Danıştay Kararı 15. Daire 2015/4695 E. 2016/585 K. 04.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/4695 E.  ,  2016/585 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ON BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/4695
Karar No : 2016/585

Temyiz Eden Taraflar : (Davacı)
Vekili :
(Davalı)
Vekili :

İstemin Özeti : … 2. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve …sayılı kararının, taraflarca aleyhlerine olan kısımların hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Taraflarca savunma dilekçesi verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyize konu mahkeme kararının kabul ve reddedilen manevi tazminat miktarına ilişkin kısmlerının onanmasına, maddi tazminat yönüyle davacının işgücü kaybının sağlık kurulu raporu ile tespit edildikten sonra zarar tespit bilirkişi raporu ile hesaplanarak maddi tazminat istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmadan maddi tazminatın reddedilmesi yönüyle eksik inceleme sonucu verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacının ayağındaki rahatsızlık nedeniyle 12/02/2010 tarihinde yapılan ameliyat sonrasında tam olarak sağlığına kavuşamadığı, yeniden ameliyat olmak zorunda kaldığı, hatalı ameliyat ve tedavi nedeniyle bedensel olarak zarar gördüğünden bahisle uğranılan 1.000,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi zararın; ameliyat tarihi olan 12/02/2010 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
… 2. İdare Mahkemesi’nce, olayda; … 40. Sulh Ceza Mahkemesi’nce Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 08/05/2014 tarihli raporda ”davacı hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler Genel Kurulca tekrar değerlendirildiğinde, davacı kişiye konulan ameliyat endikasyonu doğru olmakla birlikte uygulanan tekniğin güncel tıbbi uygulamalar içerisinde yer almadığı, yapılan ameliyatta allogreft kullanılmasının uygun olmadığı, doktorun bu yönden kusurlu bulunduğu, davacının maddi tazminat istemi dava konusu olayla ilgili olarak zarara uğradığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından reddedildiği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre olayın vuku buluş şekli, ameliyatın bundan sonraki yaşamı üzerindeki neticeleri, tedavi süreci, doktorun ameliyet yaparken kullandığı tekniğin uygun olmaması ve bu nedenle duyulan elem ve ızdırabın karşılığı olarak, ancak sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak düzeyde davacı lehine 25.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesine, 75.000,00-TL manevi tazminat istemi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflarca temyize konu mahkeme kararının aleyhlerine yönelik kısımlarının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Temyize konu Mahkeme kararının, davanın kabul edilen ve reddedilen manevi tazminata ilişkin kısmında, 2577 sayılı 49. maddesinde belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, tarafların bu kısma yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
Temyiz istemine konu Mahkeme kararının, reddedilen maddi tazminat miktarına ilişkin temyiz istemi incelendiğinde ise;
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının ayağındaki rahatsızlık nedeniyle 12/02/2010 tarihinde ameliyat olduğu, sonrasında tam olarak sağlığına kavuşamadığı, yeniden ameliyat olmak zorunda kaldığı, hatalı ameliyat ve tedavi nedeniyle bedensel olarak zarar gördüğünden bahisle uğranılan 1.000,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi zararın; ameliyat tarihi olan 12/02/2010 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tazmini istemiyle açılan davada; … 40. Sulh Ceza Mahkemesi’nce Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 08/05/2014 tarihli raporunda ”davacı hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler Genel Kurulca tekrar değerlendirildiğinde, … Devlet Hastanesi’ne 11/02/2010 tarihinde sağ ayak bilek ağrısı şikayeti ile başvurduğu, sağ ayak bileğinde talus iskemik nekrozu bulunduğu, tibiotalar, subtalar, talonavicular eklemlerinde artroz tespit edildiği ve Dr. … tarafından pantalar sağ ayak bilek artrodezi planlanarak yatırıldığı, tetkiklerinin yapıldığı, onam alındığı, anestezi tarafından görüldüğü, 12/02/2010 tarihinde allogreft kullanılarak ayak bilek pantalar artrodezi ameliyatı uygulandığı, ameliyat sonu alçı tesbiti yapıldığı, yara takibinin düzenli yapıldığı, koltuk değnekleri ile yürütüldüğü, pansuman temiz olduğu, 01/03/2010 tarihinde sorunsuz dikişlerinin alındığı kontrollere gelmek üzere taburcu edildiği, kişiye primer ayak bilek kireçlenmesi (artroz) teşhisi ile ortopedi kaynak kitaplar ve literatür dışında kemik allogreft kullanılarak artrodez (ayak bilek dondurma) ameliyatı yapıldığı, kişiye konulan ameliyat endikasyonu doğru olmakla birlikte uygulanan tekniğin güncel tıbbi uygulamalar içerisinde yer almadığı, yapılan ameliyatta allogreft kullanılmasının uygun olmadığı, Dr. A. Hakan Eren’in bu yönden kusurlu bulunduğu, ancak bu ameliyatın ardından kişiye uygulanan amliyatlarla hedeflenen amaç olan artrodezin elde edildiği ” belirtilmektedir.
Dava konusu olayda; davacının maddi tazminat istemi zarara uğradığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından reddedilmiş ise de; uzuv yitirmesine bağlı oluşan işgücü kaybından kaynaklı maddi zararının, işgücü kaybının sağlık kurulu raporu ile tespit edildikten sonra zarar tespit bilirkişi raporu ile hesaplanarak maddi tazminat istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmadan eksik inceleme sonucu verilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; davalı idarenin esasa ilişkin temyiz istemi ile davacının manevi tazminatın reddine ilişkin kısmına yönelik temyiz isteminin reddiyle … 2. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının davanın esas ile kabul ve reddedilen manevi tazminata ilişkin kısmının ONANMASINA, davacının temyiz isteminin kısmen kabulüyle, reddedilen maddi tazminata ilişkin kısmının BOZULMASINA, bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dava dosyasının anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.