Danıştay Kararı 15. Daire 2015/10253 E. 2018/5958 K. 21.06.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/10253 E.  ,  2018/5958 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/10253
Karar No : 2018/5958

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; gümrük müşaviri olarak görev yapan davacıya, dolaylı temsile yetkili bulunduğu firmalar adına tescilli yetmiş yedi (77) adet muhtelif tarih ve sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile yapılan ithalat işleminde sahte TSE belgesi ibraz edilmesinden dolayı, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun geçici 6/2-c maddesi ve aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca “bir yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma” cezası verilmesine ilişkin Merkez Disiplin Kurulu Başkanlığı’nın 13.01.2014 tarih ve 2014/18 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesince; her ne kadar davacı hakkında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık” suçlaması ile soruşturma açıldığı ve anılan suçlama nedeniyle ‘nin 2014/359 esasına kayıtlı davanın halen derdest olduğu anlaşılmakta ise de, davacının ceza hukuku açısından “sanık” sıfatıyla yargılanmakta olduğu ve hakkındaki suçlamaların mahkumiyet anlamında kesin hüküm niteliği taşımadığı, diğer taraftan; 4458 sayılı Kanunun Geçici 6. maddesi hükümleri uyarınca, davacının sahte belgelere dayanarak yanlış beyanda bulunduğu gerekçesiyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezasının verilebilmesi için, konunun etraflıca araştırılmak suretiyle merkez denetim elemanlarınca düzenlenecek bir rapora istinaden anılan işlemin tesis edilmesi gerektiği, somut olayda ise davacıya isnat edilen fiillere ilişkin olarak böyle bir raporun mevcut olmadığı anlaşıldığından, davalı idarece eksik incelemeye dayalı olarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun Geçici 6. maddesinin ikinci fıkrasında, “Gümrük müşavirliği veya gümrük müşavir yardımcılığı mesleğinin vakar ve onuruna aykırı fiil ve hareketlerde bulunanlarla, görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapan ya da görevinin gerektirdiği güveni sarsıcı hareketlerde bulunan meslek mensupları hakkında, gümrük müşavirliği hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesi amacıyla durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre aşağıda tanımlanan disiplin cezaları verilir.
a) Uyarma: Meslek mensubuna mesleğinin icrasında daha dikkatli davranması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir.
b) Kınama: Meslek mensubuna görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesidir.
c) Geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma: Mesleki sıfatı saklı kalmak şartıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere mesleki faaliyetten alıkoymadır.
d) Meslekten çıkarma: Meslek mensubunun izin belgesinin geri alınarak, bir daha bu mesleği icra etmesine izin verilmemesidir.”, aynı maddenin 3 numaralı fıkrasında; “Mesleki kurallara, mesleğin vakar ve onuruna aykırı fiil ve harekette bulunanlarla, görevin gerektirdiği güveni sarsıcı harekette bulunan meslek mensupları hakkında, ilk defasında uyarma, tekrarında ise kınama cezası uygulanacağı, görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmayan veya kusurlu olarak yapan ya da bu Kanunda yer alan mesleğin genel prensiplerine aykırı harekette bulunan meslek mensupları için geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanacağı, 4. fıkrasında ise; disiplin kurullarının bir derece ağır veya bir derece hafif disiplin cezasının uygulanmasına karar verebileceği hususları hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının dolaylı temsile yetkili bulunduğu farklı firmalar adına tescilli yetmiş yedi (77) adet muhtelif tarihli ve sayılı beyannameler muhteviyatı ithali yapılan eşyalar