Danıştay Kararı 15. Daire 2015/3385 E. 2017/1554 K. 05.04.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/3385 E.  ,  2017/1554 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/3385
Karar No : 2017/1554

Temyiz Edenler ve Karşı Taraf (Davacılar) :
Vekilleri :
Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :

İstemin Özeti : Davacıların ….plakalı araçla 01.11.2009 tarihinde, … karayolunda seyir halindeyken çöplük virajı mevkiine geldiklerinde dağ yamacından kopan kaya parçasının söz konusu araca çarpması sebebiyle meydana gelen trafik kazasından dolayı pert olan araç için 24.339,00 TL kasko bedeli ile yaralanan davacılardan … Abi ve için ayrı ayrı işgücü kaybı zararı olarak 3.000,00-TL olmak üzere toplam 30.339,00-TL maddi tazminat ile 19.000,00-TL tutarındaki manevi tazminatın, kazanın meydana gelmesinde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle davalı idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … 1. İdare Mahkemesi’nce;Adli Tıp Kurumu raporuna göre, davacıların yapılan muayenesi ve tetkik bulgularından 01.11.2009 tarihinde geçirmiş oldukları kazada yaralanmadan dolayı tespit edilen bulguların basit tıbbi müdahale ile giderilebileceği, fonksiyonel ve anatomik arızaya rastlanılmadığı, vücut genel çalışma gücünü kaybetmedikleri, davacıların iş gücü kaybına uğramadıklarının tespit edildiği, ve aracın olay tarihi itibariyle hukuken kabul edilebilir şekilde davacıların mülkiyetinde olmadığından; idarenin meydana gelen zarardan dolayı sorumlu tutulabilmesi ve tazmin borcuyla yükümlü sayılabilmesi için öncelikle ortada bir zararın bulunması gerektiği ve bu zararın güncel ve meşru olması gerektiğine yönelik tazminat hukuku ilkelerine uygun bir zarar oluşmadığından, olayda davacıların herhangi bir zararının bulunmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : tarafından Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçelerindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemlerine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz istemlerinin reddine, … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.