Danıştay Kararı 15. Daire 2015/9389 E. 2017/175 K. 12.01.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/9389 E.  ,  2017/175 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/9389
Karar No : 2017/175

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili : – Aynı Adreste
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :

İstemin Özeti : …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve …sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği belirtilmektedir.
Düşüncesi :Davacının ikamet ettiği …Köyü’nün tamamen boşalıp boşalmadığı hususu tereddüte yer bırakmayacak şekilde ortaya konulamadığından, eksik incelemeye dayalı mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyanın tekemmül ettiği anlaşılmakla yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacının, ikamet ettiği …İli, …İlçesi, …Köyü’nden terör olayları nedeniyle göç etmek zorunda kaldığından bahisle mal varlığına ulaşamaması ve taşınır, taşınmaz mallarının zarara uğraması nedeniyle uğradığı ileri sürülen zararların tazmini istemiyle 5233 sayılı Kanun uyarınca yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
…İdare Mahkemesince; ……ilçedeki boşalan köyleri gösterir listede …Köyü’nün boşalan köyler arasında isminin geçmediği, boşalıp boşalmadığına ilişkin bir ibareye yer verilmediği, …İl Jandarma Komutanlığı’ nın 20.04.2011 tarihli yazısı ekinde yer alan 13.4.2011 tarihli tutanakta; “bilgi talebi” konulu Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığı yazısında ismi geçen isimli korucuların 1998 ve 1999 yıllarında valilik oluru ile “emniyet ve asayişi sağlamak” amacıyla …köyünde görevlendirildikleri, ismi geçen diğer kişilerin görevlendirilmelerine ilişkin başka bir belgeye ulaşılamadığı, köye yerleştirilmeleri ile ilgili alınmış başkaca idari bir karar tespit edilemediğinin belirtildiği, diğer taraftan …köyünde 1990-2000 yılları arasında muhtarlık seçiminin yapılamadığı, Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığının 23.02.2011 tarih ve 795 sayılı yazısında belirtilen kişiler aleyhine …Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan “Men’i Müdahale ve Ecrimisil” davasında verilen … tarih ve … sayılı kararda; “…taşınmazların tamamının davacılar adına kayıtlı olduğu, davalılardan korucu oldukları için 1994 yılında bu köye yerleştirildiklerini, evlere ve taşınmazlara tecavüz etmediklerini, 1994 yılından beri boş olup kullanılmadığı için yıkılan evlerin olduğunu, … beyan ettikleri anlaşılmış…” denilmek suretiyle davalıların müdahalelerinin men’ine karar verildiği, davacının 5233 sayılı Yasa hükümlerine göre uğramış olduğu bir zarar bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla 25/12/2009 tarihinde köyde keşif yapıldığı, alınan tanık ifadelerinde 1993’te Kasım ayında bölgede yaşanan yoğun terör olaylarından dolayı can güvenliği olmaması nedeniyle köyü terk edip yurtdışına gittikleri, arazilerini can güvenliği nedeniyle ekmediklerini beyan ettikleri, davacı adına zarar hesabı yapılarak ve köye kesin dönüş tarihi 2002 olarak değerlendirilmek suretiyle keşif değerlendirme ve sonuç raporunun düzenlendiği görüldüğü, gerek …İl Jandarma Komutanlığı’nın 20.04.2011 tarihli yazısı ekinde yer alan 13.4.2011 tarihli tutanaktan gerekse adı geçen köyde yapılan keşifteki tanık ifadeleri ve …Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan “Men’i Müdahale ve Ecrimisil” davasındaki beyanlardan, davacının güvenlik kaygısınedeniyle köyden göç ettiği ve davacıya ait …köyünde bulunan taşınmazların köye devletçe yerleştirilen korucular tarafından kullanıldığının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun 2. maddesinin (d) bendinde, terör dışındaki ekonomik ve sosyal sebeplerle uğranılan zararlar ile güvenlik kaygıları dışında kendi istekleriyle bulundukları yerleri terk edenlerin bu sebeple uğradıkları zararlar, Kanunun kapsamı dışında tutulmuş; aynı Kanunun 7. maddesinde ise; hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar; yaralanma, sakatlanma ve ölüm hallerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri; terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddi zararların, bu Kanun hükümlerine göre sulh yoluyla idarece ödeneceği kurala bağlanmıştır.
