Danıştay Kararı 15. Daire 2015/5856 E. 2016/562 K. 04.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/5856 E.  ,  2016/562 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/5856
Karar No : 2016/562

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf(Davacılar) : 1- , 2-
Vekili :

İstemin Özeti : Davacıların çocuğu müteveffa …’ın 08.06.2012 tarihinde kusma, karın ağrısı şikayetiyle başvurduğu … Devlet Hastanesi Acil Servisinde uygulanan sağlık hizmetlerin ifasında kusurlu davranıldığından bahisle 100.000.-TL maddi; 200.000.-TL manevi zararın olayın meydana geldiği tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılan davada; … İdare Mahkemesi’nce, olayla ilgili olarak yürütülen ceza yargılamasına ilişkin dava dosyasındaki 27.03.2013 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporunda; 08.06.2012 tarihinde … Devlet Hastanesine daha önceden çok su içme çok idrara çıkma şikayeti olan ve karın ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran çocuğa muayenesinin yapılıp serum takılmasının uygun olduğu, ancak bu şikayetlere yol açan nedenin ortaya çıkarılması ve tanı konulabilmesi için üre, açlık kan şekeri ve elektrolitlerin bakılması gerektiği, bunun yapılmadan çocuğun serum bitiminde evine gönderilmesi nedeniyle Dr. …’ın kusurlu olduğu, doktorun kusuru nedeniyle orataya çıkan yaklaşık 24 saatlik gecikme olmaksızın zamanında tanı konulması ve tedavi edilmesi halinde de kurtulmasının kesin olmadığı tespitlerine yer verildiği, buna göre davalı idarenin sağlık hizmet sunumunda kusurlu olduğu, uyuşmazlığa konu olayda davacıların destekten yoksun kalma sonucu uğradığı maddi zarar miktarının tespiti amacıyla Mahkemece dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda hesaplanan davacı baba için 20.333,42 TL ve anne için 25.290,54 TL maddi tazminat ile ölümden dolayı ağır elem ve acı duydukları açık olan davacıların, olayın meydana geliş biçimi ve manevi tazminatın manevi tatmin aracı olmasından dolayı zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği hususları dikkate alınarak davacıların herbiri için ayrı ayrı 75.000,00-TL takdir edilen manevi tazminatın 23.10.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacılara ödenmesi isteminin kabulüne, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine dair verilen kararın, davalı idare tarafından hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek kabule ilişkin kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi :Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dava dosyasının tekemmül ettiği görüldüğünden, davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “kararın bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davalı idareye iadesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.