Danıştay Kararı 15. Daire 2014/7673 E. 2016/6517 K. 29.12.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2014/7673 E.  ,  2016/6517 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2014/7673
Karar No : 2016/6517

Temyiz Edenler ve
Karşı Taraf (Davacılar) : 1-Kendi Adına Asaleten Çocukları , , ve Adına Velayeten
Vekilleri :
Temyiz Eden ve
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili : – Aynı Adreste

İstemin Özeti : … 1. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti :Davacılar tarafından mahkeme kararının kabule ilişkin
kısmının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Davalı idarece savunma verilmemiştir.
Düşüncesi :Mahkeme kararının maddi tazminata ilişkin kısmının onanması, manevi tazminata ilişkin kısmının bozulması düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek işin gereği görüşüldü:
Dava; 16.06.2004 tarihinde …ili, …ilçesi, …köy yolunda meydana gelen trafik kazasında davacılar murisi ……….’in hayatını kaybetmesinde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle uğranıldığı iddia edilen zarara karşılık olarak her bir davacı için 10.000,00’er TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminat ile (ıslah sonrası) için 37.014,90 TL, , , ‘in her biri için 3.000,00’er TL, için 5.656,19 TL, , ve ‘in her biri için 500,00TL olmak üzere, toplam 53.171,09 TL maddi zararın yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
…1.İdare Mahkemesi’nce; …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …D.İş dosyasında düzenlenen 12.07.2004 tarihli ve kamyon sürücüsünün şeride tecavüz etme fiili nedeniyle 5/8 oranında ve idarenin ise, yolda herhangi bir tehlike uyarı işaretinin, trafik tanzim işaretinin ve trafik bilgi işaretinin (yolun genişliği hakkında) bulunmaması sebebiyle 3/8 oranında kusurlu olduğu şeklinde görüş bildiren bilirkişi raporu hükme esas alınarak davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacı için 37.014,90 TL., için 212,30 TL., için 303,88 TL., için 1.625,07 TL., için 1.518,80 TL., için 5.656,19 TL. maddi ve her bir davacı için 3.750.00 TL. olmak üzere toplam 30.000,00 TL. manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesi ve fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
Taraflarca, kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek anılan İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kısmı ile maddi tazminatın kısmen kabulü ve kısmen reddine ilişkin kısımlarında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenleri bulunmamaktadır.
Temyize konu Mahkeme kararının manevi tazminatın kısmen reddine ilişkin kısmı incelenecek olursa;
Manevi zarar, kişinin fizik yapısının ve iç huzurunun bozulmasını, yaşama gücünün ve sevincinin azalmasını, kişilik haklarının zedelenmesini, şeref ve haysiyetinin rencide edilmesini, duyulan acı ve ızdırabı, kişinin günlük yaşamını zorlaştıran her türlü üzüntü ve sıkıntıyı ifade etmekte, fiziki veya manevi acılar duyan, ruhsal dengesi bozulan, yaşama sevinci azalan kişinin manevi yönden zarara uğramış olduğu kabul edilmektedir.
Manevi tazminat, kişinin malvarlığında meydana gelen eksilmeyi gidermeye yönelik bir tazmin aracı değil, manevi değerlerinde bir eksilme meydana gelen ve yaşama sevinci ve zevki azalan kişinin manen tatminini sağlamaya yönelik bir tazmin aracıdır. Manevi zararın başka türlü giderim yollarının bulunmayışı veya yetersiz kalışı manevi tazminatın parasal olarak belirlenmesini zorunlu kılmaktadır. Manevi tazminat, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar. Belirtilen niteliği gereği manevi tazminatın, zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerekmekte ise de, tam yargı davalarının niteliği gereği takdir edilecek manevi tazminat miktarının, idarenin hizmet kusurunun ağırlığını ortaya koyacak, hukuka aykırılığı özendirmeyecek, bir başka ifade ile benzeri olayların bir daha yaşanmaması için caydırıcı ve aynı zamanda cezalandırıcı bir miktarda da olması gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacılar yakını …’in de içinde bulunduğu … sevk ve idaresindeki …Köyü-…İlçesi istikametinde 16.06.2004 günü seyir halinde olan…………plakalı hususi otomobilin karşıdan gelen kamyon ile çarpışması sonucunda meydana gelen ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında …Asliye Hukuk Mahkemesi’nce 2004/1 D.İş sayılı dosyada trafik bilirkişisi ve inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporlarda; yolun genişliğinin 4.70 metre olarak ölçüldüğü, yolun …Köyü’nden …İlçesi’ne gidiş istikametine göre solunda 0.90 metre düşük banket bulunduğunun, kazanın meydana geldiği noktanın hafif eğimli virajın tam orta noktasında olduğunun, olay mahallinde ve devamında trafik işaret levhasının (sollama yasağına ilişkin levha dahil), yolun genişliğine ilişkin bilgi işaret levhasının, yol şerit çizgisinin, yol sınır çizgilerinin olmadığının belirlendiği, ısızu marka kamyonlarda genişliğin 2.55 metre, hususi araçlarda ise 1.46 metre olduğu, yolun genişliğinden iki aracın genişliğinin toplamının çıkarılması sonucunda (4.70-4.01=0.69 metre) kalan 0.69 metrenin güvenli trafik akışını sağlayamayacağı, yolu kamyon ve benzeri araçlara men eden herhangi bir işaret levhası olmadığından her türlü trafiğe çift yönlü olarak açık olduğu dolayısıyla ‘nün meydana gelen trafik kazasında 3/8 oranında, kamyon sürücüsünün 5/8 oranında kusurlarının bulunduğu, otomobil sürüc………………..’nın ise kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı görülmektedir.
Aynı kazada hayatını kaybeden dava dı………………in murislerinin açmış olduğu ve …1.İdare Mahkemesi’nce; Dairemizin 24.04.2014 tarih ve E: 2014/329, K:2014/3120 sayılı bozma kararına uyularak, …tarih ve …sayılı karar ile davacılar lehine ıslah talebi doğrultusunda toplam 22.512,09 TL. maddi ve her bir davacı için 10.000 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL. manevi tazminata hükmedilen kararın Dairemizce onanarak kesinleştiği, dava dışı ……………ile davacılar murisinin aynı araç içerisinde yolcu olarak seyahat etmekte iken meydana gelen kazada vefat ettikleri ve her iki davanın davacıları lehine hükmedilen manevi tazminat tutarları arasında aşırı nispetsizlik bulunduğu anlaşıldığından, mahkeme kararlarının bu haliyle adaletsizlik yaratacağı ve manevi tazminat tutarlarını dengelemek gerekeceği açıktır. Bu itibarla; aynı kazada vefat eden dava dışı …………mirasçıları lehine 10.000,00’er TL manevi tazminata hükmedilmişken, davacılar lehine 3.750,00 TL’ye hükmedilmesinde hukuki isabet görülmemiş olup; manevi tazminatın reddedilen kısmı açısından davacıların temyiz istemlerinin kabulü gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin tamamen davacıların temyiz isteminin kısmen reddi ile …1. İdare Mahkemesi’nin …tarih ve …sayılı kararının maddi tazminatın kısmen kabülü ve kısmen reddi ile manevi tazminatın kabulüne ilişkin kısımlarının ONANMASINA, davacıların temyiz istemlerinin kısmen kabulü ile manevi tazminatın reddine ilişkin kısmının BOZULMASINA, bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.