Danıştay Kararı 15. Daire 2013/4001 E. 2016/3974 K. 02.06.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/4001 E.  ,  2016/3974 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/4001
Karar No : 2016/3974

Temyiz Eden (Davacılar) : 1-
2-
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : …. İdare Mahkemesi’nin …. günlü, E:….; K…. sayılı kararının, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi :Temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; S…. D… Hastanesi koridorunda röntgen odası önünde 18.11.2008 tarihinde saat 12:00 sıralarında annesi ile birlikte bulunduğu sırada röntgen çekim odasına giren ve çalışmakta olan vantilatöre parmağını kaptırması sonucu parmağı kopan ‘ın, parmağının kopması nedeniyle adına 19.000,00 TL maddi, 7.000,00 TL manevi; anne adına 2.000,00 TL manevi ve baba adına 2.000,00 TL manevi; olmak üzere toplam 30.000,00 TL maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesi’nce, dava konusu olayın öğle arasında yani mesai saatleri dışında olduğu, davacılardan küçük çocuğun 7 yaşında olduğu, annenin velayeti altında bulunan küçük çocuğu için gerekli denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmesinin yasal zorunluluk olduğu, çocuğun annenin yanından ayrılarak 6-7 metre uzaktaki vantilatöre kadar gitmesi esnasında aradan geçen zaman da dikkate alındığında, çocuğun bulunmasının yasak olduğu mahalde (röntgen odası) meydana gelen zararda annenin üzerine düşen gözetim ve denetim yükümlülüğünü yerine getirmediğinin açık olduğu, öte yandan, röntgen servisinin çalışma sistemi açısından servis kapısının kilitli olmasının, hizmet sunumu ve verimi açısından, düşünülemeyeceği, dolayısıyla zararın meydana gelmesine annenin sebebiyet verdiğinin kabulü zorunlu olup, kapının kilitli olması dolayısıyla idarenin sorumlu tutulmasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar tarafından usul hukuka aykırı olduğu ileri sürülen İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Anayasanın 125. maddesinde, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
İdarenin yürütmekle yükümlü olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda dosyadaki belgelerden anlaşıldığı üzere, röntgen işlemi için konulan sandalye grubunun, röntgen odasına yerleştirilen vantilatörün yakınında olduğu, vantilatörün tel kafes ya da başka bir şekilde muhafaza altına alınmayıp açık bırakıldığı ve etrafında da el ya da herhangi bir cisim sokulmaması yönünde uyarı yazısı bulunmadığı, vantilatörün bulunduğu röntgen odasının öğlen arası kilitli olması gerekirken kilitli olup olmadığı hususunun dosyadaki çelişkili beyanlardan anlaşılamadığı, olaya ilişkin olarak İş Güvenliği Uzmanınca dosyaya ibraz edilen 10.04.2009 tarihli raporda, kazanın meydana geldiği yer ve saatin hastane personelinin çalışmadığı bir saat olması kazanın meydana geldiği yerde yeterli ve etkin önlem alınmadığını ve hastane çalışanlarının ve birim sorumlularının asli kusurlu bulunduğu, annenin ise tali kusurlu olarak değerlendirildiği, olay tarihinden sonra düzenlenen 19.11.2008 tarihli tutanakla da röntgen odasında bulunan vantilatörün tel kafesle muhafaza altına alındığı görülmüştür.
Bu durumda, davacıların çocuğunun parmağının kopmasına neden olan vantilatörün önüne olaydan sonra tel çekildiği bu işlemin olaydan önce de yapılabileceğinin açık olduğu, dosyada bulunan ve… Sulh Ceza Hakimliği tarafından yaptırılan bilirkişi raporunda davacıların çocuğunun parmağının kopmasına neden olan cihazın muhafazasını sağlamayan idarenin ve personelinin asli kusurlu bulunduğu, annenin tali kusurlu olduğu ifade edildiğinden olayda müterafik kusur bulunduğu da dikkate alınmak suretiyle maddi ve manevi tazminat istemlerinin karara bağlanması gerekirken, eksik incelemeye dayalı davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka ve hakkaniyete uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacıların temyiz istemlerinin kabulüyle … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…; K:…. sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.