Danıştay Kararı 15. Daire 2015/3868 E. 2015/7191 K. 09.11.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/3868 E.  ,  2015/7191 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ON BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/3868
Karar No : 2015/7191

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti: … 10. İdare Mahkemesi’nin … tarih … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakiminin Düşüncesi: Mahkeme kararı hukuka uygun olmakla birlikte; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, 28.11.2013 tarih ve 28835 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 86.maddesi ile yürürlükten kaldırıldığından ve dava konusu işlemle davacıya uygulanan idari yaptırıma ilişkin 6502 sayılı Kanunda davacı lehine düzenleme söz konusu olduğundan, davacı lehine olan hükmün uygulanması gerektiği görüşüyle temyize konu mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirkete 85.630,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin 04.07.2013 tarih ve 1453 sayılı davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… 10. İdare Mahkemesince; paket tur başlamadan önce yazılı paket tur sözleşmesinin davacı şirket tarafından düzenlenerek bir nüshasının tüketicilere verilmediği hususu sübut bulduğundan, mevzuat uyarınca davacı şirkete idari para cezası verilmesine yönelik davalı idare işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
08/03/1995 gün ve 22221 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, 28/11/2013 gün ve 28835 sayılı 6502 sayılı Kanunun 86.maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ve 87.maddesi ile de bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Dava konusu işleme dayanak olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 6/C maddesinde “Paket tur sözleşmeleri; ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer turistik hizmetlerin en az ikisinin birlikte, her şeyin dahil olduğu fiyatla satılan veya satış taahhüdü yapılan ve hizmeti yirmidört saatten uzun bir süreyi kapsayan veya gecelik konaklamayı içeren ve bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu, önceden düzenlenmiş yazılı sözleşmelerdir. Paket tur sözleşmelerine ilişkin usul ve esasları Bakanlık belirler.” düzenlemesine; anılan Kanun’un 6. maddesinin 2. fıkrasında “4 üncü maddenin altıncı fıkrasında, 5 inci maddede, 6 ncı maddenin altıncı fıkrasında, 6/A maddesinde, 6/B, 6/C maddeleri uyarınca Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslarda, 7 nci maddenin beşinci fıkrasında, 9 uncu maddede, 9/A maddesinde, 10 uncu maddede, 10/A maddesinde, 10/B maddesinde, 11/A maddesinin ikinci ve dördüncü fıkralarında, 12, 13, 14 ve 15 inci maddelerde belirtilen yükümlülüklerden her birine aykırı hareket edenlere ikiyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir.” hükmüne yer verildiği, 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanunun 25 inci maddesine göre 2011 yılında uygulanacak olan idari para cezalarına ilişkin tebliğ uyarınca herbir paket tur sözleşmesi için iki yüz kırk beş Türk Lirası, 2012 yılı için ise iki yüz yetmiş Türk Lirası üzerinden dava konusu işlem tesis edilmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un ”Temel İlkeler” başlıklı 4.maddesinin 4.fıkrasında Bu Kanunda düzenlenen sözleşmelere istinaden tüketiciden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin bilgilerin, sözleşmenin eki olarak kâğıt üzerinde yazılı şekilde tüketiciye verilmesi zorunludur. Uzaktan iletişim aracıyla kurulan sözleşmelerde ise, bu bilgilerin kullanılan uzaktan iletişim aracına uygun şekilde tüketiciye verileceği, ”Paket Tur Sözleşmeleri” başlıklı 51. maddesinin birinci fıkrasında ise paket tur sözleşmesi, paket tur düzenleyicileri veya aracıları tarafından ulaştırma, konaklama, ulaştırma ve konaklama hizmetlerine bağlı olmayan başka turizm hizmetlerinden en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satıldığı veya satımının vaat edildiği ve hizmetin yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsadığı veya gecelik konaklamayı içerdiği sözleşmeler şeklinde paket tur sözleşmelerinin tanımının yapıldığı, beşinci fıkrasında, paket tur düzenleyicileri veya aracılarının, yazılı veya mesafeli olarak kurulan paket tur sözleşmelerinin bir nüshasını kâğıt üzerinde veya kalıcı veri saklayıcısı aracılığıyla tüketiciye vermek zorunda oldukları düzenlenmiş, aynı Kanunun “Ceza Hükümleri” başlıklı 77.maddesinin 1.fıkrasında ise, “Bu Kanunun 4′ üncü, 6 ncı, 7 nci, 18 inci, 19 uncu, 20 nci, 21 inci, 23 üncü, 26 ncı, 30 uncu, 33 üncü, 35 inci, 48 inci, 49 uncu, 51 inci, 52 nci, 54 üncü ve 57 nci maddelerinde belirtilen yükümlülüklere aykırı hareket edenler hakkında aykırılığı tespit edilen her bir işlem veya sözleşme için iki yüz Türk Lirası idari para cezası uygulanır.” şeklinde 51.madde hükümlerine aykırılık halinde uygulanacak müeyyide düzenlenmiştir.