Anılan Kanun hükümlerine göre, bir yerleşim yerinde asgari güvenlik düzeyinin gerçekleştirilmiş olmasına ve bu yerde köy korucuları ile bunların aileleri dışındaki diğer köy halkının yaşamasına karşın, yerleşim yerinde yaşayan kişilerin bir kısmının güvenlik kaygısı nedeniyle yerleşim yerini terk etmeleri sonucunda uğranıldığı ileri sürülen maddi zararın idarece karşılanmasına olanak bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığa konu olayda, davacının göç ettiğini belirttiği …Köyü’nde bulunan mal varlığına ulaşamamasından kaynaklanan zararının 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini ancak, …Köyü’nün tamamen boşaltılması halinde ve köyün boşaltılmasından köye dönüşün başladığı tarihe kadar geçen süreyle sınırlı kalmak kaydıyla mümkündür.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının 5233 sayılı Yasa hükümlerine göre uğramış olduğu bir zarar bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla 25/12/2009 tarihinde köyde keşif yapıldığı, alınan tanık ifadelerinde 1993 Yılı Kasım ayında bölgede yaşanan yoğun terör olaylarından dolayı can güvenliği olmaması nedeniyle köyü terk edip yurtdışına gittikleri, arazilerini can güvenliği nedeniyle ekmediklerini beyan ettikleri, davacı adına zarar hesabı yapılarak ve köye kesin dönüş tarihi 2002 olarak değerlendirilmek suretiyle keşif değerlendirme ve sonuç raporunun düzenlendiği, …1….İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı’nın 20/08/2009 tarih, 161 sayılı yazısında, 1990 ve 2000 yılları arasında …Köyünde muhtarlık seçimi yapılmadığı, …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D.İş No., … D.İş No. sayılı delil tespiti dosyasında yer alan keşif tutanağında, aleyhine tespit istenen tarafından, 1994 yılında terör nedeniyle köylülerin evlerini boşaltıp güvenlikleri için başka yerlere gittikleri, köy civarının terör örgütü …’nın geçiş noktası olması ve davalıların da korucu olması nedeniyle Devletin köyde kalmalarına izin verdiği, davalılarında yörenin güvenliğini sağlamak amaçlı köyde kaldıkları, ev ve taşınmazlara tecavüz etmedikleri, 1994 yılından beri boş olup da kullanılmayıp yıkılan evler olduğunun belirtildiği, …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Sayılı dosyasında aleyhine görülen Men’i Müdahale ve Ecri Misil davasının 17/10/2001 tarihli duruşmasında, davalıların “bizler terör olaylarının olduğu dönemde korucu olarak görevlendirildik. O zamanlar güvenlik kuvvetleri dava konusu edilen bu yerlere bizleri yerleştirdi. Bizlerde kime ait olduğunu bilmediğimiz yerde oturmaya başladık ve tarlaları ektik, halen de bu yerlerde oturuyoruz. Bu yerler bize ait değildir. Devlet bizi yerleştirdiği için oturuyoruz……” şeklinde beyanda bulundukları, …İl Jandarma Komutanlığı’ nın 20.04.2011 tarih, 24480 sayılı yazısı ekinde yer alan 13.4.2011 tarihli tutanakta; isimli korucuların 1998 ve 1999 yıllarında valilik oluru ile “emniyet ve asayişi sağlamak” amacıyla …köyünde görevlendirildikleri görülmüştür.
Yine aynı dava dosyasında; İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 22/05/2006 tarih, 6777 sayılı yazısında 1987-1988 eğitim öğretim döneminden itibaren açılıp kapatılan okulların listesinin yazı ekinde yer aldığının belirtildiği, yazı ekinde yer alan listede 1994-1995 eğitim öğretim döneminde güvenlik nedeniyle kapatılan okulların listesinin bulunduğu, …Köyü İlkokulu’nun anılan listede yer almadığı, …1….İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı’nın 20/08/2009 tarih, 161 sayılı yazısında, …Köyü’nde 1990 yılında 95 nüfusun olduğu, 1997 yılında 142 nüfus olduğu, 2000 yılı Genel Nüfus Sayımı verilerine göre 75 nüfus olduğu, anılan yazı ekinde yer alan …İl Jandarma Komutanlığı’nın Mayıs 2016 tarihli Terör Olayları Sebebiyle Tamamen Boşalan-Kısmen Boşalan ve Boşalmayan Köyler listesinde …Köyü hakkında bir bilgiye rastlanmadığı, …İl Jandarma Komutanlığı’nın 24/11/2009 tarih, 74653 sayılı yazısı ve eki tutanakta, koruculuk sistemine dahil köy ve mezralara ilişkin olarak Komutanlıkları sorumluluk sahası içinde …Köyünde 1987-2000 tarihleri arasında korucu ailelerin bulunduğu, bu aileler dışında da ailelerin ikamet ettiğinin belirtildiği, …İl Jandarma Komutanlığı’nın 31/10/2009 tarih, 63966 sayılı yazısı ve ekinde yer alan Geçici ve Gönüllü Köy Korucularının 1987-2000 Yılları Arasında Görevlendirildikleri Köy ve Mezralar çizelgesinde, …Köyü’ne rastlanmadığı, …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Sayılı dosyasında davalılar dışında diğer davalılar ‘un görevlendirilmelerine ilişkin bir belgeye ulaşılamadığı, köye yerleştirilmeleri ile ilgili alınmış başkaca idari bir karar tespit edilemediğinin belirtildiği, Terör Olayları Sebebiyle Tamamen Boşalan-Kısmen Boşalan ve Boşalmayan köyler listesinde …Köyü’nün adının yanında köyün boşalıp boşalmadığı hususunda herhangi bir bilgiye yer verilmediği anlaşılmıştır.
Bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, dava dosyasında …Köyü’nün “terör eylemleri” veya “terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler” nedeniyle idarece veya köy halkı tarafından tamamen boşaltılıp boşaltılmadığına ilişkin çelişkili bilgiler yer aldığı anlaşılmakta olup; İdare Mahkemesince yapılacak araştırma ile söz konusu belgeler arasındaki çelişkinin giderilerek, uyuşmazlık konusu dönemde adı geçen köyde koruculuk sisteminin olup olmadığı, koruculuk sistemi varsa köy korucuları dışında köyde oturanların olup olmadığı, köyün tamamen boşaltılıp boşaltılmadığı ile davacının malvarlıklarından yararlanma imkanının ortadan kalkıp kalkmadığı, ne kadar süreyle malvarlıklarından yararlanamadığı hususunun gerekirse yeniden keşif yapılarak araştırılması ve bu hususun tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulmasından sonra bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle; eksik incelemeye dayalı İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve …sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.