Danıştay 15. Daire Başkanlığı 2016/1430 E. , 2018/8278 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/1430
Karar No: 2018/8278
Davacı : :
Davalılar :
Vekilleri :
Davanın Özeti : Davacı tarafından, satın aldığı işitme cihazı ücretinin tamamının tarafına ödenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemine dayanak teşkil eden Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasındaki “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresinin ve aynı fıkranın (a), (b), (c), (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinin iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından süresinde açılmayan davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerekeceği, 01/04/2014 tarihli Sağlık Uygulama Tebliği değişikliğine kadar gazilerin ihtiyaç duyduğu her türlü ortez, protez ve diğer iyileştirici gereçlerin bedellerinin herhangi bir kısıtlamaya gidilmeksizin karşılandığı, ancak bu durumun piyasadaki bazı firmalarca suistimal edildiği, aynı ya da muadil malzemeler için yüksek miktarlı faturalar düzenlenerek Kurum zararlarına neden olunduğu, henüz klinik başarısı kanıtlanmayan veya gazilerin tedavisi ile uyumlu olmayan tıbbi malzemelerin faturulandırılmasına neden olduğu, 10/09/2014 tarihinde 5510 sayılı Kanun’un 73/10. maddesinin 2. cümlesinde “Ancak, 72 nci maddede belirtilen usullere göre bedelleri karşılanacak olan bu kapsamdaki ürünler, garanti süresi kapsamında veya aynı amaca yönelik ürün talepleri Kurum tarafından yayınlanan ürün listelerinden, yine Kurum tarafından belirlenen usul ve esaslara göre karşılanır.” şeklinde değişiklik yapıldığı, bu değişikliğe istinaden Sağlık Uygulama Tebliği’nin 3.1.2 “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler ” başlıklı maddesinin 17. fıkrasında 01/10/2014 tarihinde yapılan düzenleme ile klinik başarısı kanıtlanmayan veya gazilerin tedavisi ile uyumlu olmayan SUT ve eki listelerde yer almayan tıbbi malzeme bedellerinin ödenmesinin önüne geçildiği, davacıya yapılan ödemenin SUT’un 3.1.2 maddesinin 17. fıkrasına uygun olarak yapıldığı, dava konusu düzenlemenin Anayasanın 65. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 63 ve 72.maddelerine uygun olduğu, piyasada 550-TL bedelinde cihazlar bulunduğu, işitme cihazları için Kurumca ödenecek miktarların diğer tüm tıbbi malzemelerde olduğu gibi kamu kaynaklarının etkin kullanımı, mali açıdan sürdürülebilir sosyal güvenlik sistemi ilkeleri göz önüne alınarak sigortalının ihtiyacını karşılayacak ve aynı zamanda kamu zararına da neden olmayacak biçimde belirlendiği, dava konusu düzenlemelerin hukuka uygun olduğu savunulmaktadır.
Davalı tarafından; dava konusu düzenlemelerin, Anayasa’nın 65. maddesi ile 5510 sayılı yasanın 63. ve 72. maddelerine uygun olarak, kamu yararı ve hizmet gerekleri dikkate alınarak yapıldığı savunulmaktadır.
Düşüncesi : Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin dava konusu 17. fıkrasının; Anayasanın 10. ve 61. maddelerine aykırı olan (a), (b), (c) bentlerinin iptaline, anılan fıkranın davacı aleyhine sonuç doğuracak nitelikte bulunmayan “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresi ile (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentleri yönünden ise davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :
Düşüncesi : Dava; Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasındaki “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresinin ve aynı fıkranın (a), (b), (c), (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinin iptali istemiyle açılmıştır.
Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasının (a), (b) bentlerinin 09.09.2017 tarih ve 30175 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile değiştirildiği, aynı fıkranın (c) bendinin ise 25.03.2017 tarih ve 30018 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tebliğ ile yürürlükten kaldırıldığı görüldüğünden söz konusu düzenlemeler yönünden dava konusuz kalmıştır.
