Danıştay 15. Daire Başkanlığı 2015/3757 E. , 2015/7723 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/3757
Karar No : 2015/7723
Temyiz Eden (Davacı) : 1
Vekili : Av.
Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının, taraflarca hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi :Mahkeme kararının davanın süre aşımı yönünden reddine ilişkin kısmına yönelik davacı temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının bu kısmının onanması, davalı idarenin vekalet ücretine yönelik temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce gereği görüşüldü:
Dava, davacılardan ‘in 14.02.2011 tarihinde dünyaya getirdiği, ikiz çocuklarından birinin gözünün kaybedilmesinde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddiasıyla uğranıldığı iddia edilen toplam 110.000,00 TL maddi ve manevi zararın tazmin edilmesi istemiyle açılmıştır.
… 1. İdare Mahkemesince, Adli yargı yerlerince verilen görev ret kararının kesinleşmesinden itibaren 30 gün içinde idari yargıda davanın açılması gerektiği, davacılar tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının kesinleştiği 10.09.2013 tarihinden itibaren en geç 10/10/2013 tarihinde davanın açılması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 06/11/2013 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, fakat davalı idare lehine avukatlık ücretine hükmedilmemiştir.
Taraflarca, hukuka aykırı olduğu ileri sürülen anılan kararın aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Davanın süreaşımı nedeniyle reddine ilişkin kısmının temyiz incelemesi;
Davacılar tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinde öngörülen bozma sebeplerinden hiçbirine girmediğinden, davacı tarafın temyiz isteminin reddi gerekmektedir.
Davalı idarenin kararın vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmı yönünden temyizen incelenerek bozulması istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler ile elektronik işlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmış; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ‘Yargılama Giderleri’ başlıklı 323.maddesinde; vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ‘Avukatlık Ücreti’ başlıklı 164.maddesinde de, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
02.11.2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ‘Takip ve temsil yetkileri ile bunların kapsamı, niteliği ve kullanılması’ başlıklı 6. maddesinde; ” (1) İdareler, kendi iş ve işlemleriyle ilgili olarak açılacak adli ve idari davalar ile tahkim yargılaması ve icra işlemlerinde taraf sıfatını haizdir.
(2) İdareleri adli ve idari yargıda, icra mercileri ve hakemler nezdinde vekil sıfatıyla doğrudan temsil yetkisi; hukuk birimi amirleri, hukuk müşavirleri, muhakemat müdürleri ve avukatlara aittir.
(3) 5 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen usullere göre muhakemat hizmeti temin edilemeyen hallerde adli ve idari davalar ile icra takiplerini yürütmek üzere merkez ve taşra birim amirlerine üst yönetici tarafından temsil yetkisi verilebilir. Üst yönetici bu yetkisini hukuk birimi amirine devredebilir.
(4) İdari davalarda; gerekli görülmesi halinde, idarede görevli bir personel, uzmanlığından faydalanılmak üzere idare vekili veya temsilcisi ile birlikte duruşmalara iştirak ettirilebilir.
(5) İdareleri vekil sıfatıyla temsile yetkili olan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri ve avukatların bir listesi, idaresince yazılı olarak veya Adalet Bakanlığınca belirlenen esaslar dairesinde elektronik ortamda ilgili Cumhuriyet başsavcılığına, bölge idare mahkemesi başkanlıklarına; askeri savcılıklara ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanlığına verilir. Bu listeler, Cumhuriyet başsavcılığı tarafından adli yargı çevresinde, bölge idare mahkemesi başkanlığınca idari yargı çevresinde bulunan mahkemelere gönderilir. Yüksek mahkemeler ve bölge adliye mahkemesindeki duruşmalarda temsil yetkisini kullanacakların isimleri ilgili mahkemelerin başsavcılıklarına veya başkanlıklarına bildirilir. Listede isimleri yer alanlar, baroya kayıt ve vekaletname ibrazı gerekmeksizin idare vekili sıfatıyla her türlü dava ve icra işlemlerini takip edebilirler. Vekil sıfatıyla temsil yetkisi sona erenlerin isimleri anılan mercilere aynı usulle derhal bildirilir.” kuralına yer verilmiş;’Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı’ başlıklı 14. maddesinde de; “(1) Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekalet ücreti takdir edilir.
(2) İdareler lehine karara bağlanan ve tahsil olunan vekalet ücretleri, hukuk biriminin bağlı olduğu idarenin merkez teşkilatında bir emanet hesabında toplanarak idare hukuk biriminde fiilen görev yapan personele aşağıdaki usul ve sınırlar dahilinde ödenir.
a) Vekalet ücretinin; dava ve icra dosyasını takip eden hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55’i, dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40’ı eşit olarak ödenir.
b) Ödenecek vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü, avukatlar için (10.000) gösterge rakamının, memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarının oniki katını geçemez.
c) Yapılacak dağıtım sonunda arta kalan tutar, hukuk biriminde görev yapan ve (b) bendindeki tutarları dolduramayan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara ödenir. Bu dağıtım sonunda arta kalan tutar üçüncü bütçe yılı sonunda ilgili idarenin bütçesine gelir kaydedilir. (3) Hizmet satın alınan avukatlara yapılacak ödemeler bu madde kapsamı dışındadır. ” kuralı düzenlenmiştir.
659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede, idareleri idari yargı mercileri nezninde temsil etme yetkisi, hukuk birimi amirlerine, muhakemat müdürlerine, hukuk müşavirlerine ve avukatlara tanınmış bulunmaktadır.
Anılan mevzuat gereği, avukat olmasalar dahi, hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri ve hukuk müşavirleri tarafından takip edilip idareler lehine sonuçlanan davalarda, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden, ‘nca davanın avukat aracılığıyla takip edildiği, savunmanın davalı idare vekili tarafından verildiği gözönüne alındığında anılan idare lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmedilmediği anlaşıldığından, temyize konu mahkeme kararında bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının süre aşımı yönünden davanın reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.