Danıştay Kararı 15. Daire 2013/949 E. 2014/2079 K. 20.03.2014 T.

15. Daire         2013/949 E.  ,  2014/2079 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/949
Karar No : 2014/2079

Temyiz Eden (Davalı): … Valiliği
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili :Av….
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce gereği görüşüldü;
Dava; davacının sürücü belgesinin iadesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 18.08.2009 tarih ve 62405 sayılı işlem ile davacının alkollü olarak araç kullandığından bahisle sürücü belgesinin 2 yıl süreyle geçici olarak geri alınmasına ilişkin 30.05.2007 tarihli işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi’nce; 30.05.2007 tarihinde yapılan bir trafik kontrolünde … plakalı araç sürücüsünün kendisini … olarak beyan ettiği, yapılan ölçümde sürücünün 0,74 promil alkollü olduğunun saptandığı, bu tespite dayalı olarak davacının sürücü belgesinin 2 yıl süre ile geri alınması işleminin bilgisayar kayıtlarında başlatıldığı, 14.06.2007 tarihinde yapılan denetimde davacının sürücü belgesi geri alındığı halde akollü vaziyette araç kullandığının tespit edildiğinden bahisle verilen para cezasına karşı açılan davada, … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve Değ. İş: … sayılı kararı ile, 30.05.2007 tarihinde sürücü belgesi bilgilerinin başka şahıslar tarafından kullanıldığı gerekçesiyle idari para cezasının iptal edildiğinin anlaşıldığı, başka bir şahıs tarafından sürücü belgesinde davacı …’ya ait bilgilerin sahtecilik yoluyla kullanıldığı ve sürücü belgesi sahteciliği yapılmak yoluyla davacıya ait sürücü belgesinin geri alındığının belirlenmesi karşısında, davacı için ikinci kez alkollü halde iken araç kullanmak koşulunun gerçekleşmediği ve sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde, dava açma süresinin, özel yasalarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde, Danıştay’da ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu belirtilmiş; 11. maddesinde de ise, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa, işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği; isteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde, dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayacağı ve başvurma tarihine kadar geçmiş sürenin de hesaba katılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; 30.05.2007 tarihinde yapılan bir trafik kontrolünde … plakalı aracı kullanan davacının 0,74 promil alkollü olduğundan bahisle sürücü belgesinin 2 yıl süreyle geçici olarak geri alınması yolunda işlem tesis edildiği, 14.06.2007 tarihinde yapılan denetimde davacının sürücü belgesi geri alındığı halde araç kullandığının tespit edildiğinden bahisle para cezası verildiği, bu işlemin iptali istemiyle açılan davada, … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve Değ. İş No: … sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, kararın içeriğinde, 30.05.2007 tarihinde davacının sürücü belgesi bilgilerinin muhtemelen başka şahıslar tarafından kullanıldığının, bu nedenle davacının 2918 sayılı Kanun’un 118. maddesinde düzenlenen, sürücü belgesi geri alındığı halde araç kullandığı tespit edilen kişiler kapsamında değerlendirilemeyeceğinin vurgulandığı, bu karar üzerine davacı tarafından 22.06.2009 tarihli dilekçesiyle davalı idareye başvurularak anılan karar uyarınca sürücü belgesinin iade edilmesinin istendiği, 28.08.2009 tarihinde tebliğ edilen dava konusu işlemle bu istemin reddedilmesi üzerine 26.10.2009 tarihinde bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
… Sulh Ceza Mahkemesi kararı davacı için yeni bir hukuki durum doğurduğundan, bu kararın tebliği üzerine davacının sürücü belgesinin geri alınması işleminin iptali istemiyle 60 gün içerisinde doğrudan dava açabileceği gibi, bu işlemin geri alınması istemiyle davalı idareye başvurarak verilecek cevap üzerine ya da başvurunun zımnen reddi üzerine dava açabilmesi de mümkündür.
Olayda, Sulh Ceza Mahkemesi kararının davacıya ne zaman tebliğ edildiği dosya içeriğinden anlaşılamamaktaysa da, en geç davalı idareye başvuru tarihinde bu karardan haberdar olunduğunun kabulü gerekmektedir.
Böylece; 22.06.2009 tarihinde anılan Mahkeme kararından haberdar olarak davalı idareye başvuran davacının, 21.08.2009 tarihinde başvurusunun zımnen reddedilmesi üzerine 60 gün içerisinde en geç 20.10.2009 tarihinde dava açması gerekirken, 26.10.2009 tarihinde açılan davada süreaşımı bulunmaktadır.
Bu durumda; davanın süreaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına geçilerek dava konusu işlemleri iptal eden İdare Mahkemesi kararında usul hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; 2577 sayılı Kanun’un 49/1-c maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/03/2014 tarihinde esasta oybirliği, gerekçede oyçokluğuyla karar verildi.

(X)KARŞI OY :2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinde, dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde idare mahkemelerinde altmış gün olduğu ve bu sürenin idari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden itibaren başlayacağı belirtilmiştir.
Uyuşmazlıkta; dava konusu işlemin tesis edilmesinden sonraki bir duruma ilişkin olarak Sulh Ceza Mahkemesince verilen bir kararın dava açma süresine etki edip etmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davacı tarafından sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin işlem öğrenilmekle birlikte süresi içinde idare mahkemesinde dava açma yoluna başvurulmadığı, sonradan verilen bir idari para cezası üzerine … Sulh Ceza Mahkemesine başvurulduğu, bu Mahkemece davacının alkollü olarak araç kullandığından bahisle sürücü belgesinin geri alınması sırasında, sürücü belgesine ilişkin bilgilerin muhtemelen başka bir kişi tarafından kullanılmış olduğunun belirtilmesi üzerine sürücü belgesinin iadesi istemiyle idareye başvurduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, sulh ceza mahkemesi tarafından yapılan tespit davacıya sürücü belgesinin geri alınması noktasında 2577 sayılı Kanun’un 10. maddesi kapsamında yeni bir başvuru imkanı tanımadığı gibi, adli yargı yeri tarafından yapılan tespit de dava açma süresini yeniden canladırmayacağından, dava konusu işlemin öğrenilmesi üzerine 2577 sayılı Kanun’da öngörülen 60 günlük dava açama süresi içinde dava açılması yada 11. madde kapsamında idareye başvurulması gerekirken bu süreler geçirildikten sonra açılan davada süreaşımı bulunduğundan, mahkeme kararının bu gerekçeyle bozulması gerektiği düşüncesiyle çoğunluk kararına gerekçe yönünden katılmıyoruz.