Danıştay Kararı 15. Daire 2013/4249 E. 2017/1275 K. 20.03.2017 T.

15. Daire         2013/4249 E.  ,  2017/1275 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/4249
Karar No : 2017/1275

Temyiz Eden (Davacı) : ( …..’ya Velayeten, Kendi Adına Asaleten )
Vekilİ :
Karşı Taraf (Davalı) :
Müdahil (Davalı Yanında) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Düşüncesi : Mahkeme kararının maddi taminat talebinin reddine ilişkin kısmının onanması, manevi tazminatın reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, dosyadaki bilgi ve belgeler incelendikten ve tetkik hakiminin açıklamaları dinlenildikten sonra işin esasına geçilerek gereği görüşüldü:
Dava; davacılar tarafından murislerinin şiddetli ayak ağrısı şikayetiyle başvurduğu acil serviste ağrı kesici iğne yapılması sonucu vefatı nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen, murisin eşi için 115.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi, murisin kızı … için 27.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 222.000,00 TL maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; davacıların murisinin 05.11.2008 tarihinde saat 00.30 sularında ayak ağrısı şikayeti ile ….. Devlet Hastanesi Acil Servisine müracaat ettiği, acil servis nöbetçi hekimi Dr……tarafından muayenesi yapıldıktan sonra bir ampul Dıclomec enjeksiyon yaptırılarak detaylı muayene için ertesi günü intaniye (dahiliye) ve fizik tedavi servisine müracaat etmesi önerisi ile eve gönderildiği, ancak hastanın 03.30 sularında tekrar hastaneye geldiği ve ayaklarının tutmadığını beyan ettiği, gözlem altına alınan hastanın tansiyonunun düşük olduğunun tespit edildiğinden damar yolu açılarak serum takıldığı ve bir doz steroid uygulandığı, bir süre sonra hastanın kendini iyi hissettiğini bildirdiği ve eve gitmek istediği sabaha kadar kalması konusunda ısrar edildiği ancak hastanın eve gittiği, saat 05.30-06.00 sıralarında üçüncü defa hastaneye geldiği, kan tetkiklerinin yapıldığı, başka bir rahatsızlığının bulunup bulunmadığının sorulması üzerine zehirli guatırının olduğu üç aydır ilaç almadığını Dr. ‘ın ameliyat önerdiğini bildirmesi üzerine Dr. ‘ın arandığı, konunun dahiliye uzmanı ile alakalı olduğunun icapçı hekim tarafından hastaneye gelmeyip telefonla belirtilmesi üzerine dahiliye uzmanı Dr. …. arandığı, anılan doktorun hastaneye gelerek durumu değerlendirdiği ancak mevcut bulgularla kesin tanıya ulaşamadığı, hastanın acil paneline alındığı, saat 07.00 sularında solunum ve kalp atışlarının bozularak fenalaştığı ve tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadığı ve vefat ettiği, davacılar tarafından yakınlarının vefatı olayında davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddiasıyla murisin eşi için 115.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi, murisin kızı … için 27.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 222.000,00 TL maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı, davacının kesin vefat sebebinin belirlenmesi ve bu netice ile davalı idare personelinin fiilleri arasında illiyet bağının dolayısıyla davalı idarenin hizmet kusurunun bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiğinden ara kararı ile … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın olaya ilişkin 2008/363 sayılı soruşturma dosyasında yer alan Adli Tıp Kurumu … Kurulunun … tarihli raporu ile Adli Tıp Kurumu … Kurulunun … tarihli raporları istenmiş, raporların incelenmesi neticesinde; Adli Tıp Kurumu … Kurulunun … tarih ve K.No:… sayılı raporunda sonuç olarak davacılar murisinin hipertroidi rahatsızlığı bulunduğu vefatın potasyum düşüklüğü sonucu meydana gelmiş olduğu ancak eldeki verilerle potasyum düşüklüğü nedeninin belirlenemediğinin oybirliğiyle mütalaa edildiği, Adli Tıp Kurumu … Kurulunun … tarih ve K.No:… sayılı raporunda ise sonuç olarak; vefatın potasyum düşüklüğü