Danıştay Kararı 15. Daire 2013/8809 E. – K. 20.06.2013 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/8809 E.  ,  / K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/8809
Karar No : 2015/5182

Davacı :
Vekili :
Davalı :
Vekili :
Davanın Özeti : …. ilinde faaliyet gösteren Özel … Tıp Merkezi’nin hekim kadrolarının Gaziantep ilinde kurulacak bir hastaneye devrine izin veren işleminin geri alınarak, Özel … Tıp Merkezin’de görev yapan doktorların kadroları ile birlikte Ankara’da çalışmalarına izin verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin ‘nın 11.4.2012 tarih ve 2179 sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. ve 3. fıkralarının iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Tabiplerin mesleklerini icra etme hak ve yetkilerinin devam ettiği, tıp merkezinde çalışan tabipler ile sağlık kuruluşunu işleten arasındaki iş sözleşmesinin sona erdirilmesinin özel hukuk ilişkisinden kaynaklandığı ve Bakanlığın olaya müdahil olmadığı, işlemlerin, Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin planlamaya ilişkin 9. maddesindeki hükümlere uygun olarak tesis edildiği, kadroların belirlenmesinde sağlık kuruluşu sayısı, bu kuruluşların niteliği, nüfus yoğunluğu, tıbbi cihaz kapasitesi, hizmet kalitesi gibi pek çok unsur ve kriterin dikkate alındığı, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Savcısı :
Düşüncesi : Dava, Ankara ilinde faaliyet gösteren Özel …. Tıp Merkezi’nin hekim kadrolarının Gaziantep ilinde kurulacak bir hastaneye devrine izin veren işleminin geri alınarak, Özel ….. Tıp Merkezi’nde görev yapan doktorların kadroları ile birlikte Ankara’da çalışmalarına izin verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … nın 11.042012 gün ve 2179 sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 5’inci maddesiyle değiştirilen ana Yönetmeliğin 6’ncı maddesinin 1 ve 3. fıkralarının iptali istemiyle açılmıştır.
Anayasa’nın 56’ncı maddesinin birinci fıkrasında; herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu, üçüncü fıkrasında; Devletin, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak, insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenleyeceği, dördüncü fıkrasında da; Devletin, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları denetleyerek yerine getireceği hükümlerine yer verilmiştir.
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 3’üncü maddesinde sağlık hizmetleri ile ilgili usul ve esaslara yer verilmiş, bu kanunun 3/c maddesinde de, bütün sağlık kurum ve kuruluşları ile sağlık personelinin ülke sathında dengeli dağılımı ve yaygınlaştırılmasının esas olduğu ve sağlık kurum ve kuruluşlarının kurulması ve işletilmelerinin bu esas çerçevesinde nca düzenleneceği belirtilmiş, aynı Yasanın 9/c maddesinde ise, bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, hizmet içi eğitim usul ve esasları ile sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ve denetimi ile bu Kanunla ilgili diğer hususların nca çıkarılacak yönetmelikte tespit edileceği hükmüne yer verilmiştir. Ayrıca, 181 sayılı nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 43’üncü maddesinde, Bakanlığın, kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri tüzük, yönetmelik, tebliğ, genelge ve diğer idari metinlerde düzenlemelekle görevli ve yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
11.10.2011 tarih ve 663 sayılı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2’nci maddesinde de yukarıda belirtilen hükme paralel düzenleme yapılmıştır.
