Danıştay Kararı 15. Daire 2014/6714 E. 2018/8412 K. 20.12.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2014/6714 E.  ,  2018/8412 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2014/6714
Karar No : 2018/8412

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacılar) : 1-
2-
Vekilleri :

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyize konu idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması talebi görüşülmeden, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip dosyadaki bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü;

Dava; davacılar tarafından … İli, … İlçesi, … Köyü, … Mezrası yakınındaki … Çayı üzerinde … Köprüsü inşaatının yapımı devam ederken, 13/09/2012 tarihinde bölücü terör örgütü mensuplarınca şantiyenin basılması neticesinde uğradıklarını ileri sürdükleri zararlarının tazmini istemiyle 5233 sayılı Kanun uyarınca yapılan başvurunun reddine ilişkin ….1 No’lu Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığı’nın 25/02/2013 tarih ve 72/01/2013/110 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; Mahkemelerinin … tarihli ara kararı uyarınca, … İl Jandarma Komutanlığı’nca sunulan 14/01/2014 tarih ve 2837 sayılı yazısı ekinde gönderilen bilgi ve belgeler ile, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … tarihli yazısı ekinde gönderilen … numaralı soruşturma dosyasının onaylı örneğinde yer alan bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … tarih ve … nolu soruşturma, … nolu Fezleke’de; toplam 7 iş makinesinin … terör örgütü mensuplarınca yakıldığı ve şantiyede görevli mağdurlara ait cep telefonlarının aynı şüpheliler tarafından yağmalandığının belirtilmesine karşın, söz konusu Fezlekenin davacı şirket yetkililerine tebliğ edilmediği, ayrıca … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın (TMK 10. Maddesiyle Görevli) … nolu soruşturma dosyasında, İl Jandarma Komutanlığı’na ve İl Emniyet Müdürlüğü’ne hitaben yazılı talimatların ve … tarih ve 2014/4950 sayılı Yetkisizlik Kararı’nın da davacı şirket yetkililerine tebliğ edilmediğinin görüldüğü, bu itibarla, 13/09/2012 tarihinde meydana gelen olayın “terör eylemi” kapsamında olduğunun bilinmesine imkân bulunmadığı gibi, terör olayı olduğunun … tarihli Fezleke ile kesinlik kazandığının anlaşılması karşısında, söz konusu olayın terör eylemi olduğunun sonradan öğrenildiği ve bunun üzerine maddi zararının karşılanması istemiyle yapılan başvurunun süresinde olduğunun kabulünün gerektiği, bu nedenle başvurunun süresinde yapılmadığı gerekçesiyle talebin reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun’un “kapsam” başlıklı 2. maddesinin birinci fıkrasında, kanunun 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunun 1 inci, 3 üncü ve 4 üncü maddeleri kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararlarının sulhen karşılanması hakkındaki esas ve usullere ilişkin hükümleri kapsadığı belirtilmiş, aynı Kanun’un “başvurunun süresi, şekli, incelenmesi ve sonuçlandırılması” başlıklı 6. maddesinde ise, zarar gören veya mirasçılarının veya yetkili temsilcilerinin zarar konusu olayın öğrenilmesinden itibaren altmış gün içinde, her halde olayın meydana gelmesinden itibaren bir yıl içinde zararın gerçekleştiği veya zarar konusu olayın meydana geldiği il valiliğine başvurmaları halinde gerekli işlemlere başlanacağı, bu sürelerden sonra yapılacak başvuruların kabul edilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacılar tarafından … İli, … İlçesi, … Köyü, … Mezrası yakınındaki … Çayı üzerinde … Köprüsü inşaatını