Danıştay 15. Daire Başkanlığı 2013/2513 E. , 2017/600 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/2513
Karar No : 2017/600
Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili : Hukuk Müşaviri
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirketin H1 yetki belgesi için yatırılan harcın mahsup edilerek R1 yetki belgesi ile değiştirilmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 04.10.2007 tarih ve 45256 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nce; mevzuat kapsamında bulunan firmaların durumlarına uygun yetki belgesini belirleyerek ilgili belgeyi almak için idareye başvurmalarının zorunlu olduğu, davacı şirketin alması gerekli olan yetki belgesinin tarafına bildirilmesi istemiyle, Bakanlıkça yetkilendirilen … Ticaret ve Sanayi Odası’na yaptığı başvurunun bu kapsamda değerlendirilemeyeceği, sonradan R1 yetki belgesi almak istemiyle yaptığı başvurusunun ise son başvuru tarihi olarak belirlenen 30.06.2006 tarihinden sonra olduğu, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun 5. maddesinin birinci fıkrasında, taşımacılık, acentelik ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan yetki belgesi alınmasının zorunlu olduğu, dördüncü fıkrasında, taşıma işleri işletmecilerinin sayısı, yolcu ve eşya kapasitesi, taşıtların durumu, güvenlik veya benzeri nedenlerle Bakanlığın, yetki belgelerinin verilmesinde sınırlamalar ve yeni düzenlemeler getirebileceği, 34. maddesinde; taşımacılık, acente ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapmak isteyen gerçek ve tüzel kişilerde aranacak şartlar, verilecek yetki belgeleri ve taşıt belgeleri, her belge türü için gerekli olan taşıt kapasiteleri, taşıtların yaşı, nitelikleri, istiap hadleri ve terminal hizmetlerinde öngörülecek hususları düzenleyen yönetmeliklerin Bakanlıkça hazırlanarak Resmî Gazetede yayımlanacağı hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanunun Geçici 1. maddesinde ise; bu Kanuna göre yürürlüğe konulacak yönetmeliklerin yürürlüğe girdiği tarihten önce yetki belgesi almış olanlar hariç, şehirlerarası eşya taşımacılığı konusunda taşımacılık, acentelik, taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapan gerçek ve tüzel kişilerin başvurudaki şartlar aranmaksızın yönetmeliklerin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde yetki belgesi almak zorunda oldukları zorunluluk halinde bu sürenin Bakanlıkça altı aylık dönemlerle en fazla bir yıl uzatılabileceği, ilk defa yetki belgesi almak isteyenlerin talep ettikleri yetki belgesi ile ilgili faaliyette bulunduklarını belgelemeleri gerektiği, belge alma süresi bitiminden sonra müracaat edenlere bu Kanun ve bu Kanuna göre çıkarılacak yönetmelik hükümlerinin uygulanacağı hükmüne yer verilmiştir.
4925 sayılı Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 25.02.2004 tarih ve 25384 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren (işlem tarihinde yürürlükte bulunan) Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 11. maddesinde; K1 yetki belgesinin “Belirli bir zaman tarifesine göre ve/veya belirli bir zaman tarifesine uymaksızın eşya taşımacılığı yapacaklara”, G1 yetki belgesinin Yurt içi eşya taşımacılığı konusunda acentelik yapacaklara”, H1 yetki belgesinin “Yurt içi eşya taşımacılığı konusunda komisyonculuk yapacaklara”, L1 yetki belgesinin “Yurt içi ljistik işletmeciliği yapacaklara”, R1 yetki belgesinin ise “Yurt içi taşıma işleri organizatörlüğü yapacaklara” verileceği belirtilmiş; 12, 13 ve 14. maddelerinde yetki belgesi almanın genel ve özel şartları ile yetki belgesi almak için ibrazı zorunlu belgeler düzenlenmiş; 15. maddesinde Bakanlık’ça verilecek yetki belgeleri ve taşıt kartlarından bu Yönetmelik ekindeki ücret tarifesinde gösterilen ücretlerin alınacağı, ücreti alınmadan yetki belgeleri ve taşıt kartlarının verilmeyeceği, bu ücretlerin her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 213 sayılı Vergi Usûl Kanunu’nun mükerrer 298’inci maddesi hükmü uyarınca tespit ve ilân edilen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı kurala bağlanmış; 29. maddesinde yetki belgesi almak isteyen gerçek ve tüzel kişilerin, Bakanlıkça verilecek örneğe uygun Başvuru Formu’nu doldurarak bu Yönetmelik’te belirtilen belgelerle birlikte Bakanlığa müracaat edecekleri, Bakanlıkça başvurunun mevzuata uygun olduğunun tespit edilmesi hâlinde, gerçek veya tüzel kişiler adına yetki belgesinin en geç 60 gün içinde düzenlenerek verileceği ifade edilmiş; Geçici 2. maddesinde Kanunun Geçici 1. maddesi ile aynı yönde düzenleme yapılmış, Geçici 3. ve 11. maddelerinde ise belirlenen tarihlerde yetki belgesi almak için başvuranlara uygulanacak indirim oranlarına yer verilmiştir.
