Danıştay Kararı 15. Daire 2015/10024 E. 2016/348 K. 28.01.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2015/10024 E.  ,  2016/348 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ON BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/10024
Karar No : 2016/348

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti :…. İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…; K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Davalı idare vekili tarafından yasal süresinde savunma dilekçesi sunulmamasına rağmen davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedildiği görüldüğünden temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği görüşüldü:
Dava, davacıya ait aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesi uyarınca geçici olarak trafikten men edilmesine ilişkin işlem ile davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin aynı tarihli işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesi’nce, ilgili belediyeden izin alınmaksızın ticari amaçlı yolcu taşımacılığı yapıldığı sabit görülerek davanın reddine karar verilmiş ve davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Davacı tarafından anılan Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Davacıya 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesinin ihlal edildiğinden bahisle tesis edilen işlemler yönünden davanın reddine ilişkin kısım incelendiğinde;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “kararın bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın bu yönüyle hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi yönünden;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 24. maddesinin (f) bendinde, kararlarda yargılama giderlerinin ve bu giderlerin hangi tarafa yükletildiğinin belirtilmesi gerektiği, aynı Kanunun 31. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler ile elektronik işlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmış; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ‘Yargılama Giderleri’ başlıklı 323. maddesinde; vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ‘Avukatlık Ücreti’ başlıklı 164. maddesinde de, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; bakılmakta olan davanın davalı idareyi temsilen bir avukatla takip edildiği, dava dilekçesinin 25.04.2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı idare tarafından ek süre talebinde bulunulduğu ve ek süre talebinin kabulüne karar verildiği, ek sürenin 30(otuz gün) olarak belirlendiği, ancak davalı idare tarafından savunma dilekçesinin söz konusu süreler geçtikten sonra 02.07.2014 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; savunma dilekçesini yasal ve ek sürelerden sonra veren davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, Mahkemece belirtilen husus dikkate alınmaksızın vekalet ücretine hükmedilmesinde, anılan Mahkeme kararında bu yönden, hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, …. İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…; K:… sayılı kararının vekalet ücretine ilişkin kısmının BOZULMASINA, davanın reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.