Davanın, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasındaki “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresinin ve aynı fıkranın (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinin iptali istemine ilişkin kısmına gelince;5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 63. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde; sağlanacak sağlık hizmetleriyle ilgili kişilerin teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbî araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbî cihaz, tıbbî sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbî sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetleri arasında sayılmış; 2. fıkrasında; Kurumun, finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinin teşhis ve tedavi yöntemleri ile (f) bendinde belirtilen sağlık hizmetlerinin türlerini, miktarlarını ve kullanım sürelerini, ödeme usul ve esaslarını Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile nın görüşünü alarak belirlemeye yetkili olduğu, ancak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görüşünün alınması (f) bendinde belirtilen ortez, protez ve diğer iyileştirici nitelikteki araç ve gereçlerin miktarını, standartlarını, sağlanmasını, uygulanmasını, kullanma sürelerini ve garanti süresi sonrası bakım, onarım ve yenilenmesi hususlarını kapsadığı, 72. maddesinde ise; Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinde ödenecek bedellerini Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu tarafından belirleneceği hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanunun “Sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesi” başlıklı 73. maddesinin 10. fıkrasında; 3713 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmış maluller, 5434 sayılı Kanunun 56 ncımaddesi veya 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) ve (f) bentlerinde sayılanlardan 3713 sayılı Kanun kapsamına giren olaylar sebebiyle aylık bağlananlar ile 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi başkasının yardımı ve desteği olmaksızın yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak derecede malul olan vazife ve harp malullerinin sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçler herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanacağı, 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi atış, tatbikat veya diğer ateşli silah yaralanmaları nedeniyle malul olan vazife ve harp malullerinin de sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez, protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçler herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanacağı, ancak, 72 nci maddede belirtilen usullere göre bedelleri karşılanacak olan bu kapsamdaki ürünlerin, garanti süresi kapsamında veya aynı amaca yönelik ürün taleplerinin Kurum tarafından yayınlanan ürün listelerinden, yine Kurum tarafından belirlenen usul ve esaslara göre karşılanacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümlere dayanılarak Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin dava konusu “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasında; “(17) 3713 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmış maluller, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi veya 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) ve (f) bentlerinde sayılanlardan 3713 sayılı Kanun kapsamına giren olaylar sebebiyle aylık bağlananlar (Mülga:RG-07/10/2016-29850/11md.Yürürlük: 07/10/2016) 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi başkasının yardımı ve desteği olmaksızın yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak derecede malul olan (Değişik:RG-07/10/2016-29850/11md.Yürürlük: 07/10/2016 ) vazife ve harp malulleri ile atış, tatbikat veya diğer ateşli silah yaralanmaları nedeniyle malul olan vazife ve harp malullerinin sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçlerin bedelleri herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanır. Ancak bu kapsamdaki kişilerin;
(Değişik:RG-01/10/2014-29136/ 7 md. Yürürlük: 01/10/2014)
a) SUT ve eki listelerinde yer alan tıbbi malzemeleri temin etmeleri halinde fatura bedelleri SUT ve eki listelerde belirtilen fiyatları aşmamak üzere Kurumca karşılanır.
b) SUT ve eki listelerinde yer almayan tıbbi malzemelerden, benzer nitelik veya aynı işlevsel özellikte olanların SUT ve eki listelerde yer alması durumunda bu tıbbi malzemeler için listelerdeki fiyatlar tavan fiyatı olarak uygulanır.
c) SUT ve eki listelerde yer alan tıbbi malzemeler ile benzer nitelik veya aynı işlevsel özellikte olmayan tıbbi malzeme bedellerinin ödemeleri ise, söz konusu tıbbi malzemenin Kurumca uygun görülerek bu listelere eklenmesi halinde mümkün olacaktır.
ç) Tıbbi malzemelere ilişkin bakım ve onarım masrafları garanti süresi içinde firma tarafından karşılanacağından Kuruma ayrıca faturalandırılamaz.
d) Tıbbi malzemelerin garanti süresi içindeki yenilenme talepleri Kurumca karşılanmaz.
e) Aynı işlevi gören birden fazla ürün çeşidi bulunan tıbbi malzemelerden birinin temini halinde diğerlerinin bedeli, temin (Değişik:RG-01/10/2014-29136/ 7 md. Yürürlük: 01/10/2014) edilen tıbbi malzemenin garanti süresi dolana kadar Kurumca karşılanmaz.
