Danıştay Kararı 15. Daire 2015/4548 E. 2015/6474 K. 22.10.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/4548 E.  ,  2015/6474 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/4548
Karar No : 2015/6474

Temyiz Eden (Davacılar) :
Vekilleri :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin dava dilekçesinin merciine tevdii yolunda verilen … tarih ve E:… ; K:… sayılı kararının, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Kişilerin, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle manevi zarara uğramaları durumunda, gerek 5233 sayılı Yasaya, gerekse 2577 sayılı Yasanın 13. maddesine göre idareye başvurmaları konusunda seçimlik hakları bulunduğundan; dava konusu olayda, davacının 2577 sayılı Yasanın 13. maddesine göre davalı idareye manevi tazminat istemiyle ön karar başvurusunda bulunduğu ve başvurusunun reddi üzerine aynı Yasa çerçevesinde bakılmakta olan davayı açtığı anlaşıldığından; davanın esasının incelenmesi gerekirken, dava dilekçesinin merciine tevdi yolunda verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava, davacıların murisi …’ın 03.11.2012 tarihinde akşam saatlerinde silahlı ve örgüt elbiseleri taşıyan 2 kişi tarafından silah zoru ile .. İlçesi, …Köyündeki evinden alınarak, ertesi gün ölmüş vaziyette bulunması olayına ilişkin olarak, davalı idarece sosyal risk ilkesi uyarınca 660.000 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; ara karar ile dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerden davacılar tarafından davalı idarenin kayıtlarına giren bir başvurunun bulunmadığı bu durumda ilgili idareye yapılmış olan herhangi bir başvuru yapılmadan dava açıldığı anlaşılan dosyanın davada idari merci tecavüzü bulunduğu gerekçesiyle 2577 sayılı Yasanın 15. maddesinin 1-e bendi uyarınca dava dilekçesinin ‘na tevdiine karar verilmiştir.
Davacılar vekili, İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedirler.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13. maddesinde ise, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemelerinin gerekli olduğu, bu isteklerinin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren dava süresi içinde dava açılabilecekleri, görevli olmayan adli ve askeri yargı mercilerine açılan tam yargı davasının görev yönünden reddi halinde sonradan idari yargı mercilerine açılacak davalarda, birinci fıkrada öngörülen idareye başvurma şartı aranmayacağı kuralına yer verilmiştir. aynı Kanun’un 15/1-e maddesinde; 14. maddenin 3/b bendine aykırılık halinde dava dilekçesinin görevli idare merciine tevdiine karar verileceği öngörülmüştür.
Dosyanın incelenmesinden; davacıların mirasbırakanının 03.11.2012 tarihinde evinden alınıp kaçırıldığı ve akabinde öldürüldüğü, söz konusu olay nedeniyle 26.12.2012 tarihinde … Valiliği Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığı’na uğranıldığı ileri sürülen maddi ve manevi zararın tazmini için başvurulduğu, komisyonca 09.05.2013 tarihli karar ile 25.842,95 TL maddi zararın teklif edildiği ve sulhname imzalandığı, davacı tarafından oluştuğu ileri sürülen manevi zararının giderilmesi istemiyle 23.10.2013 tarihinde davalı idareye başvurulduğu belirtilmiş ve buna ilişkin ara karar ile dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerden davacılar tarafından davalı idarenin kayıtlarına giren bir başvurunun bulunmadığı değerlendirilmiş ise de; davacı vekilinin temyiz istemiyle birlikte sunduğu belgelerde; İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 06.11.2013 tarihli yazısında davacı vekilinin manevi tazminat istemli tarihsiz başvurusunun bulunduğu ve gereğinin yapılması için … Valiliği Zarar Tespit Komisyonuna iletildiği; … Valiliği Zarar Tespit Komisyonu’nca da 19.11.2013 tarihli yazısında 5233 sayılı Kanun gereğince manevi zararların karşılanması mümkün olmadığı belirtilerek manevi tazminat istemi reddedildiği ve bu işlemin iptali istemiyle süresi dahilinde 14.01.2014 davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince; davalı ‘na başvuru yapılmadığı gerekçesiyle dava dilekçesinin merciine tevdii yolunda verilen kararında hukuki isabet görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere; 22/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.