Danıştay Kararı 15. Daire 2016/7248 E. 2016/5019 K. 19.10.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/7248 E.  ,  2016/5019 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/7248
Karar No : 2016/5019

Temyiz Eden (Davacı) : .
Vekili :

Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili : – Aynı Adreste

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyiz istemine konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; 07/10/2014 tarihinde davacıya ait … plakalı aracın, … Mahallesi … Sokak, No:… önünde park halindeyken kimliği belirsiz kişilerce yakılması nedeniyle oluşan zararın 5233 sayılı Kanun kapsamında giderilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddi üzerine maddi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
…İdare Mahkemesi’nce; davacı şirketin kiralama şirketi olduğu, aracının 07/10/2014 tarihinde kundaklanarak zarara uğratıldığı ve söz konusu araçtaki zararın 5233 sayılı Kanun kapsamında karşılanması gereken bir zarar olduğu anlaşılmakla birlikte, davacı şirketin kiralama şirketi olması nedeniyle aracının yanması olayını, olay tarihi olan 07/10/2014 tarihinde öğrenmediği kabul edilse dahi dosyada bulunan … adlı belgede yer alan ihbar tarihi olan 16/10/2014 tarihinde araçtaki hasara neden olan olayı öğrendiği ve davacı şirketin, 5233 sayılı Kanuna göre zarar konusu olayı öğrenmesinden itibaren altmış gün içinde zararın tazmini amacıyla idareye başvurması gerekirken, bu tarihten sonra idareye 06/01/2015 tarihinde başvuru yaptığından dolayı davacının zararının davalı idareden tazmini talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun 1. maddesinde, bu Kanunun amacının, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddî zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemek olduğu belirtilmiş; “Başvurunun süresi, şekli, incelenmesi ve sonuçlandırılması” başlıklı 6. maddesinde; zarar gören veya mirasçılarının veya yetkili temsilcilerinin zarar konusu olayın öğrenilmesinden itibaren altmış gün içinde, her hâlde olayın meydana gelmesinden itibaren bir yıl içinde zararın gerçekleştiği veya zarar konusu olayın

meydana geldiği il valiliğine başvurmaları hâlinde gerekli işlemlere başlanacağı; bu sürelerden sonra yapılacak başvuruların kabul edilemeyeceği; bu Kanun kapsamındaki yaralanma ve sakatlanmalarda, yaralının hastaneye kabulünden hastaneden çıkışına kadar geçen sürenin, başvuru süresinin hesaplanmasında dikkate alınmayacağı; ilgili valilik dışında diğer valilikler, kaymakamlıklar, Türkiye Cumhuriyeti dış temsilcilikleri, diğer bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan başvuruların ilgili valiliğe gönderileceği; Komisyonun, zarar görenlerce yapılacak her başvuru ile ilgili çalışmalarını, başvuru tarihinden itibaren altı ay içinde tamamlamak zorunda olduğu; zorunlu hâllerde, bu sürenin vali tarafından üç ay daha uzatılabileceği; dava açma süresi içinde yapılan başvurunun, nihaî işlem sonucunun ilgiliye tebliğine kadar genel hükümlere göre dava açma sürelerini durduracağı kurala bağlanmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacı şirketin … markası adı altında araç kiralama işi ile iştigal ettiği, kiralamış olduğu … plakalı aracın Kobani eylemleri nedeniyle 07/10/2014 tarihinde yanarak kullanılamaz hale geldiği, dosyada yer alan … adlı belgede ihbar tarihi olarak 16/10/2014 tarihinin gösterildiği, araçtaki zararın tahmini bedelinin belirtildiği, aracın Kobani olayları nedeni ile gösteri yapan şahıslar tarafından molotof kokteyli atılarak yakıldığı, tespit yaptırılacak ekspertiz listesinin beklenildiğinin yazılı olduğu, 28/11/2014 tarihinde araçtaki hasara ilişkin ekspertiz raporunun düzenlendiği, 31/12/2014 tarihinde aracın trafikten çekildiği, davacı şirket tarafından, 06/01/2015 tarihinde araçta meydana gelen zararın tazmini istemiyle ‘ne başvuru yapıldığı, ‘nin 23/01/2015 tarihli yazısı ile 6-7 Ekim 2014 tarihlerinde Suriye’deki çatışmalar bahane edilerek meydana gelen eylemlerin 5233 sayılı Kanun kapsamında olmadığı, toplumsal olay olarak değerlendirildiği, bu olaylarla ilgili başvuruların ise olay yeri kaymakamlığına yapılması gerektiğinin bildirildiği, davacı şirket tarafından 28/01/2015 tarihinde … Kaymakamlığı’na başvuru yapılarak zararın tazmininin istenildiği, talebine 60 gün içinde cevap verilmemesi üzerine 28/04/2015 tarihinde bakılan davanın açıldığı, dava devam ederken davacının başvurusunun davalı idarece araştırıldığı, … Emniyet Müdürlüğü’ne anılan olayın 3713 sayılı Kanunun 1 inci, 3 üncü ve 4 üncü maddeleri kapsamına giren eylemlerden olup olmadığının sorulduğu, … Emniyet Müdürlüğü’nün 03/08/2015 tarih ve 17764 sayılı yazısı ile olayın, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun ilgili maddeleri kapsamına giren eylemlerden olabileceğinin belirtildiği, Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zarar Tespit Komisyon Başkanlığı’nın 14/08/2015 tarih ve 249 sayılı işlemi ile olayın 07/10/2014 tarihinde gerçekleştiği, davacı şirketin zararın tazmini istemiyle 06/01/2015 tarihinde başvuru yaptığı, başvurusunun 5233 sayılı Kanun uyarınca olayın öğrenilmesinden itibaren 60 gün içinde yapılmadığından bahisle reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, Mahkemece, … adı altında kiralama işi ile iştigal eden davacı şirketin, dosyada mevcut inte… adlı belgede zarar konusu olayı, ihbar tarihi olan 16/10/2014 tarihinde öğrendiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, anılan belgede araçtaki zararın tahmini bedeli belirtilerek aracın Kobani olayları nedeni ile gösteri yapan şahıslar tarafından molotof kokteyli atılarak yakıldığı, tespit yaptırılacak ekspertiz listesinin beklenildiğinin yazılı olduğu görülmektedir. 28/11/2014 tarihinde araçtaki hasara ilişkin ekspertiz raporunun düzenlendiği ve 31/12/2014 tarihinde aracın trafikten çekildiği, ayrıca davalı idarece başlangıçta 5233 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmeyen olayın, … Emniyet Müdürlüğü’nün 03/08/2015 tarih ve 17764 sayılı yazısı ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren terör eylemlerinden olabileceğinin değerlendirildiği hususları dikkate alındığında, davacının bu belirsizlik döneminde zararını tam olarak öğrendiği 31/12/2014 tarihinden itibaren 60 günlük süresi

içinde 06/01/2015 tarihinde yaptığı başvurusunun süresinde yapıldığının kabulü gerekmektedir.
Bu nedenle, işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, başvurunun süresinde yapılmaması nedeniyle davanın reddi yolunda verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.