(Ek: RG-24/12/2014-29215 / 8 md. Yürürlük:01/01/2015)
f) SUT eki Ek-3/C-2 ve Ek-3/C-5 listelerinde yer alan tıbbi malzemelerin garanti süresi sonunda kullanılamaz durumda olduğunun fiziksel tıp ve rehabilitasyon ile ortopedi ve travmatoloji uzman hekimlerinin birlikte yer aldığı sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi halinde, tıbbi malzemelerin yenilenme talepleri listelerde yer alan yenilenme süreleri dikkate alınmadan Kurumca karşılanır.
g) SUT eki Ek-3/C-2 ve Ek-3/C-5 listelerinde yer alan tıbbi malzemeleri temin etmeleri halinde hakem hastane onay şartı aranmaz.” düzenlemesi yer almıştır.
Tebliğin 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasında yer alan “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresi ile aynı fıkranın (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinde tıbbi malzemenin kullanımına ilişkin birtakım kurallara yer verilmiş, söz konusu düzenlemerde üst normlara ve hizmet gereklerine aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasının (a), (b), (c) bentleri yönünden karar verilmesine yer olmadığı, Tebliğin diğer kısımları yönünden ise davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, davalı ‘nın süre aşımı itirazı yerinde görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dava; Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasındaki “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresinin ve aynı fıkranın (a), (b), (c), (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinin iptali istemiyle açılmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 63. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde; sağlanacak sağlık hizmetleriyle ilgili kişilerin teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbî araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbî cihaz, tıbbî sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbî sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetleri arasında sayılmış; 2. fıkrasında; Kurumun, finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinin teşhis ve tedavi yöntemleri ile (f) bendinde belirtilen sağlık hizmetlerinin türlerini, miktarlarını ve kullanım sürelerini, ödeme usul ve esaslarını Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile nın görüşünü alarak belirlemeye yetkili olduğu, ancak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görüşünün alınması (f) bendinde belirtilen ortez, protez ve diğer iyileştirici nitelikteki araç ve gereçlerin miktarını, standartlarını, sağlanmasını, uygulanmasını, kullanma sürelerini ve garanti süresi sonrası bakım, onarım ve yenilenmesi hususlarını kapsadığı, 72. maddesinde ise; Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinde ödenecek bedellerini Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu tarafından belirleneceği hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanunun “Sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesi” başlıklı 73. maddesinin 10. fıkrasında; 3713 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmış maluller, 5434 sayılı Kanunun 56 ncımaddesi veya 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) ve (f) bentlerinde sayılanlardan 3713 sayılı Kanun kapsamına giren olaylar sebebiyle aylık bağlananlar ile 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi başkasının yardımı ve desteği olmaksızın yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak derecede malul olan vazife ve harp malullerinin sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçler herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanacağı, 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi atış, tatbikat veya diğer ateşli silah yaralanmaları nedeniyle malul olan vazife ve harp malullerinin de sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez, protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçler herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanacağı, ancak, 72 nci maddede belirtilen usullere göre bedelleri karşılanacak olan bu kapsamdaki ürünlerin, garanti süresi kapsamında veya aynı amaca yönelik ürün taleplerinin Kurum tarafından yayınlanan ürün listelerinden, yine Kurum tarafından belirlenen usul ve esaslara göre karşılanacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümlere dayanılarak Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin dava konusu “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasında; “(17) 3713 sayılı Kanuna göre aylık bağlanmış maluller, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi veya 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) ve (f) bentlerinde sayılanlardan 3713 sayılı Kanun kapsamına giren olaylar sebebiyle aylık bağlananlar (Mülga:RG-07/10/2016-29850/11md.Yürürlük: 07/10/2016) 3713 sayılı Kanun kapsamına girmese dahi başkasının yardımı ve desteği olmaksızın yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak derecede malul olan (Değişik:RG-07/10/2016-29850/11md.Yürürlük: 07/10/2016 ) vazife ve harp malulleri ile atış, tatbikat veya diğer ateşli silah yaralanmaları nedeniyle malul olan vazife ve harp malullerinin sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç ve gereçlerin bedelleri herhangi bir kısıtlama getirilmeksizin Kurumca karşılanır. Ancak bu kapsamdaki kişilerin;
(Değişik:RG-01/10/2014-29136/ 7 md. Yürürlük: 01/10/2014)
a) SUT ve eki listelerinde yer alan tıbbi malzemeleri temin etmeleri halinde fatura bedelleri SUT ve eki listelerde belirtilen fiyatları aşmamak üzere Kurumca karşılanır.