Buna göre; 28/05/2014 tarihinden önce 4077 sayılı Kanunun 6/A maddesinde belirtilen yükümlülüklerden her birine aykırı hareket edenlere uygulanacak müeyyide karşılığında 2011 yılı için iki yüz kırk beş Türk Lirası, 2012 yılı için iki yüz yetmiş Türk Lirası, idari para cezası verilmesi iken; 6502 sayılı Kanunda 51.maddede belirtilen belirtilen yükümlülüklere aykırı hareket edenlere aykırılığı tespit edilen her bir işlem veya sözleşme için iki yüz Türk Lirası idari para cezası verilmesi öngörülmüştür.
İptali istenen dava konusu işlemde, davacı şirketin 2011-2012 yılında düzenlediği ve www……com isimli internet sitesi aracılığı ile mesafeli usulle gerçekleştirdiği paket tur satışında, paket tur başlamadan önce yazılı paket tur sözleşmesinin düzenlenmemesi ve bir nüshasının tüketicilere verilmemesinin 4077 sayılı Kanun’un 6/C maddesi ve Paket Tur Sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin 1. fıkrasına aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle 2011 yılı için 74 adet paket tur satışı için (74×245)=18.130 TL, 2012 yılı için 250 paket tur satışında (250×270)=67.250 TL olmak üzere toplam 85.630,00 TL idari para cezası uygulanması verilmiştir.
6502 sayılı Kanunun “Genel Esaslar Temel İlkeler ” başlıklı 4.madde hükümlerine aykırılık halinde uygulanacak müeyyideyi düzenleyen 77.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen yükümlülüklere aykırı hareket edenler hakkında aykırılığı tespit edilen her bir işlem veya sözleşme için iki yüz Türk Lirası idari para cezası uygulanacağı hükmü getirildiğinden idari para cezasının miktarı mülga 4077 sayılı Kanunda düzenlendiği haline kıyasla düştüğünden davacının lehine bir durum ortaya çıkmaktadır.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 3. maddesinde; Kanun’un, idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde, diğer genel hükümlerinin ise, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında uygulanacağı hükmü yer almıştır.
Aynı Kanun’un 5. maddesinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümleri kabahatler bakımından da uygulanacağı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Zaman bakımından uygulama” başlıklı 7. maddesinde ise, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanacağı ve infaz olunacağı belirtilmiştir.
Kabahatler Kanunu’nun anılan hükümlerinin gözardı edilerek karar verilmesi mümkün olmadığı gibi lehe kanun uygulamasından davacının mahrum edilmesinin de düşünülemeyeceği açıktır.
Dava konusu uyuşmazlıkta; dava konusu işleme dayanak teşkil eden inceleme raporu içeriğinde bulunan paket tur sözleşmeleri incelendiğinde, mesafeli usulle gerçekleştirilen paket tur satışlarına ilişkin, yazılı olarak paket tur sözleşmesinin imzalanmadığı ve bir nüshasının ilgili tüketicilere verilmediği; bu doğrultuda, yukarıda anılan mevzuat hükümleri çerçevesinde, idari para cezasına konu fiillerin tespit edilmesi halinde, aykırılığa konu her bir sözleşme için ayrı para cezası verileceğinden hareketle, idari para cezası tutarının hesaplanarak dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, 4077 sayılı Kanunun 6/A maddesinin 3.fıkrasına aykırılığı tespit edilen davacıya uygulanan idari yaptırım yerinde olmakla beraber, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanunun 4 ve 51.maddesine aykırılık halinde müeyyideyi düzenleyen 77.maddesinin 1.fıkrasının davacı lehine uygulanması gerektiğinden dava konusu işlemde ve temyize konu mahkeme kararında bu yönüyle hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … 10. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/11/2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY:
Dava konusu işlemde uygulanan yaptırımın idari tedbir niteliğinde bir idari işlem olduğu, idari işlemlere, tesis edildikleri tarihteki mevzuat hükmü uygulanması gerektiğinden sonraki mevzuat değişikliklerinin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 5. maddesi dikkate alınarak uygulanamayacağı görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.