Danıştay Kararı 15. Daire 2016/488 E. 2018/2369 K. 08.03.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/488 E.  ,  2018/2369 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/488
Karar No : 2018/2369

Davacı :
Davalılar : 1- İçişleri Bakanlığı
Vekili :
2- NEVŞEHİR

Davanın Özeti : Davacının yivsiz av tüfeği ruhsatının iptal edilmesine ilişkin 23.11.2015 tarih ve 0470-2034 sayılı işleminin ve bu işlemin dayanağı 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinin iptali ile işlem nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 5.000,00 TL maddi zararın tazmini istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Yivsiz av tüfeği ruhsatı talep edenlerin durumlarının 2521 sayılı Kanunun uygulanmasını gösteren Yönetmeliğin 14. maddesine göre değerlendirildiği; davacının, ikiden fazla suçtan dolayı yargılandığı ve cezalandırıldığı, durumunun 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. maddesinın 1. fıkrasının (d) bendi ile 2. fıkrası kapsamında olduğu, tesis edilen işlemde ve dayanağı Yönetmelik hükmünde hukuka aykırılık bulunmadığı öne sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :
Düşüncesi : Dava; davacının Yivsiz Tüfek Ruhsatının iptaline ilişkin nın 23/11/2015 günlü işlemi ile bu işlemin dayanağı olduğu belirtilen 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı Ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. Maddesinin d bendinin iptalleri ve bu işlem nedeniyle uğranıldığı öne sürülen 5.000 TL maddi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı Ve Bulundurulmasına Dair Kanunun 9. maddesine, ” Av tezkereleri, yivsiz av tüfeklerini taşıma ve bulundurma izin belgesi yerine geçer. Av tezkeresi hamilleri sahip oldukları av tüfeklerinin cins, marka, çap ve seri numaralarını av tezkeresine kaydettirmek zorundadırlar. Avcılık dışındaki amaçlarla av tüfeği almak, taşımak ve bulundurmak isteyen kişiler, oturdukları mahallin en büyük mülkiye amirinden yivsiz tüfek sahipliği belgesi almak zorundadır.Sahip oldukları tüfeklerin cins, marka, çap ve seri numaraları bu belgeye kaydedilir. Bu belge bir defaya mahsus olmak üzere verilir, ancak av tezkeresi yerine kullanılmaz. Yivsiz tüfek sahipliği belgelerinin verilmesi, bu belgelere ve av tezkerelerine tüfeklerin niteliklerinin işaretlenmesi, ayrıca av bıçaklarının damgalanması ve diğer işlemler ile bunlara ilişkin kayıtların tutulmasına dair esas ve usuller yönetmelikte belirtilir.” hükmü yer almıştır.
Dava konusu Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrasında, ” Aşağıda belirtilen hallerden birine giren kimselere hiçbir şekilde avda ve sporda kullanılan tüfek, nişan tabancası ve av bıçağı yapımı alımı, satımı, taşınması ve bulundurulması izni ve belgesi verilmez. Hükmü, anılan fıkranın d) bendinde ” Ateşli silahla işlenenler ile taksirli suçlar hariç değişik zamanlarda işlediği aynı veya farklı türden ikinden fazla suçtan dolayı hapis veya ağır hapis ve / veya ağır para cezasına mahkum olanlar,” hükmü, 2. Fıkrasında ise “Yukarıdaki fıkranın (a), (b), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentleri kapsamına girenler, affa uğramış olsalar veya mahkumiyetleri bütün neticeleriyle birlikte ortadan kalksa yada mahkemelerce verilen karar üzerine adli sicilden silinmiş olsa bile, kendilerine hiçbir suretle bu Yönetmelik kapsamına giren belge ve izinler verilmez. Bu fıkra hükmü Türk Ceza Kanununun (Değişik ibare:RG-22/4/2009-27208) 7 nci maddesi hükümlerine göre suç olmaktan çıkan bir fiil nedeniyle hüküm giymiş olanlara uygulanmaz” hükmü,15. Maddesinde de “Bu Yönetmelik hükümlerine göre mahalli mülki amirliklerce düzenlenen satıcılık belgesi ile yivsiz tüfek ruhsatnamesi sahibi kişilerin sonradan 14 üncü maddede yazılı durumlardan birine düşmeleri halinde, verilen izinler iptal edilir. Bunların sahip bulundukları silahların bu Yönetmeliğe göre izin verilebilecek kişi veya kuruluşlara devrine müsaade edilir.” hükmü yer almıştır.