nca; yukarıda yazılı yasa hükümleri ile verilen yetki uyarınca, 06.01.2011 tarih ve 27807 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 5’inci maddesiyle birlikte değiştirilen ana Yönetmeliğin “Tıp merkezi kadroları ve kadro devri” başlığını taşıyan 6’ncı maddesinin 1’inci fıkrasında; Tıp merkezi kadrolarının Bakanlıkça belirlenen sağlık hizmet bölgelendirilmesine göre planlanan tabip/uzman sayısı ve hizmet ihtiyacı dikkate alınarak Bakanlıkça belirleneceği ve yatırım listesinde ilan edileceği, 3’üncü fıkrasında da; Tıp merkezlerinin uzman kadrolarını o il sınırları içinde başka bir tıp merkezine veya özel hastaneye devredebilir veya bu kuruluşların karşılıklı olarak uzmanlık dalı değişimi yapabilecekleri, tıp merkezinin bulunduğu ilden başka bir ile taşınması veya devri ile başka bir ildeki özel hastane veya tıp merkezine kadro devri ve karşılıklı olarak uzmanlık dalı değişiminin Planlama ve İstihdam Komisyonu’nun görüşü alınarak Bakanlıkça uygun bulunması halinde yapılabileceği düzenlemesine yer verilmiştir. Ancak, 6.1.2011 tarih ve 27807 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 4’üncü maddesiyle değiştirilen 6’ncı maddesinin 1 ve 2. fıkraları 11.7.2013 tarih ve 28704 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelik ile değiştirilmiştir.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; sağlık kuruluşlarının ve sağlık insan gücünün ülke genelinde dengeli dağılımının sağlanması, faaliyetine ihtiyaç duyulan sağlık kurum ve kuruluşlarıyla bunlara ait tıbbi hizmet birimleri, teknoloji yoğunluklu tıbbi cihaz dağılımı ve sağlık insan gücü alanlarında kamu ve özel sektörü kapsayacak şekilde nüfus yapısı ile sağlıkla ilgili araştırma yapılarak ülke genelinde dağılımının belirlenmesi, sonuçta, sağlık hizmetlerinin dengeli sağlanması, nın görevleri arasında bulunduğu sonucuna ulaşılmış olmakla, nca düzenlenen dava konusu yönetmeliğin olay tarihinde yürürlükte bulunan 6’ncı maddesinin 1 ve 3. fıkralarında yukarıda belirtilen yasa ve mevzuat hükümlerine bir aykırılık görülmemiştir.
nın dava konusu 11.04.2012 tarih ve 2179 sayılı işlemine gelince;
Dosyasının incelenmesinden, Ankara’da faaliyet gösteren “Özel …. Tıp Merkezi” nin işletmecisi …. Sağlık Hiz. Ltd. Şti. tarafından 31.10.2011 tarihinde Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurularak, uygunluk belgesinde bulunan kadrolarıyla birlikte Gaziantep İli, Şehitkamil İlçesi’ne taşınarak hastaneye dönüşme isteğinin belirtildiği, söz konusu talebin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Bakanlığa intikal ettirilmesi üzerine Planlama ve İstihdam Komisyonu kararı ile bu talebin uygun bulunduğu, bu karardan sonra 15.12.2011 tarihli devir sözleşmesi ile Özel … Tıp Merkezi kadrolarının, … Sağlık Hiz. Med. Ltd. Şti. tarafından …. Sağlık Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.’ye devredildiği, kadroları devir alan şirketin ticaret unvanının daha sonradan Özel …. Hastanesi San. Tic. A.Ş. olarak değiştirildiği, Özel …. Hastanesi San. Tic. A.Ş. tarafından 06.06.2012 tarihinde Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin 9’uncu maddesine göre hazırlanmış belgelerle Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurulduğu ve Özel İmece Tıp Merkezi’nin ruhsat ve kadrolarını kullanarak Gaziantep İli, …. İlçesi’nde hastane açmak için ön izin talebinde bulunulduğu, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün 12.10.2012 tarih ve 26664 sayılı işlemi ile de, özel hastane kurulması için ön izin verilmesine karar verildiği, …. faaliyet gösteren “Özel İmece Tıp Merkezi”nde görev yapan hekimler tarafından, bu devir işlemi nedeniyle işsiz kaldıkları yönündeki na yapılan başvurular üzerine, Tabip Odası tarafından davalı idareye başvurularak devir işlemi nedeniyle doktorların işsiz kaldığı, kadroların bu kişilere hak olarak verilmesinin istenildiği, ancak davalı idare tarafından da bu başvurunun reddi üzerine anılan işlemin dava konusu yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Özel …. Hastanesi San. Tic. A.