Danıştay Kararı 15. Daire 2016/1994 E. 2016/4867 K. 12.10.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/1994 E.  ,  2016/4867 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/1994
Karar No : 2016/4867

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacılar) : 1-
2-
Vekilleri :

İstemin Özeti : … 3. İdare Mahkemesi’nin … günlü, … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, araç sürücüsüne 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 34. maddesi ve 44. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca verilen idari para cezaları yönünden bozulması, diğer kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; … plakalı aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesi uyarınca altmış gün süreyle trafikten men edilmesine ilişkin 05.03.2015 tarih ve 0470377 sayılı işlem ile araç sahibine 2.400,00 TL ve araç sürücüsüne 2.677,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin aynı tarih ve 644387, 644388 sayılı işlemlerin iptali istemiyle açılmıştır.
… 3. İdare Mahkemesi’nce, söz konusu araç için işlem tarihinden sonra 23.09.2015 tarihine dek geçerli olan taksi çalışma ruhsatnamesinin alındığı, korsan taşımacılık yapılmadığı, dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptallerine karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından anılan İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Davacı ‘ye ait aracın 2918 sayılı Kanunun Ek 2/3. maddesi uyarınca trafikten men edilmesine ilişkin 05.03.2015 tarih ve 0470377 sayılı işlem ile anılan araç sahibine 2.400,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin aynı tarih ve 644388 sayılı işlem ve araç sürücüsü ‘e idari para cezası verilmesine ilişkin 644387 sayılı işlemin 2.400,00 TL’lik kısmının iptaline ilişkin kısım incelendiğinde;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Araç sürücüsü ‘e idari para cezası verilmesine ilişkin 644387 sayılı işlemin 277,00 TL’lık kısmının iptaline ilişkin kısım incelendiğinde ise;
Dava konusu 644387 sayılı işlem ile araç sürücüsüne 2918 sayılı Kanunun Ek 2/3. maddesi uyarınca 2.400,00 TL, 34. maddesi uyarınca 88,00 TL; 44. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca ise 189,00 TL idari para cezası verildiği görülmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 34. maddesinin üçüncü fıkrasında, motorlu araçların muayenelerinin, yönetmelikte belirtilen süreler içinde yaptırılmasının zorunlu olduğu belirtimiş, altıncı fıkrasında, bu fıkra hükümlerine uymayan sürücülerin para cezası ile cezalandırılacakları düzenlenmiştir.
Anılan Kanunun 44. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise sürücü belgesi sahiplerinin araç kullanırken sürücü belgelerini yanlarında bulundurmak ve yetkililerin her isteyişinde göstermek zorunda oldukları; 2. fıkrasında ise bu madde hükümlerine uymayan sürücülerin para cezası ile cezalandırılacağı hükmü yer almaktadır.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 3 üncü maddesinde de; ” (1) Bu Kanunun;
a) İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,
b) Diğer genel hükümleri, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında, uygulanır.” düzenlemesi yer almıştır.
Anılan Kanunu’nun “Saklı tutulan hükümler” başlığını taşıyan 19. maddesinde ise, “(1) Diğer kanunlarda kabahat karşılığında öngörülen belirli bir süre için;
a) Bir meslek ve sanatın yerine getirilmemesi,
b) İşyerinin kapatılması,
c) Ruhsat veya ehliyetin geri alınması,
d) Kara, deniz veya hava nakil aracının trafikten veya seyrüseferden alıkonulması, gibi yaptırımlara ilişkin hükümler, ilgili kanunlarda bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklıdır.” hükmü yer almıştır.
Aynı Kanunun 27. maddesinin 8. fıkrasında ise; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda alıntısı yapılan mevzuat hükümleri uyarınca, Kabahatler Kanunu’nun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı; diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterilmesi durumunda ise uygulanmayacağı açıktır. Ancak, idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde, idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği kuşkusuzdur. Kabahatler Kanununun 27. maddesinin gerekçesinde de, bu hükümle, Kabahatler Kanunu’ndaki düzenlemelerin ortaya çıkardığı bağlantı sorununa çözüm getirilmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, 05.03.2015 tarihinde trafik ekiplerince yapılan denetimlerde 2918 sayılı Kanunun EK 2/3. maddesi kapsamında ilgili belediyeden izin alınmaksızın ticari amaçlı taşımacılık yaptıklarından bahisle söz konusu aracın trafikten men edildiği, araç sahibine ve araç sürücüsüne bu fiilleri nedeniyle mevzuatta öngörülen idari para cezasının verildiği, ancak davacılardan araç sürücüsü hakkında düzenlenen ceza tutanağında, bu kişinin ayrıca 2918 sayılı Kanunun 34. ve 44. madde hükümlerini de ihlal etmesi nedeniyle 189,00 TL idari para cezası verildiği, anılan ihlal kapsamında davacı hakkında idari yargının görev alanına giren başkaca yaptırım kararı uygulanmadığı görülmektedir.
Bu veriler ışığında, davacı araç sürücüsü hakkında Ek 2/3 maddesine aykırılık dışında uygulanan trafik para cezalarının 5326 sayılı Kanun’un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nda da bu para cezalarına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği, araç muayene süresini geçirmek ve araç kullanırken sürücü belgesini yanında bulundurmamak fiilleri nedeniyle verilen para cezaları kapsamında idari yargının görev alanına giren kararın verilmediği anlaşıldığından, dava konusu uyuşmazlığın bu kısmının idari yargı yerinde çözümlenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
Durum böyle olunca, İdare Mahkemesince davanın bu kısmının görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, herhangi bir ayrıma gidilmeksizin dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen kararda usul hükümlerine uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … 3. İdare Mahkemesi’nin … günlü, … sayılı kararının aracın trafikten menine ilişkin işlem ile araç sahibine ve araç sürücüsüne … TL tutarında idari para cezası verilmesine ilişkin işlemlerin iptaline ilişkin kısmının ONANMASINA, araç sürücüsüne … TL tutarında idari para cezasıı verilmesine ilişkin işlem yönünden verilen iptal kararına yönelik kısmının ise BOZULMASINA, bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.