Anılan Yönetmelik hükümlerinde kamu düzenine, kamu yararına ve hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Olayda, davacının ruhsat dosyasının incelenmesinden, ruhsat almasını engelleyici mahkumiyet kararlarının tespiti üzerine tesis edilen dava konusu işlemde, idarenin hatalı işleminin her zaman geri alabileceği ilkesi uyarınca hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesince gereği görüşüldü;
Dava, davacının yivsiz av tüfeği ruhsatının iptal edilmesine ilişkin 23.11.2015 tarih ve 0470-2034 sayılı işlemin ve bu işlemin dayanağı 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinin iptali ile işlem nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 5.000,00 TL maddi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan ve Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanun’un 1. maddesinde, Kanunun amacının; 6136 sayılı Kanun kapsamı dışında kalan yivsiz av tüfekleri, spor ve nişan tüfekleri ve tabancaları ve av bıçaklarının yapımı ve satışına ilişkin esasları belirlemek, bunların taşınması ve bulundurulmasını belgeye bağlamak suretiyle denetimi sağlamak olduğu; 9. maddesinde, yivsiz tüfek ruhsatnamelerinin yivsiz av tüfeklerini taşıma ve bulundurma izin belgesi yerine geçeceği; Yönetmelik yapılması başlıklı 15. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde hazırlanacağı hüküm altına alınmıştır.
10 Mart 1982 tarih ve 17629 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. maddesinde; aşağıda belirtilen durumda bulunanlara hiçbir şekilde avda ve sporda kullanılan tüfek, nişan tabancası ve av bıçağı yapımı, alımı, satımı, taşınması ve bulundurulması izni ve belgesi verilmeyeceği belirtilmiş, bunlar;
a) Ateşli silahla işlenen cürümlerden hükümlü bulunanlar,
d) Ateşli silahla işlenenler ile taksirli suçlar hariç değişik zamanlarda ,işlediği aynı veya farklı türden ikiden fazla suçtan dolayı hapis veya ağır hapis ve/veya ağır para cezasına mahkum olanlar,… şeklinde sayılmıştır.
Anılan Yönetmeliğin 14. maddesinin ikinci fıkrasında ise; Yukarıdaki fıkranın (a), (b), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentleri kapsamına girenler, affa uğramış olsalar veya mahkumiyetleri bütün neticeleriyle birlikte ortadan kalksa ya da mahkemelerce verilen karar üzerine adli sicilden silinmiş olsa bile, kendilerine hiçbir suretle bu Yönetmelik kapsamına giren belge ve izinlerin verilmeyeceği; bu fıkra hükmünün Türk Ceza Kanunu’nun 7. maddesi hükümlerine göre suç olmaktan çıkan bir fiil nedeniyle hüküm giymiş olanlara uygulanmayacağı, hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; idarece davacının ruhsat işlemlerine ilişkin yapılan araştırmada; davacının … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … sayılı kararıyla hakaret suçundan 1 ay 5 gün hapis ve 175.000,00 TL para cezasıyla, … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … sayılı kararıyla kasten yaralama suçundan 5 ay hapis cezasıyla, … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … sayılı kararıyla eşe karşı basit müessir fiil suçundan 462.377,00 TL para cezasıyla cezalandırılması yolunda karar verildiğinin tespit edildiği, anılan tespit üzerine davacı hakkında ikiden fazla suçtan kesinleşmiş mahkumiyet kararları bulunduğundan 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca yivsiz av tüfeği ruhsatının iptal edildiği, davacı tarafından bu işlemin ve dayanağı Yönetmelik maddesinin iptali ve işlem nedeniyle uğranıldığını ileri sürdüğü 5.000,00 TL maddi zararın tazmini istemiyle bakımakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Kamu düzeninin, genel asayişin, kamu yararının korunması amacıyla temel hak ve hürriyetlerin, Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olarak yasayla sınırlanabileceği Anayasa kuralıyla benimsenmiş olup; bir temel hak ve özgürlük olarak tanımlanamayacak olan av tezkeresi almanın herkese tanınmış bir hak olarak ifade edilmesi de mümkün değildir.
Bu durumda, 2521 sayılı Kanun kapsamındaki silahların, devletin bilgi, kontrol ve denetiminde tutulması amacıyla, idarece söz konusu belge ve izinlerin verilmesi ve geri alınması aşamasında belli koşulların varlığının aranmasında ve bu yolda anılan Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde getirilen “Ateşli silahla işlenenler ile taksirli suçlar hariç değişik zamanlarda, işlediği aynı veya farklı türden ikiden fazla suçtan dolayı hapis veya ağır hapis ve/veya ağır para cezasına mahkum olanlar” düzenlemesinde hukuka ve dayanağı Kanuna aykırılık bulunmamaktadır.
Davacının, yivsiz av tüfeği ruhsatının iptal edilmesine ilişkin 23.11.2015 tarih ve 0470-2034 sayılı işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 5.000,00 TL maddi zararın tazmini istemi incelendiğinde ise;
Davacının üç ayrı suçtan kesinleşmiş mahkumiyetinin bulunduğu, bu durumun 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendine göre ruhsat almasına engel olduğu anlaşıldığından, yivsiz av tüfeği ruhsatının iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Davacı tarafından anılan ruhsat iptali işlemi nedeniyle uğranılan 5.000,00 TL maddi zararının tazmini istenilmiş ise de; yukarıda dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu tespit edildiğinden davacının uğradığını ileri sürdüğü zararın tazminini gerektiren bir sebep bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE , aşağıda dökümü yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak İçişleri Bakanlığına verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz isteminde bulunulabileceğinin taraflara bildirilmesine, 08/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.