Danıştay Kararı 15. Daire 2013/1608 E. 2017/1575 K. 05.04.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/1608 E.  ,  2017/1575 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/1608
Karar No : 2017/1575

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İstemin Özeti : Davacının 06.08.2007 tarihinde noter satış sözleşmesiyle satın aldığı ve idarece adına tescili yapılan …. plakalı aracın, idarece yapılan inceleme sonucunda, Samsun İl Trafik Şube Müdürlüğü’nde …. plaka sayısıyla yapılan ilk tescili sırasında sahte belgeler kullanıldığı, aracın çalıntı olduğu ve change yapılmak suretiyle tescil edildiğinin tespit edilmesinin ardından el konulması üzerine, idarenin kusurlu olarak işlettiği trafik tescil ve kayıt hizmeti nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 35.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi zararın yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılan dava sonucunda, ….. İdare Mahkemesi’nce; olayda trafiğe ilk tescili Samsun İl Trafik Şube Müdürlüğü’nde …. plaka sayısıyla yapılan aracın davacı tarafından 06.08.2007 tarihli noter satış sözleşmesiyle satın alındığı ve davacı adına … plaka sayısıyla tescilinin yapıldığı, söz konusu araca trafiğe ilk girişinin sahte belgelerle yapıldığından ve change olabileceğinden bahisle 07.01.2008 tarihinde el konulduğu ve aynı tarihli el koyma tutanağının düzenlendiği, yapılan inceleme neticesinde aracın çalıntı ve change olduğunun anlaşıldığı, bunun üzerine söz konusu aracın kendisinden çalınan kişiye teslim edildiği, trafik tescil işlemlerinin ülke genelinde yapılmasından, motorlu araçların kayıtlarının tutulmasından ve bu kayıtlarla ilgili her türlü değişikliğin izlenmesinden davalı idarenin sorumlu olduğu, davacının aracı ikinci el olarak idarece hatalı olarak tutulan tescil kayıtlarına güvenerek satın aldığı, bu durumda aracın ilk tescilinin sahte belgelerle Samsun İl Trafik Şube Müdürlüğü’nde yapıldığının açıkça belirlenmesi nedeniyle trafik kayıt ve tescil hizmetinin gereği gibi yürütülmemesi sonucu meydana gelen zararın, hizmetin kusurlu işlemesi nedeniyle ortaya çıktığı ve idare tarafından tazmin edilmesi gerektiğinden, davanın kısmen kabulü ile aracın el koyma tarihi olan 07.01.2008 tarihi itibariyle ikinci el satış değeri olan 30.000,00 TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemlerinin ise reddi yolunda verilen kararın, davalı idare tarafından kabule ilişkin kısmının, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “kararın bozulması” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan; davacı tarafından araç satışı nedeniyle kendisine karşı hukuki sorumluluğu bulunan kişilere karşı adli yargı merciilerinde dava açıldığı ve bu davalarda zararının bir kısmının veya tamamının tazmin edildiği tespit edilirse, idarece bu hususun dikkate alınacağı açıktır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine,… İdare Mahkemesi’nin …. tarih ve E:….; K:…. sayılı kararının kabule ilişkin kısmının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.