Danıştay Kararı 15. Daire 2015/5056 E. 2015/7093 K. 06.11.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/5056 E.  ,  2015/7093 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/5056
Karar No : 2015/7093

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf(Davacı) :
İstemin Özeti :… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… ; K:…sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava; davacıya ait … plakalı aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesi uyarınca altmış gün süreyle geçici olarak trafikten men edilmesine ve 2.181,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin 19.06.2014 tarih ve 401862, 67612 sayılı işlemlerin iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesi’nce; davacı şirkete ait aracın D2 türü taşıt yetki belgesinin bulunduğu ve bu belgeye istinaden yurtiçi ticari yolcu taşımacılığı yapıldığı, uyuşmazlığa konu taşımacılık D2 yetki belgesi kapsamında yapılabileceğinden, geçerli servis aracı güzergah izin belgesinin bulunmaması nedeniyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlıklı Ek 2. maddesinde; araçlarını motorlu araç tescil ve trafik belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahiplerinin 14.400.000 lira para cezası ile cezalandırılacağı, ayrıca, aracın onbeş gün süre ile trafikten men edileceği, ilgili belediyeden izin veya ruhsat almaksızın, belediye sınırları dahilinde ticari amaçlı yolcu taşıyan kişiye, araç sahibine, bağlı bulunduğu durak, işyeri ve işletmelerin sorumlularına birinci fıkrada gösterilen idari para cezasının üç kat olarak, fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde tekerrürü halinde ise beş kat olarak uygulanacağı, ayrıca, aracın her defasında altmış gün süre ile trafikten men edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Anılan maddenin ilk halinde aracın üretim amacı dışında yolcu veya yük taşımacılığında kullanılması hali için ceza öngörülmüşken, maddeye 31.05.2012 tarihinde kabul edilen 6321 sayılı Kanunla eklenen üçüncü fıkrayla, “korsan” olarak tabir edilen şehiriçinde ticari amaçlı kayıt dışı yolcu taşımacılığının engellenerek, hem taşımacılık hizmetlerinin düzene sokulması hem de kurallara bağlı olarak yolcu taşımacılığı yapan esnafın haklarının korunmasının amaçlandığı anlaşılmaktadır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun “Ulaşım hizmetleri” başlıklı 9. maddesinde; büyükşehir içindeki karayolu üzerinde her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla ulaşım koordinasyon merkezi (UKOME) kurulacağı ve bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dâhilinde il trafik komisyonunun yetkilerinin ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılacağı, büyükşehir belediyelerine bu Kanun ile verilen görev ve yetkilerin uygulanmasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun bu Kanun’a aykırı hükümlerinin uygulanmayacağı ifade edilmiştir.
5216 sayılı Kanunun anılan hükmüne istinaden hazırlanan ve 15/06/2006 gün ve 26199 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe konulan Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği’nin 28/2 maddesinde, “Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçları ile toplu taşım araçlarının tahsis süreleri, ticarî plâka sayıları ile bu plâkaların verilmesine ilişkin usûl, esas ve devir ücretleri UKOME’ce tespit edilir.” kuralı yer almıştır.
Yukarıda yer verilen Kanun ve Yönetmelik maddeleri birlikte değerlendirildiğinde; belediye sınırları içinde karayolu taşımacılığı yapacak olan servis araçlarının güzergâh ile sayılarının UKOME tarafından tespit edileceği, UKOME tarafından bu hususta alınmış bir izin belgesi ile güzergâh belirleme kararı bulunmayan araçlarla, Karayolu Taşıma Kanunu uyarınca düzenlenmiş yetki belgelerine istinaden servis taşımacılığı yapılmasının mümkün olmadığı, aksine davranışın 2918 sayılı Kanun’un ek 2. maddesinde belirtilen müeyyidelerin uygulanmasını gerektirdiği sonucuna varılmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; görevli polis memurlarınca 19.06.2014 tarihinde yapılan denetimde düzenlenen olay tespit tutanağında; davacıya ait … plakalı araç ile Atatürk Havalimanı ve Taksim arasında güzergah izin belgesi olmaksızın yolcu taşımacılığı yapıldığının tespit edildiği, araç içerisinde bulunan yabancı uyruklu yolcunun el yazısı ile tutanağa geçirdiği beyana göre taşımacılık karşılığında 75 TL ödediği, tutanağın araç sürücüsü ve yolcu tarafından imzalandığı, bu tespitler üzerine dava konusu işlemlerin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Turizm servis taşımacılığı güzergah izni, şehir içi turizm taşımacılığı yapan araçlara verilmekte olup transfer hizmeti gerçekleştiren davacının yolcu taşımacılığının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerekmektedir.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’na dayanılarak çıkarılan, Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin “Yetki belgesi türleri” başlıklı 6. maddesinde ise, D türü yetki belgesinin otobüsle yurtiçi yolcu taşımacılığı yapacak gerçek ve tüzel kişilere verileceği, taşımanın şekline göre türlere ayrıldığı, D2 yetki belgesinin, tarifesiz olarak yurt içi ticari yolcu taşımacılığı yapacaklara verileceği kuralı yer almaktadır.
Olayda, uyuşmazlığa konu aracın, tescil belgesinde kullanım amacının ‘ticari’ olduğu, yurt içi ticari yolcu taşımacılığı yetkisi veren D2 yetki belgesi eki taşıt belgesine kayıtlı olduğu ve taşıt kartı bulunduğu görülmekle birlikte yalnızca D2 yetki belgesi ile ilgili belediyeden izin alınmaksızın belediye sınırları içinde servis taşımacılığı yapılamayacağı sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, davacıya ait araçla, ilgili belediyeden izin alınmaksızın ticari amaçlı yolcu taşımacılığı yapıldığı hususu, görevli trafik ekiplerince düzenlenen tespit tutanağı ile sabit olduğundan tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmamakta olup, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu işlemleri iptal eden İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesi’nin .. tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.