Danıştay Kararı 15. Daire 2016/10662 E. 2017/4232 K. 22.06.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2016/10662 E.  ,  2017/4232 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/10662
Karar No : 2017/4232

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin…. tarih ve E:….; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi :Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, işin esasına geçilerek gereği görüşüldü:
Dava; gümrük müşaviri olan davacıya 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun Geçici 6/3 ve 6/2-c maddeleri uyarınca “bir yıl süre ile mesleki faaliyetten alıkoyma” cezası verilmesine ilişkin Gümrük ve Ticeret Bakanlığı Merkez Disiplin Kurulu Başkanlığı’nın 22.01.2015 tarih ve 2015/17 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; davacının …….. A.Ş. adına düzenleyerek imzaladığı gümrük beyannameleri ekindeki faturaların sahteliğinin süreklilik gösterdiği, gümrük müşavirlerinin vergi incelemesine gerek olmaksızın mükelleflerine ait depo, imalathane ve fabrikalarında yapacakları araştırmayla ithal edilen malların ne şekilde işlenerek ihracata hazır hale getirildiğini öğrenerek gümrük beyannamesi eki faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığını ayırt edebilecekleri, ancak 029-B-02 sayılı Gümrük ve Ticaret Müfettişliği soruşturma raporunda yer alan davacının ifadesinden ihraç edilen malların muayenesinin kendisi tarafından yapılmadığı, yardımcıları tarafından yapıldığının beyan edildiği, yapacağı bir araştırma sonucunda gerçek durumu öğrenilebilecek durumda olan davacının beyanname eki faturaların sahte olduğu hususunu bilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından bahisle gümrük müşaviriliği görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmadığı veya kusurlu olarak yaptığı ya da gümrük kanununda yer alan mesleğin genel prensiplerine aykırı harekette bulunduğu belirtilerek bir yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanmasının usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Soruşturma No:2009-21496 MKG; 18.08.2009 ve 2009-21496 MKG; 14.09.2009 sayılı yazıları ile …… A.Ş., …….. A.Ş., …….. İnşaat, ……. Dış Ticaret, …….. Dış Ticaret Ltd., …. Tekstil Gıda Turizm San.Tic.Ltd. firmalarına ait 2007-2008-2009 yıllarına ait Dahilde İşleme İzin Belgeleri ve bu belgeler kapsamında düzenlenen ihracat beyannameleri kapsamında gerçekleştirilen ihracatların incelenmeye alınmasının istenilmesi üzerine müfettişlerince yapılan inceleme sonucu düzenlenen 10.05.2013/029-07 sayılı İdari Soruşturma Raporunda ….. Endüstri A.Ş. firmasına ilişkin 2008-2009 vergi incelemesinin tamamlanamamış olması nedeniyle yapılamayan tespitlere yönelik 38.02.2014/029-B/02 sayılı Ek Soruşturma Raporunda; …..’ye düzenlenen satış faturalarının çoğunun sahte olduğu, ……. firmasının Dahili İşleme İzin Belgesi kapsamında ithal ettiği kumaşları ihraç etmek yerine, bunları yurt içinde bırakarak Laleli esnafından aldıkları malları ürettikleri mal şeklinde gösterip, gümrük muayenesinin bitiminden sonra malların değiştirildiği, dava konusu beyannamelere konu malların kırmızı hatta muayenesini gerçekleştiren Gümrük Muhafaza Memuru ……….’ın ifadesinde kısmi muayene yaptığını ve eşyaların beyana uygun olmakla birlikte faturaların sahte olup olmadığını bilemeyeceğini, eşyaların tartıldığını belirttiği, davacının ise ifadesinde faturaların sahte olduğuna ilişkin bilgisi bulunmadığını ve muayenede yardımcılarının bulunduğunu beyan ettiği, bu çerçevede soruşturma konusu beyannamelerin çoğunlukla aynı gümrük müşavirleri tarafından takip edildiği, işlemin süreklilik gösterdiği, gümrük müşavirlerinin firmaları tanımakta olup üretim kapasitesini bildikleri ve gerçek durumun farkında olmamalarının mümkün bulunmadığı kanaatine varıldığından dava konusu “bir yıl süre ile mesleki faaliyetten alıkoyma” disiplin cezasının verilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacının, dava konusu olayla ilgili olarak ….. Endüstri A.Ş. için (6), adet beyanname düzenlemiş olduğu, bu beyannameler kapsamında yapılan ihracatların gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespit edilemediği, sözkonusu beyannameler nedeniyle daha önce düzenlenmiş bulunan İdari Soruşturma Raporları çerçevesinde davacı hakkında ihracat beyannamesi ekindeki faturaların sahte olduğunu bildiği iddiasıyla mesleki faaliyetten geçici olarak alıkoyma disiplin cezasının verilmesinin teklif edilmesine karşın , davacının faturaların sahte olduğunu bildiğinin somut delillerle ortaya konulamadığı belirtilerek cezalandırma önerilerinin reddedildiği, beyanname içeriği malların yurt dışı akıbetlerinin tespit edilemediği, dava konusu hayali ihracat iddialarının 5 yılı aşkın süredir yapılan inceleme ve araştırmalar ile vergi inceleme raporları ile belirlenebildiği, dava konusu olayın maddi boyutu , olaya dahil olduğu iddia olunan firma sayısının çokluğu ve bu firmaların organize halde çalıştıkları iddiasına rağmen davacı hakkında açılmış bir kamu davasının bulunmadığı ve bu kapsamda anılan İdari Soruşturma Raporları’nda gerçekleştirildiği iddia olunan hayali ihracat olayına davacının kasıtlı olarak iştirak ettiğine ilişkin hukuken geçerli, kesin ve somut bir delile rastlanamadığı kanaatine varıldığından davacıya verilen disiplin cezasının iptali isteminin reddine yönelik mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz istemin kabulü ile ….. İdare Mahkemesi’nin… tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.