Danıştay Kararı 15. Daire 2015/3266 E. – K. 28.04.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/3266 E.  ,  / K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/3266
Karar No : 2015/5974

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) : 1-
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) : 2-
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Dava konusu işlemin idari davaya konu olabilecek icrai, kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı ve temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Düşüncesi :Kesin, icrai ve kişinin hukukunu etkileyen işleme karşı açılan danın esasının incelenerek karar verilmesi gerekirken aksi yönde verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin esasına geçilerek gereği görüşüldü:
Dava; …Bulvarı, No:… …/… adresinde bulunan muayenehanesinde özel diş hekimi olarak hizmet veren davacının, tedavi ettiği hastaların dışındaki hastalara da röntgen çekme hizmeti verdiğinin tespit edildiğinden bahisle, sadece diş hekimliği hizmeti vermesi gerektiği aksi takdirde muayenehanenin kapatılacağı ve idari para cezası verileceğine ilişkin 24.12.2014 tarih ve 300 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; dava konusu işlemin davacı hakkında kesin sonuç doğurmayan bildirim işlemi niteliğinde olduğu, dolayısıyla bu haliyle iptali istenilen işlemlerin davacının hukuki durumunda bir değişiklik yapmadığı gibi idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu bir idari işlem niteliği taşımadığı ve bu nedenle davanın esasını inceleme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde tanımlanan iptal davalarına, idarenin tek yanlı irade beyanıyla, kişilerin hukuksal durumlarında değişiklik meydana getiren etkili ve yürütülmesi zorunlu idari işlemler konu edilir.
Kesin ve yürütülmesi zorunlu olan ve idari davaya konu edilebilecek işlemler; idarelerin kamu gücüne dayanarak, tek yanlı irade beyanıyla tesis ettikleri, hukuk düzeninde değişiklik yapan, başka bir ifadeyle ilgililerin hukukunu etkileyen işlemlerdir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin 3. fıkrasının (d) bendinde; dava konusu işlemlerin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği; aynı yasanın 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise kesin ve yürütülmesi gerekli olmayan işlemlere karşı açılan davaların incelenmeksizin reddedileceği belirtilmiştir.
Uyuşmazlıkta, dava konusu 24.12.2014 tarih ve 300 sayılı İl Sağlık Müdürlüğü işlemi ile davacının tedavi ettiği hastaların dışındaki hastalara da röntgen çekme hizmeti verdiğinin tespit edildiğinden bahisle, sadece diş hekimliği hizmeti vermesi gerektiği aksi takdirde muayenehanenin kapatılacağı ve idari para cezası verileceğinin bildirilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bakılan davada, her ne kadar İdare Mahkemesince davacı tarafından iptali istenen dava konusu işlemin davacı hakkında kesin sonuç doğurmayan bildirim işlemi niteliğinde olduğu belirtilmişse de, davacının işlemde belirtilenin aksine bu şekilde faaliyette bulunabileceğine ilişkin ruhsat sahibi olduğunu iddia etmesi ve söz konusu işlemin uygulanması halinde davacının muayenehanesini sahip olduğu izin kapsamında işletemeyeceği ve bu şekilde faaliyette bulunması halinde muayenehanesini kapamak durumunda kalacağı ve idari para cezası ile cezalandırılacağı, yani davacının hukuki durumunda değişikliğe ve hak kaybına yol açabileceği, bu haliylede idari davaya konu olabilecek icrai, kesin ve yürütülebilir işlemler olduğu ve ilgilinin hukukunu etkilediği sonucuna varılmaktadır.
Dolayısıyla idare mahkemesince işin esası incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken aksi yöndeki kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmediğinden istemi halinde yürütme harcının davacıya iadesine 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.