Ş. tarafından, 06.06.2012 tarihinde, Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne göre hazırlanmış belgelerle birlikte aynı Yönetmeliğin 9. maddesi kapsamında Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurularak hastane kurmaya ilişkin iradelerinin ortaya konulmuş ve kadrolarının aynen devrinin talep edilmiş olması karşısında,…. ‘nın 11.4.2012 tarih ve 2179 sayılı işleminde de yukarıda belirtilen yasa ve mevzuat hükümlerine bir aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava; Ankara ilinde faaliyet gösteren Özel …. Tıp Merkezi’nin hekim kadrolarının Gaziantep ilinde kurulacak bir hastaneye devrine izin veren işleminin geri alınarak, Özel …. Tıp Merkezin’de görev yapan doktorların kadroları ile birlikte Ankara’da çalışmalarına izin verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin ‘nın 11.4.2012 tarih ve 2179 sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. ve 3. fıkralarının iptali stemiyle açılmıştır.
Dava konusu Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. ve 3. fıkralarının incelendiğinde;
Anayasanın 56. maddesinin 1. fıkrasında, herkesin, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu; 3. fıkrasında, Devletin, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenleyeceği hükme bağlanmıştır.
Sağlık hizmeti sunulmasına ilişkin Devlete verilmiş görevler, dava konusu düzenleme tarihinde yürürlükte olan 181 sayılı nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile yapılandırılarak, görev ve yetkileri belirlenen nca yürütülmektedir. Anılan KHK’nın; 2. maddesinin 1.fıkrasının (a) bendinde, herkesin hayatını bedenen, ruhen ve sosyal bakımdan tam iyilik hali içinde sürdürmesini sağlamak için fert ve toplum sağlığını korumak ve bu amaçla ülkeyi kapsayan plan ve programlar yapmak, uygulamak ve uygulatmak…gerekli teşkilatı kurmak ve kurdurmak ‘nın görevleri arasında sayılmış, 43. maddesinde ise, Bakanlığın, kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri tüzük, yönetmelik, tebliğ… ve diğer metinlerle düzenlemekle görevli ve yetkili olduğu belirtilmiştir.
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun; 3. maddesinin1/(a) bendinde, sağlık kurum ve kuruluşlarının yurt sathında eşit, kaliteli ve verimli hizmet sunacak şekilde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca, diğer ilgili bakanlıkların da görüşü alınarak plânlanacağı, koordine edileceği, mali yönden destekleneceği ve geliştirileceği; 1/(c) bendinde, bütün sağlık kurum ve kuruluşları ile sağlık personelinin ülke sathında dengeli dağılımı ve yaygınlaştırılmasının esas olduğu, sağlık kurum ve kuruluşlarının kurulması ve işletilmesinin bu esas içerisinde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca düzenleneceği, 1/(i) bendinde, sağlık hizmetlerinin yurt çapında istenilen seviyeye ulaştırılması amacıyla; bakanlıklar seviyesinden en uçtaki hizmet birimine kadar kamu ve özel sağlık kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları arasında koordinasyon ve işbirliği yapılacağı…yönetim, hizmet ilişki ve bağlantıları gibi konularda tespit edilen esaslara uymak ve verilen görevleri yapmakla yükümlü oldukları belirtilmiştir.
………. tarafından, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ve 181 sayılı nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak, kaynak ısrafı ve atıl kapasiteye yol açılmaksızın ülke düzeyinde dengeli, verimli ve kaliteli sağlık hizmeti sunulmasını sağlamak üzere ayakta teşhis ve tedavi yapılan özel sağlık kuruluşlarının yapılandırılmaları, ruhsatlandırma işlemleri, faaliyetleri ve faaliyetlerine son verilmesi, denetimleri ve diğer hususlar ile ilgili usûl ve esasları düzenlemek amacıyla 15.2.2008 tarih ve 26788 sayılı Resmi Gazetede Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik yayımlanmıştır.
Anılan Yönetmeliğin 9. maddesinde, Bakanlıkça sağlık hizmetlerinin, demografik yapı ve epidemiyolojik özellikler de göz önünde bulundurulmak suretiyle kaliteli, hakkaniyete uygun ve verimli şekilde sunulması, sağlık kurum ve kuruluşlarının hizmet kapasiteleri, sağlık insan gücü ile çağdaş tıbbi bilgi ve teknolojinin ülke düzeyinde dengeli dağılımının sağlanması, koruyucu sağlık ve acil sağlık hizmetleri gibi işbirliği halinde hizmet sunumunun gerekli olduğu alanlarda uygun kapasitenin oluşturulması, kaynak israfı ve atıl kapasiteye yol açılmaması amaçları doğrultusunda, faaliyetine ihtiyaç duyulan sağlık kurum ve kuruluşları ile bunlara ait sağlık insan gücü, tıbbi hizmet birimleri ve nitelikleri ile teknoloji yoğunluklu tıbbi cihaz dağılımı alanlarında kamu ve özel sektörü kapsayacak şekilde planlama yapılacağı; tıp merkezi açmak isteyenlerin, Bakanlıkça yapılan planlamada ihtiyaç gösterilen yerleşim bölgelerinde faaliyette bulunmak üzere başvurabilecekleri; Bakanlıkça birinci fıkraya göre planlanan yatırım listesinin, her yıl Ekim ayında Bakanlık internet sitesinde ilan edileceği; tıp merkezi açmak isteyenlerin, Kasım ayı sonuna kadar Bakanlığa başvuracakları; yerleşim yeri itibariyle planlanan tıp merkezi sayısından fazla istekli olması halinde aralarında noter huzurunda kura çekilerek hak sahibinin belirleneceği; planlamaya göre ilan edilen yerlerdeki tıp merkezleri için Kasım ayında başvuru olmaması halinde, takip eden yılın Ağustos ayına kadar bu tıp merkezleri için başvuruda bulunulabileceği; bu durumda, talepte bulunulan ayın sonuna kadar başvuruların toplanıp, takip eden ayın ilk haftasında birden fazla istekli olması halinde aralarında noter huzurunda kura çekilerek hak sahibinin belirleneceği, tek istekli bulunması halinde o kişiye hak sahibi olduğunun bildirileceği; başvurularda, tıp merkezi açıp işletmeye yetkili olduğunu gösteren mesleki belgelerin, tıp merkezini açmak için ekonomik ve mali yeterliliğinin olduğunu gösteren belgelerin, hak sahipliğini başkasına devretmeyeceğine dair taahhütnamenin, 11. madde uyarınca ön izin alındığı tarihten itibaren, iki yıl içinde tıp merkezini ruhsatname alarak işletmeye başlayacağına; ayrıca, tıp merkezini açtıktan sonra işletme hakkını bir yıl süreyle başkasına devretmeyeceğine dair taahhütnamenin, üçüncü fıkra gereği yapılacak ilanda belirtilen diğer belgelerin isteneceği; üçüncü ve dördüncü fıkralara göre hak sahibi olan kişinin, hak sahibi olduğunun bildirildiği tarihten itibaren en geç altı ay içinde 11. madde uyarınca ön izin almak ve ön izin tarihinden itibaren üç ay içinde inşaata veya bina tadilatına başladığını Müdürlük vasıtasıyla belgelemek zorunda olduğu; aksi halde, hak sahipliğinin sona ereceği…tıp merkezi açmak isteyenlerin, Bakanlıkça yapılan planlamaya uymak zorunda oldukları; ruhsatlandırılan tıp merkezlerine yeni tıbbi hizmet birimi, teknoloji yoğunluklu tıbbi cihaz ve sağlık çalışanı ilave edilmek istenildiğinde de planlamaya uyulmasının zorunlu olduğu yönündeki düzenlemelere yer verilmiştir.
