Danıştay Kararı 15. Daire 2015/4568 E. 2016/809 K. 11.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/4568 E.  ,  2016/809 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ON BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/4568
Karar No : 2016/809

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :

İstemin Özeti : Davacılar tarafından, …’ın doğumu esnasında yapılan tıbbi müdahelenin hatalı olduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen çocuk için 100.000,00-TL maddi ve 250.000,00-TL manevi, anne için 75.000,00-TL maddi ve 100.000,00-TL manevi, baba için 25.000,00-TL maddi ve 50.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 600.000,00-TL maddi ve manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; … 2. İdare Mahkemesi’nce, olayla ilgili olarak dava dosyasındaki 10.12.2014 tarih ve 8688 sayılı Adli Tıp Kurumu Raporu ve dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerden, davacının ikinci gebeliği olup ilk doğumunun normal yolla gerçekleştiği, gebenin normal yolla doğuma alınması kararının tıbben doğru olduğu, normal doğum seyri dikkate alındığında sezaryen ameliyatı ile doğumu gerektirecek bir durum bulunmadığı, bebekte ortaya çıkan yaralanmaların normal vajinal yolla doğumda, her türlü özene rağmen oluşabilecek, öngörülemeyen veya önlenemeyen, herhangi bir kusur izafe edilemeyen komplikasyon olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu tür doğum yaralanmalarının sezaryen ile doğumda da görülebileceği cihetle doğum eylemi nedeni ile ilgili hekim ve sağlık personellerine kusur izafe edilemeyeceği karşısında, davacıların maddi zararından dolayı davalı idarenin tazminle sorumlu tutulması hukuken mümkün bulunmadığından maddi tazminat isteminin reddi ile davacı annenin muayenesi sonrasında doğumun sezeryan yöntemi ile yapılacağı yönünde bilgilendirmesi, ameliyathaneye alınırken yine aynı şekilde bu yönde bilgilendirilme yapılması ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı tarafından düzenlenen yazıda da sezaryen planlanmış olmasına rağmen doğumun hızlı ilerlemesi ve o esnada araya giren diğer acil sezaryenler nedeniyle hemen sezaryen operasyonuna alınamadığı yönündeki tespitler dikkate alındığında, davacıların eksik ve yanlış bilgilendirme sonucu duyduğu acı ve üzüntü sebebiyle ve olayın sonucu itibarıyla takdiren anne için 50.000,00-TL, baba için 20.000,00-TL ve çocuk için 30.000,00-TL manevi tazminat isteminin kabulüne, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine dair verilen kararın, davalı idare tarafından kabule ilişkin kısmının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi :Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dava dosyasının tekemmül ettiği görüldüğünden, davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “kararın bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine, … 2. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve, … sayılı kararının kabule ilişkin kısmının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davalı idareye iadesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 11/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.