b) SUT ve eki listelerinde yer almayan tıbbi malzemelerden, benzer nitelik veya aynı işlevsel özellikte olanların SUT ve eki listelerde yer alması durumunda bu tıbbi malzemeler için listelerdeki fiyatlar tavan fiyatı olarak uygulanır.
c) SUT ve eki listelerde yer alan tıbbi malzemeler ile benzer nitelik veya aynı işlevsel özellikte olmayan tıbbi malzeme bedellerinin ödemeleri ise, söz konusu tıbbi malzemenin Kurumca uygun görülerek bu listelere eklenmesi halinde mümkün olacaktır.
ç) Tıbbi malzemelere ilişkin bakım ve onarım masrafları garanti süresi içinde firma tarafından karşılanacağından Kuruma ayrıca faturalandırılamaz.
d) Tıbbi malzemelerin garanti süresi içindeki yenilenme talepleri Kurumca karşılanmaz.
e) Aynı işlevi gören birden fazla ürün çeşidi bulunan tıbbi malzemelerden birinin temini halinde diğerlerinin bedeli, temin (Değişik:RG-01/10/2014-29136/ 7 md. Yürürlük: 01/10/2014) edilen tıbbi malzemenin garanti süresi dolana kadar Kurumca karşılanmaz.
(Ek: RG-24/12/2014-29215 / 8 md. Yürürlük:01/01/2015)
f) SUT eki Ek-3/C-2 ve Ek-3/C-5 listelerinde yer alan tıbbi malzemelerin garanti süresi sonunda kullanılamaz durumda olduğunun fiziksel tıp ve rehabilitasyon ile ortopedi ve travmatoloji uzman hekimlerinin birlikte yer aldığı sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi halinde, tıbbi malzemelerin yenilenme talepleri listelerde yer alan yenilenme süreleri dikkate alınmadan Kurumca karşılanır.
g) SUT eki Ek-3/C-2 ve Ek-3/C-5 listelerinde yer alan tıbbi malzemeleri temin etmeleri halinde hakem hastane onay şartı aranmaz.” düzenlemesi yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının … ilinde yedek subay iken 14.11.1994 tarihinde bir operasyon sırasında ağır yaralandığı, 15.01.1996 tarihinde 3713 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlanarak malul gazi olarak emekli olduğu, ….. Hastanesi’nden 15.10.2014 tarihinde dijital programlanabilir işitme cihazı kullanması gerektiği yönünde aldığı sağlık kurulu raporu sonrasında 3.000-TL bedel karşılığında cihazı aldığı, 20.03.2015 tarihinde cihaz bedelinin tamamının karşılanması talebiyle …. Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü’ne başvurduğu ve Kurumca Sağlık Uygulama Tebliği’nde işitme cihazı için ödenecek bedeli gösteren “DO1004” kodu üzerinden 24.04.2015 tarihinde banka hesabına 550-TL ödeme yapıldığı, bunun üzerine ödemeye dayanak teşkil eden düzenlemelerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu Tebliğin 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasının (a), (b), (c) bentlerinin iptali istemi incelendiğinde;
Anayasa’nın “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10. maddesinin 3. fıkrasında, çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirlerin eşitlik ilkesine aykırı sayılmayacağı, 61. maddesinin 3. fıkrasında ise; Devletin, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleriyle, malul ve gazileri koruyacağı ve toplumda kendilerine yaraşır bir hayat seviyesi sağlayacağı denilerek bu kapsamda olanların sosyal güvenlik bakımından özel olarak korunması gereken kişiler olduğu belirtilerek anılan kişiler anayasal koruma altına alınmıştır.
