Danıştay 15. Daire Başkanlığı 2015/9886 E. , 2016/457 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/9886
Karar No : 2016/457
Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekilleri : –
İstemin Özeti : …. 4. İdare Mahkemesi’nin …. tarih …. sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirkete ait … plakalı aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesi uyarınca altmış gün süreyle trafikten men edilmesine ve davacı şirkete idari para cezası verilmesine ilişkin 10.06.2014 tarih ve 399576, 109505 sayılı işlemlerin iptali istemiyle açılmıştır.
… 4. İdare Mahkemesince; uyuşmazlığa konu araçla, ilgili belediyeden izin ya da ruhsat alınmaksızın ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapıldığı hususu tutanak ile sabit olduğundan, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülen anılan İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlıklı Ek 2. maddesinde; araçlarını motorlu araç tescil ve trafik belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahiplerinin 14.400.000 lira para cezası ile cezalandırılacağı, ayrıca, aracın onbeş gün süre ile trafikten men edileceği, ilgili belediyeden izin veya ruhsat almaksızın, belediye sınırları dahilinde ticari amaçlı yolcu taşıyan kişiye, araç sahibine, bağlı bulunduğu durak, işyeri ve işletmelerin sorumlularına birinci fıkrada gösterilen idari para cezasının üç kat olarak, fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde tekerrürü halinde ise beş kat olarak uygulanacağı, ayrıca, aracın her defasında altmış gün süre ile trafikten men edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Anılan maddenin ilk halinde aracın üretim amacı dışında yolcu veya yük taşımacılığında kullanılması hali için ceza öngörülmüşken, maddeye 31.05.2012 tarihinde kabul edilen 6321 sayılı Kanunla eklenen üçüncü fıkrayla, “korsan” olarak tabir edilen şehiriçinde ticari amaçlı kayıt dışı yolcu taşımacılığının engellenerek, hem taşımacılık hizmetlerinin düzene sokulması hem de kurallara bağlı olarak yolcu taşımacılığı yapan esnafın haklarının korunmasının amaçlandığı görülmektedir.
Diğer yandan; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Servis Araçları Yönergesinin 1. maddesinde; bu yönergenin İBB sınırları içinde yolcu taşıma izni verilen servis araçlarının hangi koşullar altında ve ne şekilde çalışacaklarını, bunların işleticileri ile verilen hizmetten yararlanan kuruluşlar/şahıslar arasındaki ilişkileri, uygulamayı yürütecek ve denetleyecek olan kuruluş ve organların yetki ve sorumluluk alanlarını belirlemek amacıyla hazırlandığı, “Yaptırımı Gerektiren Fiiller” başlıklı 28. maddesinin 1. bendinde; Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğünden güzergah kullanım izin belgesi almadan çalışılması halinde yaptırım hükümlerinin uygulanacağı, “Uygulanacak Yaptırımlar” başlıklı 29. maddesinin 1. bendinde; bu yönerge hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında düzenlenecek zabıt tutanak ve raporlar doğrultusunda Yaptırım Cetvelinde belirtilen hükümlerin uygulanacağı, 3. bendinde; izinsiz taşımacılıkta kullanıldığı tespit edilen araçların taşıma hizmetinden men edileceği, Güzergâh Kullanım İzin Belgesi alınmadığı sürece çalışmalarının yasak olduğu, 4. bendinde; yapılan denetimlerde Güzergâh Kullanım İzin belgesi olmadan çalıştıkları tespit edilen araçlar hakkında, gerekli cezai işlemin uygulanacağı, düzenlenecek izin belgesi için o yılın güzergâh kullanım harcının %50 fazlasının alınacağı belirlenmiştir.
Anılan Yönergenin ekinde yer alan EK Yaptırım Cetvelinin 1. maddesinde ise; güzergah izin belgesi alınmadan taşımacılık yapılması halinde, ilk seferde aracın 2 gün, ikincisinde 3 gün üçüncüsünde ise 7 gün süreyle taşımacılıktan men edileceği, dördüncüsü ve fazlasında ise aracın taşıma hizmetlerinden men edileceği düzenlenmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; görevli polis memurlarınca 10.06.2014 tarihinde yapılan denetimde, davacı şirkete ait araçla, güzergah izin belgesi olmaksızın İstanbul İli Maltepe İlçesi ile Sabiha Gökçen Havalimanı arasında ücret karşılığı yolcu taşımacılığının yapıldığının tespit edildiği, bu tespite dayanılarak ilgili belediyeden izin ve ruhsat alınmaksızın ticari amaçlı taşımacılık yapıldığından bahisle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca dava konusu işlemlerin tesis edildiği, işlem tarihinde söz konusu araca ait 04.04.2014 tarihinde verilen ve 04.04.2015 tarihine kadar geçerli olan, belgede adı geçen firmalara yolcu taşımacılığı hizmeti verilmesine ilişkin filo otomobil ile yolcu taşımacılığı geçici araç izin belgesinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Turizm servis taşımacılığı güzergah izni, şehir içi turizm taşımacılığı yapan araçlara verilmekte olup transfer hizmeti gerçekleştiren davacının yolcu taşımacılığının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerekmektedir.
Yukarıda da bahsedildiği üzere; 2918 sayılı Kanun’un Ek 2. maddesine 31.05.2012 tarihli değişiklikle eklenen üçüncü fıkranın düzenlenme amacı, korsan taşımacılığın engellenmesidir. Olayda ise, davacı tarafından, denetim sırasında yapılan turizm amaçlı yolcu taşımacılığına ilişkin
izin belgesi alınmamışsa da, filo otomobil ile yolcu taşımacılığı geçici araç izin belgesi bulunduğundan, anılan Kanunun Ek 2. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında ilgili belediyeden izin ve ruhsat almaksızın ticari bir taşımacılık yapıldığından bahsedilemez.
Böylece; davacıya ait filo otomobil ile yolcu taşımacılığı geçici araç izin belgesi bulunması nedeniyle uyuşmazlık konusu yolcu taşımacılığı 2918 sayılı Kanun’un Ek 2. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamına girmediğinden, aksi yorumla tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu durumda; dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyiz isteminin kabulü ile …. 4. İdare Mahkemesi’nin …. tarih ve …. sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.