Danıştay Kararı 15. Daire 2016/7505 E. 2017/1297 K. 21.03.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/7505 E.  ,  2017/1297 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/7505
Karar No : 2017/1297

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekilleri :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :

İstemin Özeti : … 6. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Dava konusu işlem, kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte olduğundan, davacının temyiz isteminin kabulü ile temyize konu Mahkeme kararının esastan karar verilmek üzere bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, 2577 sayılı Kanunun 17/2. maddesi uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; 5510 sayılı Kanunun 102. Maddesine istinaden davacı şirket hakkında, işe giriş bildirgesini, işten ayrılış bildirgesini ve aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süre içerisinde kuruma vermediğinden bahisle 117,990.- TL idari para cezası verilmesine ilişkin … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü … Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 02.12.2015 tarih ve 16.855.682 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… 6. İdare Mahkemesince; davacı tarafından para cezasına karşı 15 günlük süre içinde kuruma itiraz edildiği, takibin durduğu, davalı idarece itirazın reddedilmemesi nedeniyle cezanın kesinleşmediği, dava tarihi itibariyle ortada idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 102. maddesinde; “İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili İdare Mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idarî para cezası kesinleşir” hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı Kanunu’nun 10. maddesinde de; İlgililerin, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilecekleri, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı, ilgililerin altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine dava açabilecekleri belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirkete, çalıştırdığı işçilere ait işe giriş bildirgesi, aylık prim hizmet belgesi ve işten ayrılış bildirgelerini süresinde vermediği gerekçesiyle 02.12.2015 tarih ve 16.855.682 sayılı işlem ile 117,990-TL idari para cezası verildiği, bu işlemin davacıya 04.01.2016 tarihinde tebliğ edildiği, bu cezaya yukarıda yer verilen hüküm uyarınca 18.01.2016 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği, Komisyonun itiraz hakkında 60 gün içinde herhangi bir cevap vermemesi üzerine zımnen reddedildiği kabul edilerek idari para cezasının iptali istemiyle 18.04.2016 tarihinde incelenen davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen Kanun maddesinde, kurumca düzenlenen idari para cezalarına ilişkin işlemin “ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk eder” ve on beş gün içinde “Kuruma ödenir” ibaresi ile kesin ve icrailiği ortaya konmuştur. Ayrıca, bu işleme karşı Kurumun ilgili ünitesine yapılabileceği belirtilen itiraz başvurusunun zorunlu bir başvuru yolu olmayıp, ilgililerin isteğine bağlı, seçimlik bir hak olduğu maddede yer alan “kuruma ödenir veya…”, “itiraz edilebilir” ifadelerinden anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda; davacı şirketçe söz konusu işleme itiraz edilmiş olmasına karşın, itiraz üzerine idarece bir işlem tesis edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda ilgililerce itiraz üzerine 60 günlük zımni ret süresi sonunda dava açma süresi (30 gün) içinde açılmış bulunan davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … 6. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.