hakkında Mersin Gümrük Müdürlüğü tarafından yapılan inceleme sonucunda, beyannameler ekinde yer alan TSE belgelerinin sahte olduğunun anlaşılması nedeniyle, 4458 sayılı Gümrük Kanun’u m. 235/1-c hükmü uyarınca eşyaların gümrüklenmiş değerinin iki (2) katı para cezasının tatbik edildiği, ayrıca konu hakkında Mersin Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü’nce araştırma ve inceleme başlatılmasının istenildiği, diğer taraftan; davacı hakkında dolaylı temsile yetkili bulunduğu farklı firmalar adına tescilli yetmiş yedi (77) adet muhtelif tarihli ve sayılı serbest dolaşıma giriş belgesi ile yapılan ithalat işleminde sahte TSE belgesi ibraz edilmesinden dolayı evrakta sahtecilik suçu nedeniyle Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2013/22224 sayılı dosya açıldığı, Orta Akdeniz Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’nün 31.07.2013 tarihli ve 10634 sayılı yazısıyla, davacının 4458 sayılı Kanun’un Geçici 6/2-c maddesi uyarınca “bir yıl mesleki faaliyetten alıkoyma” cezasıyla tecziyesinin uygun olacağının belirtilmesi üzerine, Merkez Disiplin Kurulu Başkanlığı’nın 13.01.2014 tarihli ve Dosya No:2013/28, Karar No:2014/18 sayılı kararı ile, “davacının görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmadığı, mesleğin genel prensiplerine aykırı hareket ederek görevinin gerektirdiği güveni sarsıcı harekette bulunduğu” gerekçesiyle davacı hakkında 4458 sayılı Kanunun Geçici 6/2-c maddesi uyarınca “bir yıl mesleki faaliyetten alıkoyma” cezasıyla tecziyesine karar verilmesi üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda; davacının dolaylı temsile yetkili bulunduğu on beş (15) firma adına düzenlediği muhtelif tarih ve sayılı yetmiş yedi (77) adet serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile ithalatı gerçekleştirilen eşyalar kapsamında yapılan inceleme neticesinde, beyanname Ek’inde yer alan TSE belgelerinin sahte olduğunun TSE Mersin Gözetim ve Muayene Müdürlüğü’nün 28.05.2013 tarih ve 200343 sayılı yazısından anlaşılması üzerine, Mersin Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü’nce başlatılan araştırma ve inceleme sonucunda olayda adı geçen firmalara 4458 sayılı Kanun’un m.235/1-c uyarınca para cezası verildiği, firmaların konu ile ilgili beyanlarında gümrük işlemlerini takip ile kamu kurum ve kuruluşlarından gerekli izin ve belgelerin temin edilmesi için gümrük müşavirine vekalet verdiklerini ve konu ile ilgili ücretleri ise peşin olarak ödediklerini belirttikleri,… tarihinde … Sulh Ceza Mahkemesi’nin Sorgu No:… ile ifadesi alınan … Gümrükleme şirketinin ortaklarından …’nün ifadesinde, firmalarında sözleşmeli olarak çalışan ve takip ettiği beyanname başına ücret alan …’in haksız menfaat sağlamak amacıyla TSE’ye vermesi gereken paraları vermeyip, tanzim ettiği sahte makbuz ve TSE belgeleri aracılığıyla şirketini ve müşterilerini mağdur ettiğini belirttiği; davacı ‘in ifadesinde gümrük müşaviri olarak çalıştığı … Gümrükleme firmasında TSE belgelerinin uygunluğunu kontrol ettiğini, belgelerdeki imzaların gerçek yetkililerin imzalarına birebir benzediğini, … isimli kişiyi şahsen tanımadığını beyan ettiği; konuyla ilgili … Elektronik firmasının sahibi …’in ifadesinin de aynı yönde olduğu; …’in ifadesinde ise, sözkonusu sahte TSE belgelerini kimseden talimat almaksızın kanser tedavisi gören eşinin tedavi masraflarını karşılayabilmek için düzenlediğini, düzenlediği her belgede 600-700-TL’nin kendisine kaldığını belirttiği ve adı geçenlerin verdikleri ifadelerin ardından 22.11.2013 tarihinde ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verildiği, davacı ile …’in tutukluluklarına yaptıkları itirazın …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13.02.2014 tarih ve Değişik İş No:… sayılı kararı ile kabulü ile tahliyelerine karar verildiği tespit edilmiştir.
