Danıştay Kararı 15. Daire 2015/2542 E. 2016/798 K. 11.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/2542 E.  ,  2016/798 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/2542
Karar No : 2016/798

Temyiz Eden Taraflar 1- Davalı :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacılar) : 1-
2-
Vekili :

İstemin Özeti : Davacıların müşterek çocuklarının yapılan tedavisinde, davalı idarece yanlış tedavi ve teşhis uygulanması nedeniyle çocuklarının öldüğü, dolayısıyla hizmet kusuru işlendiği iddiasıyla manevi zararlarının tazminine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … 1. İdare Mahkemesi’nce; Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas kurulu raporunda; bebeğin ölümünün otopside belirtilen akciğer enfeksiyonu (pnömoni) sonucu meydana gelmiş olduğu, neonatal pnömoninin mortalitesi (ölüm oranı) yüksek bir hastalık olduğu ancak solunum sistemine ait bir hastalığın bulgularının olup olmadığının kayıt altına alınmamış olması, hastaya bu yönde kan ve görüntüleme tetkiklerinin yapılmamış olması ve antibiyotik tedavisine başlanmamış olmasının bir eksiklik olduğunun bildirildiği, yine kusur tespiti açısından … Asliye Ceza Mahkemesi’nce dosyanın gönderildiği Yüksek Sağlık Şurası kararında bebeğin pnömoniden kaybedildiği, hastanın muayene ve bulguları ile ilgili kayıtların bulunmadığı, buna göre apseleşen bir lober pnömoninin zamanında teşhis edilmediği, takip ve tedavi edilmediği, bu nedenle hastayı gören doktorun kusurlu olduğu, ilk muayenede tanı konulmuş olsa dahi yapılacak tedavinin hastayı kurtaracağının kesin olduğunu söylemenin mümkün olmadığı, hastalığın özelliği gereği ölüm oranının yüksek olduğunun belirtildiği, dava dosyasının ve anılan raporların incelenmesi neticesinde, çocuğu muayene eden doktorun kusurlu olduğu ve bu durumun idarenin hizmet kusurunu oluşturduğu sonucuna varılarak manevi tazminat isteminin kabulü yolunda verilen kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması talebi görüşülmeden, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçelerindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz istemlerinin reddine, … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, yürütmenin durdurulması talebi görüşülmeden karar verildiği için …-TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde müdahile verilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.