Danıştay Kararı 15. Daire 2016/529 E. 2016/2091 K. 28.03.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/529 E.  ,  2016/2091 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/529
Karar No : 2016/2091

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekilleri :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
Müdahil (Davalı Yanında) :
Vekili :

İstemin Özet, :Davacı vekili tarafından, müvekkilinin …………. Doğumevi Hastanesi’nde yapılan tıbbi ameliyatlarda hizmet kusuru işlendiğinden bahisle 40.000,00-TL maddi, 40.000,00-TL manevi tazminat istemiyle açılan davada; Mahkemece davanın reddi yolunda verilen kararda, reddedilen manevi tazminat üzerinden maktu vekalet ücretine, reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi üzerine, Dairemizce reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hükmedilen nisbi vekalet ücreti yönünden bozulması üzerine bozma kararına uyularak … 1. İdare Mahkemesi’nce, tam yargı davasında istenilen tazminatın miktarının, ancak bilirkişi incelemesi ve benzeri araştırmalardan sonra elde edilen verilere göre mahkemece takdir edildiği tazminat davasınınn bu özelliği gereği, gerçekte hak edilen tazminat miktarının dava açılmadan önce davacılar tarafından tam olarak bilinmesi veya öngörülmesinin mümkün olmadığı, dava açılması aşamasında karşı karşıya kalınan bu belirsizliğin, davacıları yüksek miktarlı istemlerde bulunmaya yönlendirebileceği, talep miktarının sonradan düzeltilmesi (ıslah), tazminat davasının başındaki belirsizlik karşısında bir güvence oluşturabilecekse de, davanın açıldığı tarihte 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda böyle bir kuruma yer verilmediği, dolayısıyla, hak kaybına uğramak istemeyen davacılar için, tazminat taleplerine ilişkin miktarları yüksek tutmaktan başka seçenek bulunmamadığı, sonuç olarak, ıslah olanağı bulunmaması nedeniyle tazminat istemi yüksek tutulmak zorunda kalınan, gerçekte hak edilen tazminat miktarı kestirilemeyen, çözümü davanın her iki tarafı için de zor ve karmaşık olan böylesi bir dava sonucunda nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi, hak arama özgürlüğünü ve mahkemeye erişim hakkını kullanan davacıların, kullandıkları bu haklar nedeniyle olağan dışı ağırlıkta bir mali yük altına girmeleri sonucunu doğracağı böyle bir sonucun, hak arama özgürlüğüne ve mahkeme erişim hakkına, olağan dışı bir kısıtlama oluşturması karşısında, maktu belirlenmesi gerektiği yolunda verilen kararın, davalı idarece hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “kararın bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine, … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.