Danıştay Kararı 15. Daire 2015/8770 E. 2018/7445 K. 08.11.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/8770 E.  ,  2018/7445 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/8770
Karar No : 2018/7445

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyiz istemine konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacının 25.11.1991 tarihinde ceviz alım- satımı için gittiği … İlçesi … Köyü ile … Köprüsü arasındaki bölgede teröristlerin yolu kesmesi ile bir uzman çavuş ve yedi köy korucusununun şehit edildiği, diğer kişilerin gasp edildiği olayda ceviz almak için yanında bulunan 75.000,00 TL’sinin gasp edilmesi nedeniyle uğradığını ileri sürdüğü zararın, 5233 sayılı Kanun kapsamında karşılanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığı’nın 25.07.2013 tarih ve 13/02/2013/232 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nce; davacıya 5233 sayılı Kanun uyarınca tazminat ödenebilmesinin davacının olay nedeniyle zarara uğradığının kesin olarak ortaya konulmasına bağlı bulunduğu, davacının yolunun kesildiği olayda davacının 75.000.000 TL’sinin gasp edildiğinin ortaya konulamadığı, Komisyon tarafından bilgi ve belge eksikliğinden bahisle davacının tazminat isteminin reddi yolunda tesis edilen dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun 2. maddesinin birinci fıkrasında; bu Kanunun, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunun’nun 1.,3. ve 4. maddeleri kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararlarının sulhen karşılanması hakkındaki esas ve usullere ilişkin hükümleri kapsadığı belirtilmiş; aynı maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinde, kişilerin kendi kasıtları sonucunda oluşan zararların Kanun kapsamında bulunmadığı hükme bağlanmış, 7. maddesinde ise hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar bu Kanuna göre sulh yoluyla karşılanabilecek zarar kalemleri arasında sayılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından, 25.11.1991 tarihinde … İlçesi, … Köyü ile … Köprüsü arasındaki bölgede teröristlerin yolu keserek bir uzman çavuş ve yedi korucunun şehit edildiği, diğer kişilerin gasp edildiği olayda 75.000,00 TL’sinin gasp edilmesi nedeniyle uğradığı ileri sürülen zararın, 5233 sayılı Kanun kapsamında karşılanması istemiyle yapılan başvurunun, bilgi ve belge eksikliği nedeniyle reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyada bulunan olay yeri tespit tutanağında; 25.11.1991 tarihinde bir grup terörist tarafından … İlçesi ile …, …, ve … Jandarma Karakollarına giden köy yolunun çift taraflı olarak kesildiği, yoldan geçen iki resmi araç ve çok sayıda sivil aracın durdurularak, sürücü ve yolcuların aranmasından sonra yol kenarında bekletildiği, … Köy Hizmetlerine ait aracın, … Karayolları Müdürlüğü’ne ait kamyonun durdurulduğu, … İlçesi’nden … Köyü’ne giden aracın içerisinde bulunan …’ın araçtan indirilerek bekletildiği, yolcu taşıyan …’ye ait minibüsün durdurulduğu, minibüsün içerisinde bulunan Uzman Çavuş … ve yedi gönüllü köy korucusunun minibüsden indirilerek, … terör örgütü tarafından yolun kenarında kurşuna dizildiği, araçların ateşe verildiği, …’ın yaralandığı, olay sırasında sivil vatandaşların kimlik, tabanca gibi malzemelerinin gasp edildiğinin belirtildiği, ….Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … dosyasında 1991 yılında Hizan – Soğanlı Yolunun kesilmesi olayı ile ilgili davacının ifadesine başvurulmak üzere talimat verildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu olay ile ilgili … Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldığı, ancak dosyada söz konusu soruşturmanın akıbetine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı saptanmıştır.
Bu durumda, … Devlet Güvenlik Mahkemesi dosyasının akıbeti araştırılarak, gerekli her türlü bilgi ve belgenin getirtilerek incelenmesi suretiyle; davacının 25.11.1991 tarihinde olay yerinde bulunup bulunmadığı, bulunmuş ise 5233 sayılı kanun kapsamında herhangi bir zararının olup olmadığının tespit edilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen işlemde ve eksik incelemeye dayalı olarak davanın reddi yönünde verilen Mahkeme kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.