Danıştay Kararı 15. Daire 2015/4070 E. 2015/5373 K. 17.09.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/4070 E.  ,  2015/5373 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/4070
Karar No : 2015/5373

Karar Düzeltme İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : Danıştay Onbeşinci Dairesi’nin 23/12/2004 tarih ve E:2014/9263, K:2014/10002 sayılı kararının, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi :Karar düzeltme isteminin kabul edilerek Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesince, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip dosyadaki belgeler incelenerek, davacının karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar, Danıştay Onbeşinci Dairesinin 23/12/2004 tarih ve E:2014/9263, K:2014/10002 sayılı kararının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte görüldüğünden, istemin kabulü ile anılan kararın kaldırılarak temyiz istemi yeniden incelenmek suretiyle işin gereği görüşüldü:
Dava; davacının, … İli, … İlçesi, … Köyü’nden terör olayları nedeniyle göç etmek zorunda kaldığından bahisle uğradığını ileri sürdüğü zararın 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nce, Dairemizin eksik inceleme gerekçesiyle bozma kararına uyularak, Sarısaman Köyü’nün terör olayları ve terörle mücadele faaliyetleri nedeniyle tamamen boşalmadığı/boşaltılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun 2. maddesinin (d) bendinde, terör dışındaki ekonomik ve sosyal sebeplerle uğranılan zararlar ile güvenlik kaygıları dışında kendi istekleriyle bulundukları yerleri terk edenlerin bu sebeple uğradıkları zararlar, Kanunun kapsamı dışında tutulmuş; aynı Kanunun 7. maddesinde ise; hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar; yaralanma, sakatlanma ve ölüm hallerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri; terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddi zararların, bu Kanun hükümlerine göre sulh yoluyla idarece ödeneceği kurala bağlanmıştır.
5233 sayılı Kanun kapsamında mal varlığına ulaşamama nedeniyle uğranılan bir zarardan söz edebilmek için, yerleşim yerinin tamamen boşalmış/boşaltılmış olması gerekmektedir. Çünkü yerleşim yerinin kısmen boşalmış/boşaltılmış olması durumunda o yerleşim yerinde güvenli bir şekilde yaşayabilme olanağını sağlayan asgari güvenlik şartlarının idarece yerine getirilmiş olduğu sonucuna varılmaktadır. Böyle bir durumda da kişinin her zaman mal varlığına ulaşabileceği açık olduğundan, 5233 sayılı Kanun kapsamında artık uğranılan bir zarardan söz edilemeyeceği tabiidir.
Anılan Kanun hükümlerine göre, bir yerleşim yerinde asgari güvenlik düzeyinin gerçekleştirilmiş olmasına ve bu yerde köy korucuları ile bunların aileleri dışındaki diğer köy halkının yaşamasına karşın, yerleşim yerinde yaşayan kişilerin bir kısmının güvenlik kaygısı nedeniyle yerleşim yerini terk etmeleri sonucunda uğranıldığı ileri sürülen maddi zararın da idarece karşılanmasına olanak bulunmamaktadır.
Dava dosyasının ve anılan köye ilişkin Dairemizde bulunan (E:2015/621, E:2015/618) diğer dava dosyalarının birlikte incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü’nün terör olayları nedeniyle tamamen boşaldığı/boşaltıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, … Köyü’nün (…Mezrası) belirli bir dönemde terör nedeniyle tamamen boşaldığından, davacının köyünü terk etmesi nedeniyle köyde bulunan malvarlığına ulaşamadığından bahisle uğradığını ileri sürdüğü maddi zararın araştırılarak tespit edilmesi halinde yerleşim yerinin boşaltılmasından anılan yere dönüşün başladığı tarihe kadar geçen süreyle sınırlı olarak 5233 sayılı Kanun hükümlerine göre karşılanması gerekmektedir.
Buna göre davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.