Dava konusu Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. fıkrasında, tıp merkezi kadrolarının, Bakanlıkça belirlenen sağlık hizmet bölgelendirmesine göre planlanan tabip/uzman sayısı ve hizmet ihtiyacı dikkate alınarak Bakanlıkça belirleneceği ve yatırım listesinde ilan edileceği, 3. fıkrasında, tıp merkezlerinin, uzman kadrolarını o il sınırları içinde başka bir tıp merkezine veya özel hastaneye devredebilecekleri veya bu kuruluşlarla karşılıklı olarak uzmanlık dalı değişimi yapabilecekleri, tıp merkezinin bulunduğu ilden başka bir ile taşınması veya devri ile başka bir ildeki özel hastane veya tıp merkezine kadro devri ve karşılıklı olarak uzmanlık dalı değişiminin Planlama ve İstihdam Komisyonunun görüşü alınarak Bakanlıkça uygun bulunması halinde yapılabileceği, hükmü yer almıştır.
Buna göre, sağlık kuruluşlarının ve sağlık insan gücünün ülke genelinde dengeli dağılımının sağlanması amacıyla davalı idarece planlama yapılmasının yasal gereklilik olduğu; planlama ile sağlık hizmetlerinin kaliteli, hakkaniyete uygun ve verimli şekilde sunulması, sağlık kurum ve kuruluşlarının hizmet kapasiteleri, sağlık insan gücü ile çağdaş tıbbi bilgi ve teknolojinin ülke düzeyinde dengeli dağılımının sağlanması, kaynak israfı ve atıl kapasiteye yol açılmaması amaçları doğrultusunda, faaliyetine ihtiyaç duyulan sağlık kurum ve kuruluşları ile bunlara ait sağlık insan gücü, tıbbi hizmet birimleri ve nitelikleri ile teknoloji yoğunluklu tıbbi cihaz dağılımı alanlarında kamu ve özel sektörü kapsayacak şekilde sağlık hizmetlerinin dengeli sunulabilmesinin amaçlandığı dikkate alındığında, planlama hükümlerinin uygulanmasına yönelik düzenleme içeren dava konusu hükümlerde kamu yararı, hizmet gerekleri ve dayandığı mevzuat hükümlerine aykırılık görülmemiştir.
Dava konusu işlem incelendiğinde;
Dava dosyasının incelenmesinden, ….. Caddesi, adresinde faaliyet gösteren “Özel …. Tıp Merkezi” nin işletmecisi …. Sağlık Hiz. Med. Ltd. Şti. tarafından 31.10.2011 tarihinde Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurularak, uygunluk belgesinde bulunan kadrolarıyla birlikte …. İlçesi’ne taşınarak hastaneye dönüşme isteğinin belirtildiği, söz konusu talebin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Bakanlığa intikal ettirilmesi sonrasında “Planlama ve İstihdam Komisyonu”nun 02.12.2011 tarih ve 28 sayılı kararı ile bu talebin uygun bulunduğu, bu karardan sonra 15.12.2011 tarihli devir sözleşmesi ile Özel …. Tıp Merkezi kadrolarının, ….. Sağlık Hiz. Med. Ltd. Şti. tarafından ….. Sağlık Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.’ye devredildiği, kadroları devir alan şirketin ticaret unvanının daha sonradan Özel …. Hastanesi San. Tic. A.Ş. olarak değiştirildiği; Özel ……. Hastanesi San. Tic. A.Ş. tarafından 06.06.2012 tarihinde Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurularak, (Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne göre hazırlanmış belgelerle birlikte aynı Yönetmeliğin 9. maddesi kapsamında) Özel ….. Tıp Merkezi’nin ruhsat ve kadrolarını kullanarak …. İlçesi’nde hastane açmak için ön izin talebinde bulunulduğu, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün 12.10.2012 tarih ve 26664 sayılı işlemi ile de, özel hastane kurulması için ön izin verilmesine karar