Danıştay Kararı 15. Daire 2016/5480 E. 2017/1023 K. 02.03.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/5480 E.  ,  2017/1023 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/5480
Karar No : 2017/1023

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : Davacı şirkete, TS 12498, TS 13242, TS 12739 ve 113 standartları kapsamında sahip olduğu satış sonrası hizmet yeterlilik belgeleri için toplam 23 adet yetkili servis istasyonunu kurmadığı ve bu hususun Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği’nin 5. maddesi ile 6502 sayılı Kanun’un 58. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden bahisle aynı Kanun’un 77/10. maddesi uyarınca kurulmayan her servis istasyonu için 10.000-TL idari para cezası ile toplamda 23 adet servis istasyonu için 230.000-TL idari para cezası verilmesine ilişkin 19.03.2015 tarih 3083 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, İstanbul 6. İdare Mahkemesi’nce; dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Davanın çözümü teknik bilgiyi gerektirdiğinden, bilirkişi incelemesi yapılmaksızın eksik inceleme sonucu tesis edilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmediğinden temyiz isteminin kabul edilerek ilgili mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyanın tekemmül ettiği anlaşılmakla yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddine,… İdare Mahkemesi’nin… tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/03/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY (X) :
6502 sayılı Tüketicinin Korunması hakkında Kanun’un “Satış Sonrası Hizmetler” başlıklı 58. Maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında ; “Üretici veya ithalatçıların, ürettikleri veya ithal ettikleri mallar için Bakanlıkça belirlenen kullanım ömrü süresince, satış sonrası bakım ve onarım hizmetlerini sağlamak ve yönetmelikle belirlenen mallar için Bakanlıkça onaylı satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi almak zorunda oldukları”; dördüncü fıkrasında; “Üretici veya ithalatçıların, yetkili servis istasyonlarını kendileri kurabileceği gibi servis istasyonlarının verdiği hizmetlerden sorumlu olmak şartıyla kurulu bulunan servis istasyonlarından veya servis organizasyonlarından da faydalanabilecekleri”, yedinci fıkrasında; “Servis istasyonlarının kuruluşu, işleyişi, sayısı, özellikleri ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirleneceği.” hükme bağlanmıştır.
13.06.2014 tarih ve 29029 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği”nin 4/i maddesinde, satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi: Yurt içinde üretilen veya ithal edilen mallar ile ilgili olarak, Bakanlıkça tespit ve ilan edilen kullanım ömrü süresince üretici veya ithalatçılar tarafından verilmesi zorunlu montaj, bakım ve onarım hizmetleri için, yeterli teknik kadro, takım, teçhizat bulunduğunu gösteren ve firmanın unvanı ile merkez adresine göre düzenlenen belge olarak tanımlanmıştır.
Anılan Yönetmeliğin “Yetkili servis istasyonlarının kuruluşu” başlıklı 5. maddesinde; “(1) Üretici veya ithalatçılar, ekli listede yer alan her mal grubu için belirtilen kullanım ömrü süresince, satış sonrası hizmetleri sağlamak üzere yine ekli listede tespit edilen yer, sayı ve özellikte yetkili servis istasyonunu, yeterli teknik kadroya sahip şekilde kurmak zorundadır. (2) Üretici veya ithalatçılar, yetkili servis istasyonlarını kendileri kurabileceği gibi verilen hizmetlerden sorumlu olmak şartıyla kurulu bulunan servis istasyonlarından veya servis organizasyonlarından da faydalanabilir.” ; “Başvuru ve izin başlıklı” 6. maddesinin birinci fıkrasında; “Üretici veya ithalatçıların, ekli listede yer alan mallar için Bakanlıkça onaylı satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi alması zorunludur. Bu Yönetmeliğin ekli listesinde yer alan ancak servis istasyonu gerekmeyen mallar için satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi düzenlenmez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi çerçevesinde hangi mallar için kaç tane servis istasyonu kurulması gerektiği ise sözkonusu Yönetmelik ekinde yer alan listede sayılmak suretiyle belirlenmiştir.
Mülga 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Mülga Sanayi Mallarının Satış Sonrası Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin de üretici veya ithalatçıların imal veya ithal ettikleri hangi mallar için ne kadar süreyle kaç tane servis istasyonu ile montaj, bakım ve onarım hizmetleri vermek zorunda oldukları hususu ile bu malların Yönetmelik ekinde yer alan listede belirtilmiş olması bakımından benzer düzenlemeler içermekte olduğu görülmektedir.
Dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerden, davacı ‘nin, danışmanlık, dış kaynak kullanımı, bütünleşik hizmetler ve teknik hizmetler gibi bilgi teknolojileri alanlarında faaliyet gösteren bir hizmet şirketi olduğu ve bu kapsamda finans, kamu, iletişim, enerji, sanayi vb. alanlarda faaliyet gösteren kurumsal müşterilere hizmet verdiği, davacı şirketin sattığı mal ve hizmetlerin özelliği ve müşterileri ile aralarında var olan sözleşmeler gereği satış sonrası hizmetlerini şirket bünyesinde oluşturulan teknik servis veya yetkilendirdiği çözüm ortakları aracılığıyla genellikle müşterileri adreslerinde giderdiği ve bu çerçevede teknik destek hizmeti sürecini takip eden çağrı merkezleri bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri, dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgeler çerçevesinde; davacının sattığı mal ve hizmetlerin, Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği ekinde yer alan liste uyarınca servis istasyonu kurulması gereken mallardan olup olmadığı ve davacının kendisi tarafından ve çözüm ortakları aracılığıyla yürüttüğü teknik servis hizmetlerinin 6502 sayılı Kanun’un 58. maddesinin dördüncü fıkrası ile anılan Yönetmeliğin 5. maddesinin ikinci fıkrası kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususu teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirken eksik inceleme sonucu tesis edilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiş olup, davacının temyiz isteminin kabul edilerek ilgili mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle karara katılmıyoruz.