Danıştay Kararı 15. Daire 2015/6197 E. 2016/740 K. 09.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/6197 E.  ,  2016/740 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/6197
Karar No : 2016/740

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : ….İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava; 6360 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi gereğince davacı idareye devredilen araçların üzerinde hak mahrumiyeti (haciz,rehin v.s) bulunduğundan bahisle davacı adına tescilinin yapılmaması yönünde tesis edilen 26.05.2014 tarih ve 1040 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… 2. İdare Mahkemesince; 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin esasen tüzel kişiliği sona eren belde belediyeleri ve köylere ait araçların devir işlemlerinin (devir, tasfiye ve paylaştırma komisyonu kurulması, ilgili idarenin belirlenmesi gibi) yapılma usulünü belirlediği, bu usule göre araçların devredileceği idare belirlendikten sonra tescil aşamasında ise daha özel bir düzenleme olan Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 36. maddesinin tatbik edileceği, anılan maddede de resmi araçların tescili için taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması şartı arandığından, tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülen anılan İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na dayalı olarak çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin “Satış ve Devirler” başlıklı 36. maddesinin 1. fıkrasında; Resmi araçların satış veya devirlerinin ait oldukları kurum veya kuruluşların tabi oldukları mevzuata göre yapılacağı kurala bağlanmış olup, maddenin devam eden kısmında da (resmi olmayan) diğer araçların her çeşit satış ve devirlerine ilişkin uygulanacak kurallara yer verilmiştir.
6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1. maddesinin 1. fıkrasında; “… illerinde, sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kurulmuş ve bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.” hükmüne, 3. fıkrasında; ” Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.” hükmüne, Geçici 1. maddesinin 1. fıkrasında; “Bu Kanundaki devir, tasfiye ve paylaştırma işlemlerini yürütmek üzere vali tarafından, bir vali yardımcısının başkanlığında, valinin uygun göreceği kurum ve kuruluş temsilcilerinin ve ilgili belediye başkanlarının katılımıyla devir, tasfiye ve paylaştırma komisyonu kurulur. Bu komisyona yardımcı olmak üzere valinin görevlendirmesi ile alt komisyonlar da kurulabilir.” hükmüne, 3. fıkrasında ise; “1 inci maddeye göre tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köylerin personeli, her türlü taşınır ve taşınmaz malları, hak, alacak ve borçları, komisyon kararıyla ilgisine göre bakanlıklara, büyükşehir belediyesi, bağlı kuruluşu veya ilçe belediyesine devredilir. Devir işlemi ilk mahalli idareler genel seçimi itibarıyla uygulamaya konulur.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; 6360 sayılı Kanun’un 1. maddesi gereğince Saruhanlı İlçesi’nin mülki sınırları içerisinde kalan 13 belde belediyesi ile 27 köyün tüzel kişiliğinin kaldırılarak Saruhanlı Belediyesine dahil edildiği, aynı Kanun’un geçici 1. maddesi uyarınca kurulan … İli Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu Kararı ile anılan belde belediyesi ve köylere ait araçların davacı na devredildiği, davacı Belediye Başkanlığı tarafından, komisyon kararı ile kendisine devredilen araçların tescili istemiyle davalı idareye başvuru yapıldığı, idare tarafından davaya konu 26.05.2014 tarih ve 1040 sayılı işlem ile; tescili talep edilen araçların bazılarının üzerinde hak mahrumiyeti (haciz, rehin v.s) bulunduğu, hak mahrumiyetleri kaldırılmadan veya alacaklılar tarafından muvafakat verilmeden tescil işlemlerinin yapılamayacağı gerekçesiyle başvurunun reddedildiği, bakılmakta olan davanın bu işlemin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda metnine yer verilen Yönetmeliğin 36. maddesi ile resmi araçların satış ve devri konusunda ait oldukları kurum veya kuruluşların tabi oldukları mevzuat hükümlerinin uygulanacağı kuralına yer verilmiş olup; olayda tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylere ait resmi araçların devri/tescili dava konusu edildiğinden uygulanacak kuralın 6360 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi olduğu sonucuna ulaşıldığından uyuşmazlık bu madde kapsamında incelenmiştir.
Anılan maddede, tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köylerin her türlü taşınır ve taşınmaz mallarının, hak, alacak ve borçlarının, komisyon kararıyla ilgisine göre bakanlıklara, büyükşehir belediyesi, bağlı kuruluşu veya ilçe belediyesine devredileceği düzenlemesine yer verilerek; komisyon kararı ile devredilen tüm malların -dava özelinde resmi araçların- tüm alacak ve borçlarıyla devredildiği; kısacası tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köyler ile katıldıkları ilçe belediyesi arasında kanuni devir/halefiyet ilişkisinin kurulduğu, araçlar üzerinde bulunan haciz rehin gibi hak mahrumiyetlerinin borçlu tarafının komisyon kararı ile katılınan ilçe belediyesi olacağı, komisyon kararının idareye ibrazı ile araçlar üzerinde bulunan hak mahrumiyetlerinin taraf bilgilerinin güncellenerek tescil işlemlerinin yapılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Böylece; 6360 sayılı Kanunla tüm alacak ve borçların geçeceğine ilişkin kanuni devir ilişkisi getirilmesine rağmen; salt üzerinde hak mahrumiyetleri bulunduğundan bahisle araç tescil işlemlerinin yapılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu durumda; dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyiz isteminin kabulü ile … 2. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.