Anılan anayasal korumaya uygun olarak, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 21. maddesinin (e) bendinde, “Kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, sakatlanan, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. Ayrıca;
e) Malûl olanlar ile ölenlerin dul ve yetimleri, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığınca kendilerine verilen tanıtım kartlarını ibraz etmeleri durumunda, kamu kurum ve kuruluşlarına ait bütün hastanelerde muayene ve tedavi edilirler. Bunların her türlü tedavi giderleri; ilgililerin herhangi bir kamu kurumu veya kuruluşunda çalışmaları halinde bu kurum veya kuruluşça, emekli, yaşlılık, malûllük veya dul ve yetim aylığı almaları halinde bağlı bulundukları sosyal güvenlik kurumunca, herhangi bir kuruma tâbi olarak çalışmamaları, 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamında aylık alanlar hariç emekli, yaşlılık, malûllük veya dul ve yetim aylığı almamaları durumunda Millî Savunma veya İçişleri Bakanlığınca karşılanır. Malûl olanların eksilen vücut organları, yurt içi veya yurt dışında en son teknik usûllere göre yapılması mümkün sunileriyle tamamlatılır ve gerekirse tamir ettirilir veya yenisi yaptırılır.” hükmü yer almaktadır.
Anayasa’da ‘toplumdaki diğer kişiler ile eşit koşullarda yaşamadığı düşünülen belli gruplara çeşitli ayrıcalıklar tanıyarak onları destekleme’ olarak tanımlanan pozitif ayrımcılık kapsamında koruma altına alınan ve bu kişiler için farklı uygulamalar öngörülmesinin eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmeyeceği açıkça belirtilenler arasında davacı gibi 3713 sayılı Kanun kapsamında malul ve gazi olanlar da bulunmaktadır.
Ancak, Tebliğin dava konusu maddesinde ayrı bir fıkrada 3713 sayılı Kanun kapsamına girenler veya girmeseler dahi bu Kanun kapsamında değerlendirilenler için ayrıca düzenleme yapılmış ise de dava konusu (a), (b), (c) bentlerinde yararlanılan sağlık hizmetinin geri ödemesinde, sağlık hizmetlerinden yararlanan herkese uygulanması öngörülen bedeller üzerinden ödeme yapılacağı düzenlendiği, anayasal koruma altındaki kişiler ile toplumun diğer kesimi arasında herhangi bir ayrım yapılmadığı görülmektedir.
Davalı Kurumun sağlık hizmetlerinin fiyatlandırılması ve bu hizmetin ödeme usul ve esaslarını belirlemeye yetkili olduğu muhakkak ise de; yukarıda aktarılan mevzuata göre 3713 sayılı Kanun kapsamında malul ve gazi olanlar için ayrı ve özel düzenleme yapılmaksızın hizmetten yararlanan diğer kişiler ile aynı ödeme koşullarına tabi tutulması Anayasa’nın 10. maddesinin 3. fıkrası ile 61. maddesinin 3. fıkrasına aykırılık teşkil etmektedir.
Bu nedenle sağlık hizmetinde gerekli görülen tıbbi malzemenin ödemesinde SUT ve eki listelere atıf yapan dava konusu Tebliğin 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasının (a), (b), (c) bentlerinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Dava konusu Tebliğin 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasında yer alan “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresi ile aynı fıkranın (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinin iptali istemi incelendiğinde;
Anılan düzenlemelerde tıbbi malzemenin kullanımına ilişkin birtakım kurallara yer verildiği, belirlenen kuralların davacı aleyhine sonuç doğuracak nitelikte olmadığı anlaşıldığından Tebliğin dava konusu “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresi ile aynı fıkranın (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentleri yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Ayakta Tedavilerde Kullanılan Tıbbi Malzemeler” başlıklı 3.1.2. maddesinin 17. fıkrasının (a), (b), (c), bentlerinin İPTALİNE, anılan fıkranın “Ancak bu kapsamdaki kişilerin” ibaresi ile (ç), (d), (e), (f) ve (g) bentlerinin iptali istemi yönünden ise DAVANIN REDDİNE; dava kısmen ret, kısmen iptal ile sonuçlandığından aşağıda dökümü yapılan… yargılama giderinin …. sinin davacı üzerinde bırakılmasına, …. yargılama giderinin ise davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … avukatlık ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya, … avukatlık ücretinin ise davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde ilgilisine iadesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 13/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.