Danıştay Kararı 15. Daire 2016/5199 E. 2017/4341 K. 12.09.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/5199 E.  ,  2017/4341 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/5199
Karar No : 2017/4341

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacılar) :
İstemin Özeti :… İdare Mahkemesi’nin…tarih ve E:…; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti :Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi :Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava; davacı ‘a ait …. plakalı aracın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3 maddesi uyarınca 60 gün süreyle trafikten men edilmesine ilişkin 01/10/2015 tarih ve 0525737 sayılı işlem ile araç sürücüsü ‘e idari para cezası verilmesine ilişkin aynı tarih ve HV778853 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
….. İdare Mahkemesi’nce, davacıya ait aracın ticari taksi nitelikli olduğu, trafik tescil belgesinde yolcu nakli kaydı mevcut araç ile gerçekleştirilen taşımacılık faaliyetinin Kanun’un Ek 2/3. maddesi kapsamında olmadığı, yolcu taşımacılığına ilişkin kuralların İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ticari Taksi ve Dolmuş Yönergesi’nde düzenlendiği ve anılan Yönergede belirtilen yaptırımların uygulanması gerektiği gerekçeleri ile Kanunun Ek 2/3. maddesi uyarınca tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülen anılan İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlıklı Ek 2. maddesinde; araçlarını motorlu araç tescil ve trafik belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahiplerinin 14.400.000 lira para cezası ile cezalandırılacağı, ayrıca, aracın onbeş gün süre ile trafikten men edileceği, ilgili belediyeden izin veya ruhsat almaksızın, belediye sınırları dahilinde ticari amaçlı yolcu taşıyan kişiye, araç sahibine, bağlı bulunduğu durak, işyeri ve işletmelerin sorumlularına birinci fıkrada gösterilen idari para cezasının üç kat olarak, fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde tekerrürü halinde ise beş kat olarak uygulanacağı, ayrıca, aracın her defasında altmış gün süre ile trafikten men edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Anılan maddenin ilk halinde aracın üretim amacı dışında yolcu veya yük taşımacılığında kullanılması hali için ceza öngörülmüşken, maddeye 31.05.2012 tarihinde kabul edilen 6321 sayılı Kanunla eklenen üçüncü fıkrayla, “korsan” olarak tabir edilen şehiriçinde ticari amaçlı kayıt dışı yolcu taşımacılığının engellenerek, hem taşımacılık hizmetlerinin düzene sokulması hem de kurallara bağlı olarak yolcu taşımacılığı yapan esnafın haklarının korunmasının amaçlandığı görülmektedir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Ulaşım hizmetleri” başlıklı 9. maddesinde; büyükşehir içindeki karayolu üzerinde her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla ulaşım koordinasyon merkezi (UKOME) kurulacağı ve bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dâhilinde il trafik komisyonunun yetkilerinin ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılacağı, büyükşehir belediyelerine bu Kanun ile verilen görev ve yetkilerin uygulanmasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun bu Kanun’a aykırı hükümlerinin uygulanmayacağı ifade edilmiştir.
5216 sayılı Kanunun anılan hükmüne istinaden hazırlanan ve 15/06/2006 gün ve 26199 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulan Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği’nin 28/2 maddesinde, “Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçları ile toplu taşım araçlarının tahsis süreleri, ticarî plâka sayıları ile bu plâkaların verilmesine ilişkin usûl, esas ve devir ücretleri UKOME’ce tespit edilir.” kuralı yer almıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; görevli trafik ekiplerince 01.10.2015 tarihinde yapılan denetimde düzenlenen tespit tutanağında; davacılardan ‘ün Firuzköy’den aldığı yolcuyu Beylikdüzü tarafına 20 TL karşılında götürdüğünün belirtildiği, tutanağın araç sürücüsü tarafından imzalandığı, bu tespite dayanılarak ilgili belediyeden alınmış izin veya ruhsat olmaksızın ücret karşılığı yolcu taşımacılığı yapıldığından bahisle dava konusu işlemlerin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen Kanun ve Yönetmelik maddeleri birlikte değerlendirildiğinde; belediye sınırları içinde karayolu taşımacılığı yapacak araçların (taksi, dolmuş, minibüs, servis aracı,..) güzergâh ile sayılarının UKOME tarafından tespit edileceği, aracın trafik tescil belgesinde ticari/yolcu nakli, servis aracı veya minibüs olarak kaydedilmesinin tek başına araçla ticari yolcu taşımacılığı yapılabilmesi konusunda yetki vermediği, UKOME’den alınmış izin belgesi ya da çalışma ruhsatı bulunmaksızın ticari yolcu taşımacılığı yapan araçlar hakkında 2918 sayılı Kanun’un Ek 2/3. maddesinde belirtilen müeyyidelerin uygulanması gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Olayda, davacıya ait araçla ilgili belediye olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden alınmış güzergâh izin belgesi ya da çalışma ruhsatı olmaksızın belediye sınırları içinde ticari yolcu taşımacılığı yapıldığı görülmekte olup, uyuşmazlığa konu taşımacılığın Kanunun Ek 2/3. maddesi kapsamında yer aldığı kuşkusuzdur.
Bu durumda, davacılardan ‘a ait araçla, ilgili belediyeden izin veya ruhsat alınmaksızın ticari yolcu taşımacılığı yapıldığı hususu tutanak ile sabit olduğundan, tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmamakta olup, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu işlemleri iptal eden İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:.. kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/09/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.