verildiği; ….. Caddesi adresinde faaliyet gösteren “Özel …. Tıp Merkezi” nde görev yapan hekimler tarafından, bu devir işlemi nedeniyle işsiz kaldıkları yönündeki na yapılan başvurular üzerine, Tabip Odası tarafından davalı idareye başvurularak, devir işlemi nedeniyle doktorların işsiz kaldığı, kadroların bu kişilere hak olarak verilmesinin istenildiği, davalı idare tarafından da bu başvurunun reddi üzerine anılan işlem ile işlemin ve anılan Yönetmelik hükümlerinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Buna göre, Özel ….. Hastanesi San. Tic. A.Ş. tarafından, 06.06.2012 tarihinde, Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne göre hazırlanmış belgelerle birlikte aynı Yönetmeliğin 9. maddesi kapsamında Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurularak, hastane kurmaya ilişkin iradelerinin ortaya konulduğu dikkate alındığında, …’nın 11.4.2012 tarih ve 2179 sayılı işleminde kamu yararı, hizmet gerekleri ve dayandığı mevzuat hükümlerine aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; dava konusu Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. ve 3. fıkralarının iptali istemi yönünden oybirliğiyle, dava konusu işlem yönünden oyçokluğuyla davanın REDDİNE, aşağıda dökümü yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ….-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 15/09/2015 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY : Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin işlem tarihinde yürürlükte olan 6. maddesinin 1. fıkrasında, “Tıp merkezi kadroları, Bakanlıkça belirlenen sağlık hizmet bölgelendirmesine göre planlanan tabip/uzman sayısı ve hizmet ihtiyacı dikkate alınarak Bakanlıkça belirlenir ve yatırım listesinde ilan edilir.” hükmü yer almış; aynı maddenin 3. fıkrasında da, “Tıp merkezleri, uzman kadrolarını o il sınırları içinde başka bir tıp merkezine veya özel hastaneye devredebilir veya tıp merkezleri kendi aralarında karşılıklı olarak uzmanlık dalı değişimi yapabilirler. Tıp merkezinin bulunduğu ilden başka bir ile taşınması veya devri ile başka bir ildeki özel hastane veya tıp merkezine kadro devri ve karşılıklı olarak uzmanlık dalı değişimi Planlama ve İstihdam Komisyonunun görüşü alınarak Bakanlıkça uygun bulunması halinde yapılabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. ve 3. fıkraları yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla birlikte, Özel …. Tıp Merkezi’nin hekim kadrolarının Gaziantep ilinde kurulacak bir hastaneye devrine izin veren işleminin hukuka uygun olup olmadığının da incelenmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan ve dava konusu olan Yönetmelik hükümleri incelendiğinde, tıp merkezlerinin aynı ildeki veya başka bir ildeki özel hastane veya tıp merkezine kadro devirleri ancak, kurulmuş ve faaliyette bulunan bir tıp merkezi veya özel hastanenin bulunması halinde mümkün olup; Özel …… Tıp Merkezi’nin hekim kadrolarının Gaziantep ilinde henüz kurulmamış, faaliyette bulunulmayan bir hastaneye devrinde mevzuata uyarlık görülmemiştir. Bu nedenle, Özel ….. Tıp Merkezi’nin hekim kadrolarının Gaziantep ilinde henüz kurulmamış bir hastaneye devrine izin veren Bakanlık işlemine ilişkin kısmı yönünden, dava konusu işlemin iptali gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum. Üye