Danıştay Kararı 15. Daire 2015/10160 E. 2017/1296 K. 21.03.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/10160 E.  ,  2017/1296 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/10160
Karar No : 2017/1296

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :

İstemin Özeti : … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyize konu Mahkeme kararının; fiili tespit raporuna ilişkin incelenmeksizin reddine dair kısmının onanması, idari para cezasına ilişkin süre aşımından reddine dair kısmının ise bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; 5510 sayılı Kanunun 102. Maddesine istinaden davacı şirket hakkında, , … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü,… Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından düzenlenen 09.07.2014 tarih ve 72 sayılı işlem ile işleme dayanak teşkil eden 10.12.2013 tarih ve 2013/ZA/162 sayılı fiili tespit raporunun iptali istemiyle açılmıştır.
… 1. İdare Mahkemesince; idari para cezasının davacıya 24.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 11.08.2014 tarihinde itiraz başvurusunda bulunulduğu, itirazın reddine dair Komisyon kararının 05.09.2014 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi üzerine, idari para cezasının iptali ile dayanak tespit raporunun iptali istemiyle 02.10.2014 tarihinde açılan davada, fiili tespit raporu açısından davanın incelenmeksizin reddine, idari para cezası açısından ise davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyize konu Mahkeme kararının davanın incelenmeksizin reddine ilişkin kısmında 2577 sayılı 49. maddesinde belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, davacının bu kısma yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
Davanın idari para cezasına yönelik kısmına gelince;
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102.maddesinde, İdarî para cezalarının ilgiliye tebliğ ile tahakkuk edeceği, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılacağı veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebileceği, İtirazın takibi durduracağı, Kurumca itirazı reddedilenlerin, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilecekleri, bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezasının kesinleşeceği hükmü yer almıştır.
Olayda, davacı tarafından 15 günlük itirazı süresi geçtikten sonra itiraz edilmesine rağmen komisyon tarafından sadece davacının itirazının süresi geçirilerek yapıldığı gerekçesiyle itirazının reddedilmediği, işin esasının da incelenerek itirazın reddedildiği anlaşıldığından komisyon tarafından esastan da karar verilmiş olması nedeniyle İdare mahkemesi’nce uyuşmazlığın esası hakkında bir verilmesi gerekirken, davanın süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen kararda hukuka uyarlılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının; 10.12.2013 tarih ve 2013/ZA/162 sayılı fiili tespit raporuna ilişkin kısmın ONANMASINA oybirliğiyle, 09.07.2014 tarih ve 72 sayılı idari para cezasına ilişkin kısmının ise BOZULMASINA oyçokluğuyla, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.03.2017 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY (X):

İdare Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
İdare Mahkemesi’nce verilen kararın para cezasına ilişkin kısmı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının tamamının onanması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.