularının Dikkatine” başlıklı duyurusunun iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Kurumla sözleşmeli veya protokollü tüm sağlık sunucularının Kurum kapsamındaki kişiler ile bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilere verecekleri sağlık hizmetlerinin 2007 yılından beri MEDULA-hastane sistemi üzerinden fatura edilme zorunluluğunun bulunduğu, bu sistemde 2009 yılına kadar resmi tatil günlerinde acil sağlık hizmetleri ile tedavisi süreklilik arz eden hastalıklar dışında provizyon verilmediği, ancak ülkemizdeki kuş gribi salgını sonrasında resmi tatil günlerinde iç hastalıkları, çocuk hastalıkları, göğüs hastalıkları ve enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji branşlarından da provizyon verilmeye başlandığı, 2011 itibariyle de bu uygulamanın tüm branşları kapsayacak şekilde düzenlendiği, 01.04.2014 tarihinden itibaren ise dava konusu uygulamaya geçildiği,
Dava konusu uygulama ile resmi tatillerde tüm branşlarda provizyon verilmesinin durdurulması sonucu hastanın muayene olma hakkının engellenmediği, provizyon verilmediği dönemde acile başvuran hastaların ihtiyaç duyulması halinde ilgili branş hekimine yönlendirilmesine veya başka bir branştan yatarak tedavisine devam edilmesi gerekiyorsa o branştan tedavisinin devam etmesine engel bulunmadığı,
Resmi tatil günlerinde kamu hastanelerinde acil dışında hizmet verilmemesinden dolayı bazı özel sağlık hizmet sunucularının hastalardan daha çok fark ve ilave ücret alarak bu durumu suistimal ettikleri,
Kurum tarafından 01.04.2014 tarihinde uygulamada yapılan değişiklik ile Cumartesi günleri tüm gün boyunca provizyon verildiği ve ayrıca özel sağlık hizmeti sunucularındaki süreklilik gerektirip devam etmesi gereken tedavilere ilişkin sorun yaşanmaması için de (diyaliz, fizik tedavi ve rehabilitasyon gibi) biyometrik kimlik doğrulama işlemi ile hizmet kaydı yapılabilmesinin sağlandığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Düşüncesi : Dava konusu duyuru Dairemizce 11.03.2016 tarih ve E:2014/3221, K:2016/1655 sayılı kararla iptal edildiğinden karar verilmesine yer olmadığı düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :
Düşüncesi : Dava; …tarafından, Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğünce, Kurumla sözleşmeli veya protokollü tüm sağlık hizmet sunucularına yönelik olarak yayımlanan 21.3.2014 tarihli “Medula-Hastane Sistemini Kullanmakta Olan Tüm Özel Sağlık Hizmet Sunucularının Dikkatine” başlıklı duyurusunun iptali istemiyle açılmıştır.
Dava konusu işlemle, resmi tatil günlerinde tüm branşlardan provizyon verilmesi uygulamasının kaldırılması talebi kurumca uygun görülerek, MEDULA sistemi üzerinden özel sağlık hizmet sunucuları için 01/04/2014 tarihi itibari ile resmi tatil günlerinde, 4400 branş kodlu acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavi dışında provizyon (İlk takip numarası) verilmeyeceği belirtilmiştir.
Dava konusu işlemin, bir grup sağlık çalışanının talebi üzerine tesis edildiği anlaşılmaktadır. Çalışanların “dinlenme hakkı” gibi “çalışma hakkı” da Anayasa ve kanunlarla düzenlenmiştir. 394 sayılı Hafta Tatili Hakkında Kanun ile hastaneler ve bazı sağlık kuruluşları hafta tatilinden istisna tutulmuştur. 4857 sayılı İş Kanununun 44. maddesi ise resmi tatil günlerinde çalışmanın “sözleşmede hüküm bulunması” veya “çalışanın rıza göstermesi” halinde mümkün olabileceğini düzenlemektedir. Buna göre bir kısım sağlık çalışanlarının dinlenme hakkı talebini karşılamak amacıyla yapılan düzenlemenin, resmi tatil günlerinde çalışmak isteyen personelin ve kuruluşların bu haklarına engel olmaması gerekir. Kaldı ki, sağlık hizmetlerinin niteliği gereği herkesin kolayca ve kesintisiz ulaşabileceği şekilde planlanarak düzenlenmesi gerekir.
Diğer yandan, hafta sonu ve resmi tatil günlerinde, sözleşmelerinde hüküm bulunmadığı ve rızası olmadığı halde zorla çalıştırılmak istenen kişilerin başvurusu halinde uygulanacak müeyyideler de ilgili mevzuatta düzenlenmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumuna prim ödemelerini yapan iştirakçilerin, özel sağlık hizmet sunucularına başvurarak hizmet alma hakkını kısıtlayan dava konusu işlemde bu yönüyle de hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu duyurunun iptali gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenildikten sonra dosya incelenerek gereği görüşüldü:
Davalının ehliyet ve süre aşımı yönünden yaptığı itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi.
Dava, davalı idarenin, MEDULA-hastane sistemi üzerinden özel sağlık hizmet sunucuları için 01.04.2014 tarihi itibari ile resmi tatil günlerinde 4400 branş kodlu acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavi dışında provizyon (ilk takip numarası) verilmeyeceğine ilişkin 21.03.2014 tarihli ve “MEDULA-hastane Sistemini Kullanmakta Olan Tüm Özel Sağlık Hizmet Sunucularının Dikkatine” başlıklı duyurusunun iptali istemiyle açılmıştır.
