Danıştay Kararı 15. Daire 2016/255 E. 2017/517 K. 26.01.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/255 E.  ,  2017/517 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/255
Karar No : 2017/517

Temyiz Edenler ve Karşı Taraf (Davacılar) :
Vekilleri : –
Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) :
Vekilleri :

İstemin Özeti : Davacılar ‘ün eşi, …………… ve ……….ün babaları olan ………….’ün 05.11.2008 tarihinde …………….. plaka sayılı araçla seyir halinde iken davalı idarenin sorumluluğundaki karayolunda yol kusuru nedeniyle yaşanan trafik kazasında hayatını kaybetmesi üzerine uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle yaptıkları 05.11.2009 tarihli başvurunun olumsuz yanıtlanmasına ilişkin 08.12.2009 tarih, 6279 sayılı işlemin iptali ile ölenin desteğinden yoksun kalmaları sonucu oluşan zararın karşılığı olarak 429.418,63-TL destekten yoksunluk ve araçta oluşan hasarın karşılığı olarak 20.000-TL maddi olmak üzere toplam 449.418,63-TL maddi ve her bir davacı yönünden 20.000-TL olmak üzere toplam 60.000-TL manevi toplam 509.418,63-TL tutarındaki tazminatın olay (haksız fiil) tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece tazminine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … 1. İdare Mahkemesi’nce; davanın iptal istemine ilişkin kısmının esası incelenmeksizin reddine; tazminat istemi yönünden, destekten yoksunluk nedeniyle tazminat istemlerinin kabulüne, kazada zarar gören araç nedeniyle maddi tazminat isteminin 9.000,00-TL kısmının kabulüne, 11.000,00-TL kısmının reddine; manevi tazminat istemlerinin kabulüne; tazminat istemi kabul edilen …… için 366.627,01-TL, ……… için 19.829,42-TL ve ………. için 42.962,20-TL destekten yoksunluk ve davacılar yönünden zarar gören araç nedeniyle kabul edilen 9.000,00-TL maddi zararın toplamı 438.418,63-TL maddi zarar ile her bir davacı için ayrı ayrı 20.000,00-TL toplam 60.000,00-TL manevi zararın davalı idarece davacılara ödenmesine; faiz isteminin 05.11.2009 tarihinden sonraki döneme ilişkin kısmının kabulü, 05.11.2009 tarihinden önceki döneme ilişkin kısmının reddi yolunda verilen kararın, aleyhlerine olan kısımlarının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Taraflarca savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyanın tekemmül ettiği anlaşılmakla yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçelerindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemlerine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Kararın davacıların 21.10.2015 tarihli miktar arttırımına ilişkin dilekçesine ilişkin bölümüne gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13. maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemelerinin gerekli olduğu, bu isteklerinin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren dava süresi içinde dava açılabilecekleri, görevli olmayan adli ve askeri yargı mercilerine açılan tam yargı davasının görev yönünden reddi halinde sonradan idari yargı mercilerine açılacak davalarda, birinci fıkrada öngörülen idareye başvurma şartı aranmayacağı kuralına yer verilmiştir.
Tam yargı davalarında istemle bağlı olma kuralının sebep olduğu hak kayıplarının giderilmesi amacıyla 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 16. maddesinin 4. fıkrasına, 30/04/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanun’un 4. maddesi ile, “Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.” hükmü; aynı Kanun’un 5. maddesi ile de, 2577 sayılı Kanuna Geçici 7. madde olarak, “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 16. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dâhil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır. ” hükmü eklenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; hesap bilirkişisince hazırlanan 14.11.2013 tarihli raporu ile yapılan hesaplamaya göre davacıların destekten yoksun kalma tazminatları belirtilmiş ve raporun sonuç kısmında SGK veya sigorta şirketi tarafından rücu edilebilir bir ödeme veya bağlanmış bir gelirin var ise bildirilecek peşin sermaye değerinin tazminat hesaplarından düşülmesi gerekeceğine dair kanaat bildirmesi üzerine, davacı vekilince UYAP sistemi üzerinden 21.10.2015 tarihli ıslah talebine esas alınmak üzere ek rapor alınması için talepte bulunulduğu, ancak Mahkeme tarafından 07.09.2015 tarihinde karar verildiği görülmüştür.
Buna göre; 21.10.2015 tarihinde Uyap sistemi üzerinden verilen dilekçe üzerine, ıslaha esas olmak üzere dosyanın ek rapora gönderilme talebinin, ıslah iradesinin ortaya konulmasına yeterli olduğu, bu nedenle de ıslah talebi değerlendirilerek ve ıslaha ilişkin hükümler uygulanarak mahkemece yeniden bir karar verilmesi gerekecektir.
Açıklanan nedenlerle; temyiz istemlerinin reddine, … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının ONANMASINA, 6459 sayılı Yasa ile değişik 16. maddesine göre artırılan maddi tazminat miktarı ile ilgili olarak YENİDEN BİR KARAR VERİLMEK ÜZERE dosyanın, adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine, 26/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.