Danıştay Kararı 15. Daire 2013/1645 E. 2016/752 K. 09.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/1645 E.  ,  2016/752 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/1645
Karar No : 2016/752

Temyiz Eden (Davalı) :
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :
İstemin Özeti : …. 5. İdare Mahkemesi’nin …. tarih ve …. sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava, davacının …. 1. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında yapılan ihalede satın aldığı … plakalı aracın, kendi adına tescili istemiyle yaptığı başvurunun araç üzerinde ihtiyati tedbir şerhleri bulunduğundan bahisle reddine ilişkin 29.04.2010 tarihli işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… 5. İdare Mahkemesince; davacının … plakalı aracı … 1. İcra Müdürlüğünce cebri icra suretiyle yapılan ihalede satın aldığı, tescil talebinin araç üzerinde bulunan iki adet ihtiyati tedbir kararı nedeniyle reddolunduğu, ancak ihtiyati tedbir kararlarının söz konusu aracın üçüncü kişilere rızaen satış ve devrini önlemeye yönelik olduğu, aracın cebri icra ile satışını önleyici nitelikte bulunmadığı, bu nedenle davacı tarafından cebri icra satışı sonrası devralınan aracın tescil talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından anılan Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
İşlem tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 101. maddesinde; hakimin iki taraftan birinin talebiyle davanın ikamesinden evvel veya sonra menkul ve gayrimenkul malların ayni münazaalı ise bunun haciz veya yeddiadle tevdiine, münazaalı şeyin muhafazası için lazımgelen her türlü tedbirlerin ittihazına, Kanunu Medeni ile muayyen hallerde nafaka alınmasına, ayrılık veya boşanma davası üzerine Kanunu Medeni

mucibince icap eden muvakkat tedbirlerin ittihazına karar verebileceği; 103.maddesinde; 101 ve102’nci maddelerde gösterilen hallerden başka tehirinde tehlike olan veya mühim bir zarar olacağı anlaşılan hallerde tehlike veya zararı defi için hakim icap eden ihtiyati tedbirlerin icrasına karar verebileceği; 104.maddesinde dava ikamesinden sonra bilümum ihtiyati tedbirlere tahkikata memur hakim tarafından karar verileceği, 107.maddesinde gıyaben verilmiş olan ihtiyatı tedbir kararlarına itirazın caiz olduğu, işbu itiraz icranın tehirine karar verilmedikçe icranın tehirini müstelzim olmadığı, 111.maddesinde aleyhine ihtiyati bir tedbire karar verilmiş olan taraf teminat gösterirse icap vaziyete göre bu tedbir tebdil veya refi olunabileceği gibi vaziyet ve şeraitin tebeddülü sabit olursa ihtiyati tedbirin teminatsız tadil veya ref’i de caiz olduğu, 112.maddesinde esas hakkında mahkeme tarafından verilen kararın tefhim veya tebliğ olunmasını mütaakıp ihtiyaten icra kılınmış olan tedbirin mürtefi olacağı, mahkemenin hükmün icrasını temin için işbu tedbirin tayin edeceği müddet zarfında devamına karar verebileceği hüküm altına alınmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; …. plakalı aracın dava dışı … Taş. Oto. İnş. Taah. Müh. Tic. Ve San. Ltd Şti. adına kayıtlı olduğu ve araç üzerinde … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararı ve … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararıyla , aracın üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir şerhlerinin konulduğu, söz konusu aracın üzerindeki hacizler nedeniyle yapılan icra takibi sonucunda … 1. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında yapılan ihalede … tarihinde davacı tarafından satın alındığı, … 1. İcra Müdürlüğünün … tarih ve … E. sayılı yazısıyla Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğünden araç kaydındaki haciz, ihtiyati tedbir şerhlerinin kaldırılarak, ilişiksiz bir şekilde ihale alıcısı adına kayıt ve tescil işlemlerinin yapılmasının istenildiği, davalı idare tarafından araç üzerinde tedbir şerhleri bulunduğundan bahisle tescil işleminin yapılmaması üzerine dava açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davalı idare tarafından dava konusu işlem tesis edilmeden önce; 26.03.2010 tarihinde araç üzerinde ihtiyati tedbir şerhi bulunan mahkemelerden tedbir şerhi kaldırılarak alıcı adına tescil yapılmasında sakınca olup olmadığının sorulduğu, Mahkemelerce verilen cevaplarda; davaların derdest olduğu, ihtiyati tedbir kararlarının devam ettiğinin bildirildiği, bunun üzerine davacının tescil talebinin reddedildiği görülmektedir.
Bu durumda söz konusu aracın icra müdürlüğü tarafından yapılan satış tarihinde de dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte de Mahkemelerce üzerine konulan tedbir şerhlerinin bulunduğu ve bu hususun tescile engel olduğu sonucuna varılmaktadır.
Ayrıca … 2. ve 3. Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülen tazminat/alacak davalarının davacılarının haklarına hukuki koruma sağlayan ihtiyati tedbirlerin, aracın satışı esnasında devam ettiği göz önüne alındığında; satışın icra müdürlüğü tarafından yapılmasının da sonucu değiştirmeyeceği kanaatine ulaşılmaktadır.
Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken dava konusu işlemin iptaline karar veren İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyiz isteminin kabulü ile …. 5. İdare Mahkemesi’nin …. tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/02/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyize konu Mahkeme kararının onanması gerektiği görüşüyle aksi yönde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.