Dava dosyasına ilişkin olarak Dairemizce verilen 17.05.2018 tarih ve E:2015/10253 sayılı Ara Kararına cevaben ‘nce gönderilen ve Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Soruşturma No:… sayılı dosyası kapsamında hazırlanan 22.11.2016 tarihli bilirkişi raporundan; dava konusu olayda adı geçen ve 4458 sayılı Kanun’un m235/1-c uyarınca para cezası ile cezalandırılan on beş (15) firma arasında yer alan … Kozmetik Pazarlama Sanayi ve Dış Tic.Ltd.Şti.’nin düşük kıymetler üzerinden ve marka taklidi malları ithalat etmek suretiyle kaçakçılık yaptığı iddiasıyla 04.04.2014 ve 21.10.2014 tarihli dilekçeler ile …Elektronik İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ni şikayet etmesi üzerine nca başlatılan soruşturma kapsamında, … Elektronik İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. adına tescilli 27.05.2013/IM237999 ve 29.06.2011/IM026889 sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamelerinin incelendiği, …’in 10.07.2015 tarihinde Mersin Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü’nde verdiği ifadesinde belirtilen iki adet beyannameye ilişkin TSE uygunluk işlemlerini yapmadığını ve belgelerdeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiği, bu ifadesinin işbu dava konusu olay nedeniyle … Sulh Ceza Mahkemesi’nde verdiği ve sahte TSE belgelerini kendisinin düzenlediği şeklindeki ifadesi ile çeliştiği, davacı ‘in aynı tarihli ifadesinde … sayılı beyannameyi tanzim ederek imzaladığını, rutin gümrük müşavirliği işlemlerini takip ettiğini ve TSE uygunluk belgesini …. isimli şahıstan aldığını beyan ettiği, … Elektronik yetkilileri …ve…’nın ise 23.06.2015 tarihinde Şanlıurfa Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Bölge Amirliği’nde verdiği ifadelerde yasal TSE belgesi düzenlenmesi için … Gümrükleme firmasına gerekli ödemeleri yaptıklarını ve anılan ödemelere ilişkin belgeleri mahkemeye sunduklarını ifade etmelerine karşın anılan beyannameler için TSE faturasını ödediklerine dair herhangi bir dekont ibraz etmedikleri, …’in anılan iki beyanname için TSE belgesi düzenlemediği ve imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmesi karşısında, daha önce de anılan şahıslar hakkında sahtecilik iddiasıyla davalar açıldığı tespit edildiğinden haklarında Türk Ceza Kanunu’nun 204. maddesi uyarınca evrakta sahtecilik fiili nedeniyle kamu davası açılması yönünde görüş bildirildiği, konu ile ilgili olarak 11.02.2014 tarihli kriminal bilirkişi raporundan ise; incelenmesi istenilen TSE antetli dokuz (9) belgenin … adıyla imzalanmış olduğu, ancak yapılan incelemede üç (3) belgedeki imzanın …eli ürünü olduğu, diğer altı (6) belgedeki imzaların ise kime ait olduğunun belirlenemediğinin bildirildiği ve olayla ilgili olarak açılan ceza davalarının… Bölge Adliye Mahkemesi’nin … tarih ve E: …; K:… sayılı kararı ile … Ağır Ceza Mahkemesi’nin E:… sayılı dosyası üzerinde birleştirildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda; dava konusu “bir yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma” disiplin cezasının, davacının dolaylı temsile yetkili bulunduğu on beş (15) firma adına düzenlediği muhtelif tarih ve sayılı yetmiş yedi (77) adet serbest dolaşıma giriş beyannamesi Ek’inde yer alan TSE belgelerinin sahte olduğunun anlaşılması nedeniyle verildiği, Dairemizin 17.05.2018 tarih ve E:2015/10253 sayılı ara kararına cevaben ‘nin E.2014/359 sayılı dosyası üzerinden gönderilen ve yukarıda bahsi geçen Cumhuriyet savcılığınca yaptırılan bilirkişi incelemesine konu raporun ise davacı tarafından düzenlenmiş sadece bir (1) adet serbest dolaşıma giriş beyannamesine ilişkin oluşu, anılan beyannamenin disiplin cezasına konu yetmiş yedi (77) adet beyanname içerisinde bulunup bulunmadığının belirlenememesi, disiplin cezasına konu yetmiş yedi (77) adet beyanname EK’indeki sahte TSE belgeleri ile ilgili olarak yapılan ceza yargılamasının akıbetinin dosya içeriğinden tespit edilememesi, TSE belgelerini sahte olarak düzenlediğini itiraf eden …’in bilirkişi incelemesine konu beyannameler bakımından suçlamayı kabul etmediğini belirtmesi nedeniyle, davacı gümrük müşaviri …’in olayla ilgisinin daha açık bir şekilde belirlenebilmesi açısından, birleşen dosyalar üzerinden yapılan ceza yargılamasında yaptırılan ve/veya yaptırılacak bilirkişi incelemeleri ile birlikte ceza yargılaması safahatı dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak tesis edilen mahkeme kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, …İdare Mahkemesi’nin…tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/06/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

İdare mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
İdare Mahkemesi’nce verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyoruz.