Danıştay Kararı 15. Daire 2016/6287 E. 2017/1276 K. 20.03.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/6287 E.  ,  2017/1276 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/6287
Karar No : 2017/1276

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :

İstemin Özeti : … 2. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : 3713 sayılı Kanununun 21. maddesinin (e) bendi ve 5510 sayılı Kanunun 73. maddesinin 10. fıkrasında sayılan kişilerin sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçler herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanacağının hüküm altına alındığı görüldüğünden bu kapsamdaki kişilerden olan malulen emekli davacının ödemek zorunda kaldığı protez bedelinin herhangi bir sınırlama olmaksızın karşılanması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Bu nedenle temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmeyi durdurma istemi yönünden ayrıca bir karar verilmeksizin işin esasına geçildi, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; 2330 sayılı Kanun gereğince malulen emekli olan davacının, sağlık raporuna dayalı olarak sağ bacağına aktif yüksek enerji depolayan nitro sporcu koşu protezi takılması ve protez bedelinin davalı Kurumca karşılanmaması nedeniyle ödemek zorunda kaldığı 98.745,00 TL tutarındaki protez bedelinin fatura tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İzmir 2. İdare Mahkemesi’nce; mevzuatta 3713 sayılı Kanun kapsamına giren olaylar sebebiyle aylık bağlanan malullerin, sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları belirlenen her türlü ortez/protezin herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Sosyal Güvenlik Kurumu’nca karşılanması gerektiğinin açıkça hükme bağlandığı, davacının 3713 sayılı Kanun hükümleri uyarınca vazife malulü olduğu, …Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden alınan sağlık kurulu raporu ile ”aktif yüksek enerji depolayan nitro sporcu koşu protezi kullanmasının uygun ve gerekli olduğu”nun belgelendirildiği, bu nedenle protez bedeli olarak ödemek zorunda kaldığı 98.745,00 TL’nın dava tarihi olan 24.01.2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, anılan İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 1. maddesinde, bu Kanunun amacının, sosyal sigortalar ile genel sağlık sigortası bakımından kişileri güvence altına almak; bu sigortalardan yararlanacak kişileri ve sağlanacak hakları, bu haklardan yararlanma şartları ile finansman ve karşılanma yöntemlerini belirlemek; sosyal sigortaların ve genel sağlık sigortasının işleyişi ile ilgili usul ve esasları düzenlemek olduğu belirtilmiş; 63. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde ise maddede sayılan sağlık hizmetleriyle ilgili teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbî araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbî cihaz, tıbbî sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbî sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri, genel sağlık sigortalısının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlıklı kalmalarını; hastalanmaları halinde sağlıklarını kazanmalarını; iş kazası ile meslek hastalığı, hastalık ve analık sonucu tıbben gerekli görülen sağlık hizmetlerinin karşılanmasını, iş göremezlik hallerinin ortadan kaldırılmasını veya azaltılmasını temin etmek amacıyla Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetleri arasında sayılmıştır.
Anılan Kanunun ‘Sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesi’ başlıklı 73. maddesinin davacının protezi temin ettiği tarihte yürürlükte bulunan 10. fıkrasında; 3713 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmış maluller, 5434 sayılı Kanunun 56 ncımaddesi veya 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (f) bentlerinde sayılanlardan 3713 sayılı Kanun kapsamına giren olaylar sebebiyle aylık bağlananlar ile 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi başkasının yardımı ve desteği olmaksızın yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak derecede malul olan vazife ve harp malullerinin sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçler herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanacağı, 72 nci maddede belirtilen usullere göre bedelleri karşılanacak olan bu kapsamdaki ürünlerin garanti süresi içerisinde veya aynı amaca yönelik yeni ürün taleplerinin Kurum tarafından belirlenen usul ve esaslara göre karşılanacağı hüküm altına alınmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının er olarak askerlik yükümlülüğünü yerine getirmekte iken çatışmada yaralanarak Güneydoğu Terörle Mücadele gazisi olduğu, sağ bacağının diz altından ampute edildiği, “diz altından bacağın kazanılmış yokluğu” tanısı konulan davacıya 01.08.1991 tarihinden itibaren 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında değerlendirilmek suretiyle 5434 ve 2330 sayılı Kanunlara göre 4. derecede Türk Silahlı Kuvvetleri Vazife Malullüğü aylığı bağlandığı, bu kapsamda davacının;
-04.05.2012 tarihinde “aktif vakum sistemli modüler diz altı protezi” kullanmasının uygun olduğunu gösteren.. Devlet Hastanesi’nden aldığı sağlık kurulu raporu ile söz konusu protezi 14.05.2012 tarihinde 77.293,00 TL bedel ile satın aldığı, 27.06.2012 tarihinde ise Kurum tarafından bedelin davacıya ödendiği,
-25.07.2012 tarihinde “sağ diz altı banyo-deniz protezi” kullanmasının uygun olduğunu gösteren Özel..Hastanesi’nden aldığı sağlık kurulu raporu ile söz konusu protezi 02.08.2012 tarihinde 44.864,00 TL bedel ile satın aldığı, 16.08.2012 tarihinde ise Kurum tarafından bedelin davacıya ödendiği,
-10.10.2012 tarihinde ise “aktif enerji depolayan nitro sporcu koşu protezi” kullanmasının uygun olduğunu gösteren ..Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden aldığı sağlık kurulu raporu ile söz konusu protez için 11.10.2012 tarihinde fatura edilen 98.745,00 TL’nin ödenmesi talebinin davalı Kurum tarafından ödenmemesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosya evrakı incelendiğinde; Uyuşmazlık Mahkemesi’nce davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği yönündeki kararından önce işin esasını inceleyen … 1. İş Mahkemesi’ nce görüşüne başvurulan Genelkurmay Başkanlığı Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi tarafından sunulan 24.10.2013 tarihli raporda; “aktif vakum sistemli modüler diz altı protezi”nin ampute hastaların -gerektiğinde hızlı tempoda da- yürümesi, merdiven çıkması gibi günlük yaşamla ilgili tüm aktiviteleri yerine getirmesini sağladığı, “diz altı banyo-deniz protezi”nin aktif vakum sistemli modüler protez su ile temas halinde zarar gören parçalardan imal edildiğinden hastaların su ile temas gerektiren aktiviteler sırasında kullanmaları için suya dayanıklı ve su geçirmeyen malzemeden imal edildiği, “aktif enerji depolayan nitro sporcu koşu protezi”nin ise sadece koşu sporu için kullanıldığı, dolayısıyla uyuşmazlığın esasını teşkil eden söz konusu protezin davacıya daha önce verilmiş protezlerle aynı amaca yönelik olmadığı değerlendirilmiştir.
Anılan raporda; aktif enerji depolayan nitro sporcu koşu protezinin davacının ihtiyaç duyduğu veya kullanımına uygun bir protez olarak nitelenip nitelenmeyeceği sorusuna; söz konusu protez, yalnızca koşu sporu yapmak isteyenlerin kullanabileceği nitelikte olduğundan ihtiyacı olup olmadığının değerlendirilebilmesi için davacının yaralanmadan önceki yaşamında koşu ile ne kadar ilgili olduğu, haftada kaç kez spor amaçlı koşu yaptığı, şu andaki yaşı ve sağlık durumunun koşu sporuna uygun olup olmadığı gibi hususların bilinmesi gerektiği, şayet yaralanmadan önceki yaşamında ve şimdi koşu sporu ile ilgili hiç ilgisi yok ise koşu protezine de ihtiyacı bulunmadığının değerlendirilebileceği şeklinde cevap verilmiştir.
Ayrıca uyuşmazlık konusu protezin pazarlama ve satışını yapan… firması tarafından anılan Merkeze bilgilendirme amaçlı sunulan 13.04.2013 tarihli yazıda da koşu protezinin spor aktivitesi olarak koşu branşı ile ilgilenen ve günlük düzenli egzersizlerini yapan protez kullanıcıları için uygun olduğu, koşu sporu dışında günlük aktiviteler ve standart protez olarak kullanıma uygun olmadığının belirtildiği görülmektedir.
Yukarıya aktarılan hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının bedelini ödenmesini talep ettiği aktif enerji depolayan nitro sporcu koşu protezinin yalnızca koşu sporu yapanlar için fonksiyonel niteliği haiz olduğu, günlük aktivitelerde kullanılmasının mümkün olmadığı, bu haliyle yalnızca koşu sporu ile ilgilenen kişiler için bir ihtiyaç niteliğinde olduğu, 5510 sayılı Kanunun 73. maddesinde belirtildiği üzere 3713 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmış malullerin de sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü protezin bedelinin herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanacağının düzenlendiği görülmektedir.
Bu durumda,… Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından 10.10.2012 tarihli sağlık kurulu raporu ile davacının aktif enerji depolayan nitro sporcu koşu protezini kullanmasının uygun olduğu kanaatine varılmış ise de söz konusu protezin davacının günlük yaşamı veya spor aktiviteleri için bir ihtiyaç olduğu konusunda gereklilik içeren herhangi bir sonuç bulunmadığı görülmekle birlikte raporun alındığı tarih itibariyle yaşı ve durumu da göz önünde bulundurulduğunda koşu protezinin davacı için bir ihtiyaç olmadığı, bu nedenle 5510 sayılı Kanunun 73. maddesinde bedeli karşılanacak protez kapsamında olmadığı sonucuna varılmaktadır.
Ayrıca davacı tarafından yaralanmadan önce veya sonra koşu sporu ile ilgili herhangi bir aktiviteye katıldığı yönünde soyut iddialar dışında herhangi bir delil de sunulmamaktadır.
Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken dava konusu protez bedelinin yasal faizi ile davacıya ödenmesi karar vererek davayı kabul eden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … 2. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, açıklanan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/03/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY (X):

Davalı idarenin temyiz istemi reddedilerek İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşüncesiyle aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.