Davalı idare tarafından ise yetki belgesi almak isteyenlere verilecek süre Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 25.02.2004 tarihinden iki yıl sonra olarak belirlenmiş, 25.02.2006 günü cumartesi gününe rastladığından başvurudaki koşullar aranmaksızın, muafiyetler kapsamında yetki belgesi talebinin son günü 27.02.2006 olarak belirlenmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı şirket tarafından 26.02.2006 tarihinde faaliyetleri anlatılarak mevcut H1 ve K1 yetki belgesinin yeterli olup olmadığı, H1 yeterli değil ise G1 ile değiştirilmesi için tamamlanması gereken evrakın, bahsedilen yetki belgeleri de yeterli değil ise hangi belgenin alınması gerektiğinin bildirilmesi istemiyle davalı idareye hitaplı dilekçe ile davalı idarece yetkilendirilmiş … Ticaret ve Sanayi Odası’na başvurulduğu, başvurunun aynı tarihte 2171 dosya numarası ile kayda alındığı, Oda tarafından söz konusu başvurunun 24.07.2007 tarihinde davalı idareye gönderildiği, 23.08.2007 tarihinde ise davalı idare tarafından davacının başvurusu değerlendirilerek davacıya, firmanın faaliyetinin kapsamı, niteliği, kullandığını ifade ettiği taşıtlar itibariyle L1, R1 yetki belgelerinden birini veya her ikisini alması gerektiği şeklinde cevap verildiği, bunun üzerine davacı tarafından 29.08.2007 tarihinde mevcut H1 yetki belgesinin bu belge için alınan harç mahsup edilerek R1 ile değiştirilmesinin talep edildiği, nihayetinde davalı idare tarafından 2006/KUGM-28 sayılı Genelge ile geçiş süreci göz önünde bulundurularak yetki belgesi değiştirme taleplerinin 30.06.2006 tarihine dek uzatıldığı, davacının da bu tarihe dek talepte bulunması gerektiği, firmanın talebi yönünden yapılabilecek herhangi bir işlem bulunmadığından bahisle talebinin reddi üzerine davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosya evrakı incelendiğinde; 4925 sayılı Kanunun 35. maddesi ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 81. maddesi uyarınca ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği arasında 21.09.2005 tarihinde imzalanan T.C. Uhdesinde Bulunan Bir Kısım İş ve İşlemlerin Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Tarafından Yürütülmesi Amacıyla Yapılan Yetki Devrine İlişkin Protokol uyarınca Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamında düzenlenecek “K” Türü yetki belgelerinde TOBB’ a bağlı Odalara da belge ve ücret teslim alma yetkisi ile Bakanlık Bölge Müdürlüklerinin bulunduğu il merkezlerindekiler dışındaki Odalara yetki belgesi düzenleme yetkisinin verildiği, anılan yetki kapsamında davacının mevzuatta ve davalı idare uygulamalarında öngörülen süre içerisinde yetki belgesi hakkında bilgi almak ve eksikliklerini tamamlamak amacıyla … Ticaret ve Sanayi Odası aracılığıyla davalı idareye başvurduğu ancak dilekçenin bu başvurudan çok sonra davalı idareye gönderildiği, anılan Odadan kaynaklanan bu durum nedeniyle davacının lehine uzatılan sürelerden de yararlanamadığı, başvurusu değerlendirilmeyerek faaliyetine uygun yetki belgesini muafiyetler kapsamında alamadığı görülmektedir.
Bu durumda her ne kadar davalı idarece, davacı tarafından süresinde başvurulmadığı savunulmuş ise de yukarıya aktarılan olay akışından da anlaşıldığı üzere davacı, süresinde başvurmuş ancak davalı Bakanlığın yetkilendirdiği Oda tarafından başvuru hakkında makul sürede işlem yapılmamıştır.
Davacının süresinde iradesini ortaya koymasına ve başvurusunun Bakanlığa geç ulaşmasında kusuru bulunmamasına rağmen salt yetki belgesi değiştirme talepleri için öngörülen süreden sonra başvurulduğundan bahisle başvurusu değerlendirilmeyerek davacı şirket adına yetki belgesi düzenlenmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
O halde; davacı şirketin yetkili Odaya yaptığı başvurusunun; süresinde, belge değiştirmek için bir irade beyanı olduğu kabul edilerek davalı idarece değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca Danıştay Onuncu Dairesi’nce; Odaya yetki verilmesine dayanak teşkil eden ve Bakanlığın bu Kanun gereğince yürütmekle yükümlü olduğu görev ve yetkilerinin tamamını veya bir kısmını devredebileceği, devirle ilgili usul ve esasların çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği hükmünü içeren 4925 sayılı Kanunun “Yetki devri” başlıklı 35. maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varılarak iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne itiraz yolu ile yapılan başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi’nce … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile anılan Kanun maddesi Anayasa’nın 7. ve 128. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmiştir.
Bu nedenlerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, açıklanan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.