sonucu meydana gelmiş olduğu ancak eldeki verilerle potasyum düşüklüğü nedeninin belirlenemediği hipotiroidi öyküsü olan kişide acil olarak ilk düşünülecek troid krizi olduğu bu tanı için sıvı ve steroid tedavisinin verildiği, kan tetkiklerinin istendiği sonuçlar çıkmadan kişinin arrest olduğu, müdahalelere rağmen kurtarılamadığı dikkate alındığında, genel cerrah Dr. , dahiliye uzmanı Dr. …. ve Dr. ….’nun eksik eylemlerinin olmadığı, yapılanların tıp kurallarına uygun olduğunun oybirliğiyle mütalaa edildiği, söz konusu iki rapor ve dosyada mevcut bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, olayda davalı idarenin hizmet kusurunun bulunmadığı sonucuna ulaşılarak davacıların tazminat talebi yerinde görülmeyerek davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Temyize konu mahkeme kararının maddi tazminat isteminin reddine ilişkin kısımında 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinde belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından tarafın anılan kısımlara yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
Mahkeme kararının reddedilen manevi tazminat miktarına ilişkin kısmına gelince;
Dosyanın incelenmesinden, davacının tiroid hastalığına ilişkin takibinin genel cerrah tarafından yapıldığı, hastanın 3. kez hastaneye başvurusunda acil hekimince icapçı hekim olan genel cerrahın arandığı, icapçı (ev) nöbeti tutan hekim ‘ın hastaneye gelmeyerek, hastadaki belirtilerin dahiliyeyi ilgilendirdiğini belirtilerek dahiliye hekiminin aranmasını söylediği, acil hekimince dahiliye uzmanının arandığı, dahiliye uzmanınca da öyküsünde troid rahatsızlığı olan davacı hakkında potasyum düşüklüğü düşünülerek kan tahlili istenmiş olduğu, tahlil sonucu çıkamadan davacının vefat ettiği, Mahkeme tarafından yeni bir rapor alınmadığı, adli yargıda açılan davada dosyaya sunulan Adli Tıp Kurulu raporları yeterli görülmüş olduğu, bu raporlarda da eylemlerde eksiklik olmadığı vurgulanmıştır. Her ne kadar davacının takibini yapan sağlık personeline ve idareye kusur atfedilemeyeceği belirtilmiş ise de hastayı daha önceden tedavi eden genel cerrah ın olay günü icapçı hekim olduğu ve kişinin öyküsünü bildiği, aranmasına rağmen davete icabet edip hastaneye gelmeden telefonla belirtilerin kendi alanı değil, dahiliyeyi ilgilendirdiğini belirterek acil hekimini dahiliye uzmanına yönlendirdiği anlaşılmıştır.
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğinin 42. maddesinde nöbet türleri başlığı altında nöbet hizmetleri evde (icap) nöbeti, normal, acil, branş nöbeti olarak dört şekilde yürütüleceği, İcapçı nöbeti (ev nöbeti)’nin tanımında ise Uzman adedi nöbet tutacak miktarlardan az, fakat birden fazla olan kurumlarda uzmanlar sırayla ev nöbetini tutacağı, bunun için aylık ev nöbet listeleri hazırlanacağı, ev nöbetçisinin mesai saatleri dışında kurumun idari ve tıbbi her türlü gereklerinden sorumlu olacağı, ev nöbetçisi akşam vizitlerini yapmaya, mesai dışında bulunduğu yeri bildirmeye, kuruma her davette gelmeye mecbur olduğu belirtilmiştir. İcapçı nöbeti tutan genel cerrah ın telefonla çağrılmasına rağmen gelmemesi mevzuatta icap nöbeti tutan hekimin kuruma her davette gelmeye mecbur olduğuna ilişkin hükmüne aykırılık oluşturduğu ve belirtilen bu eksikliğin sağlık hizmetinin eksik işletildiği izlenimi yaratarak davacının manevi ızdırabını artıracağı açıktır.
Bu durumda, Mahkeme tarafından söz konusu eksikliğin davacıdaki acı ve ızdırabı arttıracağı hususu da göz önüne alınarak, manevi tazminat istemi hakkında makul bir miktar da karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının temyiz isteminin kısmen reddi ile maddi tazminatın reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, temyiz isteminin kısmen kabulü ile, manevi tazminatın reddine ilişkin kısmının BOZULMASINA, bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.