Danıştay Kararı 15. Daire 2015/8821 E. 2018/5528 K. 31.05.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/8821 E.  ,  2018/5528 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/8821
Karar No : 2018/5528

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : Gümrük müşaviri olarak görev yapan davacıya, kendisine tahsis edilen BİLGE sistemi kullanıcı kod ve şifresinin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediği gerekçesiyle, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun Geçici 6/2-c maddesi ve aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca “altı ay süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma” cezası verilmesine ilişkin Merkez Disiplin Kurulu Başkanlığı’nın 13.01.2014 tarih ve 2014/6 sayılı kararının iptali istemiyle açılan dava sonucunda, Ankara 11. İdare Mahkemesi’nce; gümrük işlemlerinin elektronik ortamda yürütüldüğü BİLGE sisteminde davacıya ait kullanıcı kodu ve şifresinin başkalarına verildiği, bu kişiler tarafından da davacının kullanıcı kodu ve şifresinin kullanılarak kaçakçılık fiilinin gerçekleştirildiği, davacının gümrük müşaviri olarak kendi kullanımına tahsis edilen kod ve şifrenin önem ve özelliği dikkate alındığında başkalarının eline geçmesi konusunda kusurlu davrandığı açık olduğundan, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen … tarih ve … sayılı kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Dava, Gümrük Müşaviri olarak görev yapan davacının, kişiye özel ve gizli olan BİLGE kullanıcı kodu ve şifresinin bilgisi dışında üçüncü kişilerce kullanılmasında, kullanıcı kodu ve şifresini dikkatli muhafaza etmemesi ve bunun sonucu olarak da üçüncü kişilerce kullanılmasına sebebiyet verdiğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun Geçici 6/2-c maddesi ve aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca altı ay süre ile geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Gümrük Müsteşarlığı Merkez Disiplin Kurulu’nun 13.01.2014 tarih ve 2014/6 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
Disiplin suçu ile uygulanan yaptırım arasında adil bir denge bulunması gerektiği disiplin hukukunun bilinen ilkeleri arasındadır. Gümrük Kanunu’nun Geçici 6. maddesinin 2. fıkrasında da, bentler hâlinde sayılan disiplin cezalarından birinin uygulanmasına karar verilirken durumun niteliğinin ve ağırlık derecesinin göz önünde bulundurulacağı belirtilmiştir.
Dava konusu olayda; Dahilde İşleme İzin Belgesi kapsamında gerçekleştirilen ithalat konusu malların ihraç edilmek yerine iç piyasaya sunulması ve bu çerçevede gümrük vergileri üzerinden elde edilen haksız kazancın örtbas edilmek istenmesi amacıyla muhtelif firmalara ait Dahilde İşleme İzni kapsamında düzenlenen muhtelif tarih ve sayılı gümrük çıkış beyannameleri kapsamı eşyaların sahte belgelerle yurt dışına çıkarılmış gibi gösterilmeye çalışıldığı, bu kapsamda hazırlanan onbir adet beyannameden sekiz adet beyannamenin davacının BİLGE kullanıcı kod ve şifresi kullanılarak tesis edildiği, sekiz adet beyannameden sadece bir tanesinin sahte kaşe, mühür ve imza kullanılarak Gümrük Müdürlüğü’ne sunulduğu, davacının kod ve şifresinin çalışanı gümrük müşavir yardımcısı ……… tarafından kullanıldığı, ……..’in sözkonusu firmalarlala bağlantılı şahıslarla çok sayıda telefon görüşmesinin bulunduğunun iletişimin izlenmesi yoluyla tespit edildiği, adı geçenin davacının yanında on yılı aşkın süredir çalışmakta olduğu, dava konusu olayla ilgili olarak İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin E.2010/357 sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada mahkemeye sunulan 31.10.2014 tarihli Bilirkişi Raporunda; dava konusu olayın gerçekleştiği dönemde Gümrük Müşavir Yardımcılarına ayrıca BİLGE kullanıcı kodu ve şifresi verilmediğinden bu ve benzeri durumların önüne geçilmesinin zor olduğu, davacının kullanıcı kod ve şifresi kullanılmak suretiyle sisteme girişi yapılan beyannameler ile ilgili olarak sözkonusu firmalar tarafından kendisine verilmiş herhangi bir vekaletnamenin bulunmadığı, davacının bahse konu usulsüz işlemlere bilerek ve isteyerek katıldığına ilişkin kullanıcı kod ve şifresinin kullanılması dışında herhangi bir iletişim tespiti, ifade, vb. bulguya rastlanılmadığı, olayı öğrenmesi üzerine 23.01.2009 tarihli dilekçesi ile Gümrük İdaresine başvurarak ilgililer hakkında takibat yapılmasını talep ettiği ve belirtilen nedenlerle davacıya suç atfetmenin yerinde olmadığı hususlarının belirtildiği, davacının konu ile ilgili olarak yapılan yargılamada … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile yargılanmakta olduğu görevi kötüye kullanmak suçundan beraat ettiği, davacının daha önce almış olduğu bir disiplin cezasının da bulunmaması karşısında; eylemi kendi kullanımına tahsis edilen ve güvenliği kendisi tarafından sağlanan BİLGE kullanıcı kod ve şifresinin başkaları tarafından kullanımına engel olacak gerekli dikkat ve özeni göstermemekten ibaret olan davacıya Geçici 6. maddenin 3. fıkrasının ikinci paragrafına göre geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma cezası verilmiş olup, bu hâliyle disiplin suçu ile ceza arasında adil bir dengenin bulunduğundan ve cezanın durumun niteliğine ve ağırlık derecesine uygunluğundan söz edilemez.
Bu kapsamda; durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre davacının eylemine uyan Gümrük Kanunu’nun Geçici 6. maddesinin 3. fıkrasının ilk paragrafına göre cezalandırılması gerekirken, aynı fıkranın ikinci paragrafına göre tesis edilen dava konusu disiplin cezasında hukuka ve disiplin hukuku ilkelerine uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda belirtilen gerekçelerle temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddine,…. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.