Danıştay Kararı 15. Daire 2015/4988 E. 2015/7279 K. 10.11.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/4988 E.  ,  2015/7279 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas N o : 2015/4988
Karar No : 2015/7279

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek, temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : 4077 sayılı Kanun’un 15. maddesine aykırılığı tespit edilen davacıya uygulanan idari yaptırımın yerinde olduğu, ancak 4077 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 6502 sayılı Kanun’un “satış sonrası hizmetler” başlıklı 58.maddesinde; “(3) Bir malın yetkili servis istasyonlarındaki tamir süresi, yönetmelikle belirlenen azami süreyi geçemez.” hükmüne yer verildiği, 77.maddesinde ise 58.maddeye aykırı davranan üretici ve ithalatçılar hakkında, servis istasyonları hakkında tespit edilen eksiklikler ve aykırılıklarla ilgili olarak her bir servis istasyonu için 1.000 TL para cezası verileceği hükmüne yer verildiğinden, lehe hükmün uygulanmasına ilişkin mahkeme kararının hukuka uygun olduğu; İdarece davacı şirketin yetkili servis istasyonlarından hangilerinde yaptırıma konu aykırılık olduğunun tespitinin yapılması gerektiği açıklaması ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava, davacı şirket nezdinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müfettişlerince yapılan inceleme sonucu düzenlenen 11.04.2014 tarih ve 335-C/01 sayılı İnceleme Raporunda; şirketin satış sonrası hizmet sunduğu toplam 475 adet üründe azami tamir süresi olan 20 iş günlük sürenin aşılmasının Sanayi Mallarının Satış Sonrası Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin 10.maddesine ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 15.maddesine aykırılığından bahisle, aynı Kanunun 25/2.maddesi uyarınca, 2013 yılında gerçekleşen 475 adet tüketici işleminin her biri için 291-TL. olmak üzere 475×291=138.225 TL. idari para cezası uygulanmasının teklif edilmesi üzerine, ‘nce anılan miktarda para cezası verilmesine ilişkin 04.06.2014 tarih ve D-4332 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi’nce, 4077 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 6502 sayılı Kanunda azami tamir süreleri uygulamaları ile ilgili düzenleme getiren 58.maddesinde; “(3) Bir malın yetkili servis istasyonlarındaki tamir süresi, yönetmelikle belirlenen azami süreyi geçemez.” hükmüne yer verildiği, 77.maddesinde ise 58.maddeye aykırı davranan üretici ve ithalatçılar hakkında, servis istasyonları hakkında tespit edilen eksiklikler ve aykırılıklarla ilgili olarak her bir servis istasyonu için 1.000 TL para cezası verileceği hükmü getirildiği; buna göre; 28/05/2014 tarihinden önce 4077 sayılı Kanun’un servislerde görülen azami tamir süreleriyle ilgili hükümlerine aykırı hareket edenlere uygulanacak müeyyide, her bir sözleşme adedince 291-TL idari para cezası verilmesi iken; 6502 sayılı Kanun’da anılan yükümlülüklere aykırı hareket edenlere uygulanacak müeyyidenin her bir sözleşme uyarınca para cezası verme şeklinde değil, her bir istasyon için 1.000 TL olarak yeniden düzenlendiği, 4077 sayılı Kanun’un 15. maddesine aykırılığı tespit edilen davacıya uygulanan idari yaptırımın yerinde olduğu, ancak 4077 sayılı Kanun ile ihtilafa konu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde uygulanacak yaptırım için 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun’un 58. maddesine aykırılık halinde müeyyideyi düzenleyen 77.maddesinin 10. fıkrası ile daha düşük miktarlı para cezasının öngörüldüğünün anlaşıldığı, 6502 sayılı Kanun ile lehe olacak şekilde getirilen düzenlemenin davacı lehine uygulanması gerektiğinden dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, 11.04.2014 tarih ve 335-C/01 sayılı İnceleme Raporunda, davacı şirketin Toshiba markalı ürünlerin Türkiye’deki yetkili servis sağlayıcısı olduğu, şirketin bu yetkisini yasal sözleşmeler ile eğitim vererek sertifikasyona tabi tuttuğu yetkili servis istasyonları vasıtasıyla da kullandığı, Sanayi Mallarının Satış Sonrası Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin ekli listesinde yer alan kurulması zorunlu servis istasyonları sayısı ile ilgili yükümlülüğünü yerine getirdiği; bu bağlamda bilgisayarlar için 21 adet, televizyonlar için 40 adet, fotoğraf ve kameralar için 7 adet olmak üzere toplam 69 adet servis istasyonu olduğunun rapor edildiği görülmüştür. Ayrıca 01.01.2013-01.01.2014 tarihleri arasında müfettişlerce davacı şirketten yetkili servislerine tamir için başvuran tüketicilere ilişkin listenin talep edildiği, şirketin dijital ortamda satış sonrası hizmetler kapsamında teknik servislerine başvuran tüketicilere ilişkin 41.914 adet işlemi içeren listeyi ibraz ettiği, listenin incelenmesi neticesinde bu işlemlerden 475 adedinin 20 iş günlük azami tamir süresinin aşıldığının tespit edildiği de görülmüştür.
4077 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 6502 sayılı Kanun’un “satış sonrası hizmetler” başlıklı 58.maddesinde; “(3) Bir malın yetkili servis istasyonlarındaki tamir süresi, yönetmelikle belirlenen azami süreyi geçemez.” hükmüne yer verildiği, 77.maddesinde ise 58.maddeye aykırı davranan üretici ve ithalatçılar hakkında, servis istasyonları hakkında tespit edilen eksiklikler ve aykırılıklarla ilgili olarak her bir servis istasyonu için 1.000 TL para cezası verileceği hükmüne yer verildiği göz önünde bulundurulduğunda; İdarece, davacı şirkete verilecek idari para cezasının hesaplanmasında şirketin sözleşme yaptığı 69 adet yetkili servis istasyonlarından hangisinde ya da hangilerinde yaptırıma konu aykırılık olduğunun idarece tespit edilerek her bir servis istasyonu için mevzuatta öngörüldüğü tutardan para cezası uygulanması gerektiği açıktır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “kararın bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine, ….. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 10/11/2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.