yapmakta iken, 13/09/2012 tarihinde bölücü terör örgütü mensuplarınca şantiyenin basılması neticesinde zarara uğranılması üzerine, Komisyona başvurmadan önce 17/09/2012 tarihinde sigorta şirketine başvurulduğu, sigorta şirketince zararın poliçe kapsamında olmadığı gerekçesi ile başvurunun reddedilmesinden sonra yasal süresi içinde Komisyona başvurulduğu hususunun belirtildiği, olay sonrası … İl Jandarma Komutanlığı tarafından 14/09/2012 tarihinde olay yeri inceleme raporu hazırlandığı ve şirket çalışanlarının beyanları ile bölücü terör örgütü elemanlarının teşhisine yönelik tutanaklar tutulduğu, 17/09/2012 tarihinde de mağdur ifadelerinin alınarak tutanak tutulduğu, mağdur ifade tutanaklarında adlı kişinin, İnşaat Ortaklığının saha mühendisliğini yaptığını, olayda 1 adet Keica cihaz, bu cihaza ait 2 jalon, 2 prizma, 1 sehpa, 2 batarya, 1 adaptör, 1 yangın cihazının da bölücü terör örgütü mensuplarınca çalınmış olacağını düşündüğünü belirttiği, adlı kişinin ise İnşaat Ortaklığında genel koordinatör olarak görev yaptığını ve iki iş makinesi ile şantiye koğuşunun teröristlerce yakıldığını belirttiği, davacı şirketler tarafından sigortaya başvuru dilekçesinde, 13/09/2012 tarihinde teröristler tarafından şantiye binasının ve iş makinalarının yakıldığının ve bazı aletlerin alındığının belirtildiği, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … tarih, Soruşturma No.:… , Fezleke No.:… sayılı fezlekesinde; … Köprüsü inşaatını yapan Şirket Ortaklığına ait işçi koğuşu ile 2 adet iş makinesinin ve … Köprüsü bağlantı yolu inşaatını yapan inşaat ortaklığına ait 5 adet iş makinesinin, toplam 7 iş makinesinin … terör örgütü mensuplarınca yakıldığı ve şantiyede görevli mağdurlara ait cep telefonlarının aynı şüpheliler tarafından yağmalandığının belirtildiği ,davacılar tarafından 30/01/2013 tarihinde Zarar Tespit Komisyonu’na başvurulduğu, iptali istenen dava konusu işlemle de 60 günlük kanuni başvuru süresi geçtiğinden dolayı süre yönünden talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, olayın 13/09/2012 tarihinde gerçekleştiği, başvurunun ise 30/01/2013 tarihinde yapıldığı; her ne kadar mahkeme tarafından “13/09/2012 tarihinde meydana gelen olayın “terör eylemi” kapsamında olduğunun bilinmesine imkân bulunmadığı gibi, terör olayı olduğunun … tarihli Fezleke ile kesinlik kazandığının anlaşılması karşısında, söz konusu olayın terör eylemi olduğunun sonradan öğrenildiği ve bunun üzerine maddi zararının karşılanması istemiyle yapılan başvurunun süresinde olduğunun kabulü gerektiği” belirtilmişse de, yukarıda değinilen hususlardan da görüleceği üzere, davacıların gerek sigortaya başvuru dilekçesinde, gerekse teşhis ve mağdur ifade tutanaklarında söz konusu olayın teröristler tarafından yapıldığını ifade ettikleri yani söz konusu olayın terör eylemi olduğunu bildikleri anlaşılmaktadır.
Bu durumda yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri dikkate alındığında terör saldırısının meydana geldiği tarihte olaydan haberdar olan davacıların söz konusu terör olayının vuku bulmasından sonraki altmış günlük sürede davalı idareye başvuruda bulunarak zararlarının tazminini istemeleri gerekirken, bu süreden çok sonra 30/01/2013 tarihinde yaptıkları başvurunun 5233 sayılı Kanun’un 6. maddesi kapsamında süresinde yapılmadığı görülmektedir.
Bu durumda, süresinde yapılmayan başvuru nedeniyle talebin reddine yönelik olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, idare mahkemesince verilen iptal kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.