Davacı tarafından, 21.03.2014 tarihinde davalı idarenin resmi web sitesinden MEDULA sistemini kullanmakta olan tüm özel sağlık hizmeti sunucularına bir duyuru yapıldığı, duyuruya göre resmi tatil günlerinde tüm branşlardan provizyon verilmesi uygulamasının kaldırılması talebinin uygun bulunarak, MEDULA-hastane sistemi üzerinden özel sağlık hizmet sunucuları için 01.04.2014 tarihi itibari ile resmi tatil günlerinde, 4400 branş kodlu acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavi dışında provizyon (ilk takip numarası) verilmeyeceğinin bildirildiği,
Sosyal Güvenlik Kurumunun, sağlık hizmeti sunucuları ile sözleşme veya protokol yapmak suretiyle sağlık hizmeti satın aldığı ve böylece 5510 sayılı Yasa kapsamında bulunan kişilerin sağlık hizmetlerinin karşılanması yoluna gidildiği, Protokolün her iki tarafın tabi olduğu mevzuatın yanı sıra konu ile ilgili diğer hukuk kurallarına da uygun olmasının hasta hakları açısından zorunlu olduğu,
Anayasa’nın 17. maddesinde düzenlenen yaşama hakkının yalnızca yaşamını sürdürmek değil, sağlıklı yaşama hakkına sahip olmak anlamında olduğu ve kamusal korumaya tabi olduğu, devletin bu anayasal yükümlülüğü yerine getirmek ve kişilerin sağlık hizmetinden gecikmeksizin yararlanmasını sağlamak durumunda olduğu, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Hasta Haklarına İlişkin Avrupa Statüsü, Hasta Hakları Yönetmeliği’nde konuya ilişkin düzenlemeler olduğu, Anayasa Mahkemesi tarafından da sağlık hizmetlerinin temel hedefi olan insan sağlığı sorununun ertelenemez ve ikame edilemez nitelikte olduğunun belirtildiği,
Resmi tatil günlerinde özel sağlık hizmeti sunucuları için provizyon (ilk takip numarası) verilmemesinin, hastaların tedavilerinin zamanında yapılmasını engellediği, hastaların sağlık hizmetine erişim hakkının engellenmesinin sağlıklı yaşam hakkı ve sosyal devlet ilkesi ile bağdaşmadığı, iddialarıyla dava konusu duyurunun iptali istenilmektedir.
5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun “Yönetmelik ve tebliğler” başlıklı 41. maddesinde, “Başkanlık merkez ve taşra teşkilâtının görev ve yetkileri, çalışma usûl ve esasları ile Kurum personelinin işe alınma, atanma, yükselme, yer değiştirme, görev, yetki ve sorumlulukları Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikler ile düzenlenir.
Bu Kanun gereği çıkarılması gereken yönetmelikler, Kanunun yürürlük tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde yürürlüğe konulur.
Kurum, kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetlerin uygulanmasına ilişkin hususları duyurmak amacıyla tebliğ çıkarmaya yetkilidir. Kurum dışındaki gerçek ve tüzel kişileri ilgilendiren tebliğler, Resmî Gazetede yayımlanır.” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, 05.05.2011 tarihi itibariyle MEDULA-hastane sistemi üzerinden resmi tatil günlerinde tüm branşlardan provizyon verilmeye başlandığı, ancak hekimlerin dinlenme hakkı kapsamında özel sağlık kurum ve kuruluşlarının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde rutin poliklinik hizmeti vermesine olanak sağlayan bu uygulamanın yeniden gözden geçirilerek kaldırılması talebini içeren Türk Tabipler Birliğinin 08.10.2013 tarihli yazısı ile Batman İlindeki özel hastanelerde çalışan 77 uzman hekimin başvuru dilekçelerinin …Tabip Odası Başkanlığınca Sosyal Güvenlik Kurmununa iletilmesi üzerine, Kurumun 21.03.2014 tarihli duyurusu ile MEDULA-hastane sistemi üzerinden özel sağlık hizmet sunucuları için 01.04.2014 tarihi itibari ile resmi tatil günlerinde, (23 Nisan, 19 Mayıs, Kurban Bayramı ve pazar günleri gibi), 4400 branş kodlu acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavi dışında provizyon (İlk takip numarası) verilmeyeceğinin duyurulması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
5502 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca, Kurumun, kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetlerin uygulanmasına ilişkin hususları duyurmak amacıyla tebliğ çıkarmaya yetkili olduğu ancak, Kurum dışındaki gerçek ve tüzel kişileri ilgilendiren tebliğlerin Resmî Gazetede yayımlanmasının zorunlu olduğunun kurala bağlandığı görülmektedir.
Buna göre, söz konusu duyuruda, resmi tatil günlerinde 4400 branş kodlu acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavi dışındaki branşlara ait işlemlerde geri ödeme yapılmayacağı ifade edilerek, Kurumun yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetlerin uygulanmasına ilişkin hususların bu şekilde duyurulduğu düşünülse de, duyurunun doğurduğu sonuç itibariyle çalışan bir çok hekimin çalışma hayatının tanzimini ve vatandaşların sağlık hakkına erişimini ilgilendirir nitelikte olduğu kuşkusuz olup, bu haliyle Kurum dışındaki gerçek ve tüzel kişileri ilgilendirdiği açıktır.
Bu nedenle söz konusu hususun bir duyuru ile değil yasanın verdiği yetkiye dayanarak, Resmî Gazetede yayımlan bir düzenleyici işlemle tesis edilmesi gerekmekte olup salt Kurum duyurusu ile tesis edilen işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık görülmemiş olmakla birlikte, aynı duyurunun iptali istemiyle açılan davada Dairemizce 11.03.2016 tarih ve E:2014/3221, K:2016/1655 sayılı kararla iptal kararı verildiğinden, dava hakkında karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, davanın açılmasına sebebiyet vermiş olması nedeniyle kararın verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen … TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, aşağıda dökümü gösterilen …-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 28/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.