Danıştay Kararı 15. Daire 2015/4295 E. – K. 09.06.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/4295 E.  ,  / K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/4295
Karar No : 2015/8251

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalılar) : 1- İzmir Valiliği
Vekili :
2-
Vekilleri :
İstemin Özeti :Davacıya ait …Eczane-Optik’in gözlükçülük (optik) faaliyetinin sonlandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesi’nce; dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddine, … İdare Mahkemesi’nin… tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/12/2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

5193 sayılı Kanunun geçici 2. maddesine ilişkin madde gerekçesinde; 3958 sayılı Kanuna göre gözlükçülük ruhsatnamesini haiz olup aynı mekânda eczacılık ve/veya saatçilik faaliyetlerini bir arada yürütenlerin müktesep haklarının korunmasının amaçlandığı belirtilmektedir.
Görüldüğü üzere, madde ile müktesep haklar bakımından daha önce verilmiş olan ruhsatname sahibi olanların haklarının devam etmesinin öngörüldüğü, gözlükçülük ruhsatnamesini alan ve halen bu ruhsatnamesi geçerli bulunan davacının, 5193 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih itibariyle aynı mekânda gözlükçülük ve saatçilik faaliyetini birlikte yürütmekte iken daha sonra geçici bir süreyle söz konusu faaliyetine ara vermiş olmasının 5193 sayılı Kanun’un Geçici 2. maddesi ile kendisine sağlanan kazanılmış hakkı ortadan kaldırmayacağı, aksine yorumun madde hükmünün konuluş amacı ile bağdaşmayacağı sonucuna ulaşıldığından Mahkeme kararında hukukî isabet bulunmadığı ve bozulması gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyoruz.