Danıştay Kararı 15. Daire 2013/13971 E. 2016/2733 K. 21.04.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/13971 E.  ,  2016/2733 K.
T .C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/13971
Karar No : 2016/2733

Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili
İstemin Özeti : … 6. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu ve temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyiz istemine konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirket tarafından kasko sigortası yapılan … plakalı aracın … tarihinde … Caddesi üzerinden … istikametine seyrederken … Caddesi … kavşağındaki lögar kapağının gevşek olaması nedeniyle taşıtın çarpması sonucu oluşan maddi hasarlı tek taraflı trafik kazası sonucunda, meydana gelen zarar nedeniyle sigortalısına ödediği 10.804.-TL. hasar bedelinin ödeme tarihi olan 12.02.2010 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idareden tazmini istemiyle açılmıştır.
… 6. İdare Mahkemesi’nce, davalı idarenin bu hizmeti sunması için gereken harcamaların belediyesince karşılanması gerektiği olayın asli sorumlusunun ilçe belediyesi olduğu anlaşıldığı, meydana gelen zarar ile davalı idarenin hizmetleri arasında illiyet bağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından hukuka aykırı olduğu iddia edilen anılan Mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Anayasanın 125.maddesinin son fıkrasında; idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu belirtilmiştir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun 7. maddesinin (g) bendinde; Büyükşehir belediyesinin yetki alanındaki mahalleleri ilçe merkezine bağlayan yollar, meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak, bakım ve onarımı ile bu yolların temizliği ve karla mücadele çalışmalarını yürütmek; kentsel tasarım projelerine uygun olarak bu yerlere cephesi bulunan yapılara ilişkin yükümlülükler koymak; ilân ve reklam asılacak yerleri ve bunların şekil ve ebadını belirlemek; meydan, bulvar, cadde, yol ve sokak ad ve numaraları ile bunlar üzerindeki binalara numara verilmesi işlerini gerçekleştirmek büyükşehir belediyesinin görev, yetki ve sorumlulukları arasında sayılmıştır.
2560 Sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri hakkındaki kanunda İSKİ’nin sorumluluk alanı İstanbul Büyük Şehir Belediyesinin görev alanı ile sınırlı olduğu belirtilmiş, Kanun’un 2/b maddesinde belirtilen görevleri arasında kullanılmış sular ile yağış sularının toplanması, yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma yerine ulaştırılması veya bu sulardan yeniden yararlanılması için abonelerden başlanarak bu suların toplanacakları veya bırakılacakları noktaya kadar her türlü tesisin etüt ve projesini yapmak veya yaptırmak; gerektiğinde bu projelere göre tesisleri kurmak ya da kurdurmak; kurulu olanları devralıp işletmek ve bunların bakım ve onarımını yapmak, yaptırmak ve gerekli yenilemelere girişmek, Su ve kanalizasyon hizmetleri konusunda hizmet alanı içindeki belediyelere verilen görevleri yürütmek ve bu konulardaki yetkileri kullanmak, aynı Kanun’un “yağmur sularının uzaklaştırılması” başlıklı 25. maddesinde de; “Yağmur sularının uzaklaştırılması ile ilgili tesislerin yapılması veya bu tip tesislerin işletilmesi, gerekli harcamalar ilgili belediyelerce karşılanmak şartıyla İSKİ tarafından yerine getirilir olarak sayılmıştır. Hizmetin iyi işlememesi sonucu kişilerin zarara uğramaları halinde, doğan zararların idare tarafından karşılanması gerekmektedir. Ayrıca, hizmeti yürüten personelin görevi sırasında yaptığı eylem ve işlemlere ilişkin kişisel kusurunun hizmet kusurunu oluşturacağı ve idarenin de bu zararın tazminiyle sorumlu tutulacağı, idare hukukunun bilinen ilkelerindendir.
Hizmet kusuru, kamu hizmetinin organizasyonu ve işleyişinden kaynaklanır. Kamu hizmeti eksik veya kötü yürütülmekteyse veya bu faaliyet hizmet gerekleriyle bağdaştırılamayacak nitelikteyse, idarenin hizmeti kusurlu yürüttüğünün kabulü zorunludur.
Ancak idarenin işlem ve eylemleri dolayısıyla hizmet kusuru işlediğini söyleyebilmek için saptanan hukuki sakatlığın bir dereceye kadar ağır ve önemli olması gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirket tarafından kasko sigortası yapılan … plaka sayılı aracın 19.12.2009 tarihinde, … Caddesi üzerinden .. istikametine seyrederken, … Caddesi … kavşağındaki, gevşek logar kapağına çarpması, kapağın yerinden çıkarak kaldırıma fırlaması sonucunda aracın hasarlandığı, trafik ekibince tutulan kaza tespit tutanağında, kazadan yoldaki gevşek malzemenin sorumlu olduğunun belirtildiği, davacı şirketçe yapılan incelemede belirlenen 10.804.- TL. hasar bedelinin sigortalıya ödendiği ve 10.804.- TL. hasar bedelinin de davalı idarece ödenmemesi üzerine davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda; dava dosyasındaki kaza tespit tutanağının incelenmesinden logar kapağının gevşek olmasından dolayı aracın üzerinden geçtiği sırada yerinden çıkarak aracın alt kısımlarına zarar verdiği ve kazanın oluşumunda yol ortasında bulunan gevşek logar kapağının neden olduğu görülmektedir.
Mahkemece dava konusu olayın asli sorumlusunun ilçe belediyesi olduğu anlaşıldığından, meydana gelen zarar ile davalı idarenin hizmetleri arasında illiyet bağı bulunmadığı belirtilse de; İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’unda görevlerinin belirtildiği, yağmur suları ile ilgili tesislerin yapılmasının davalı idarenin sorumluluğunda olduğu açıktır. Ayrıca davalı idarenin sorumluluk alanı İstanbul Büyük Şehir Belediyesinin görev alanı ile sınırlı olduğu ve su ve kanalizasyon hizmetleri konusunda hizmet alanı içindeki belediyelere verilen görevleri yürütmekle olduğu yukarıda anılan kanunla belirtilmiştir.
Bu nedenle davalı idarenin sorumluluğunda bulunan yağmur veya atık sularının toplanması ile ilgili yapıların yol ile bağlantısını sağlayan logar kapaklarının bakım,onarım ve gözetim sorumluluğu davalı idareye ait olduğu, bu göre ise kazaya neden olan logar kapağının pimlerinin trafik güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde sıkıştırılmaması karşısında kapakların bakım ve onarımını yapmayan idarenin kamu hizmetini eksik yapması nedeniyle hizmet kusuru işlediği açık olduğundan Davacının maddi tazminat isteminin davalı idarenin kusuru oranında tazmin edilmesi gerekirken, davalı idarenin meydana gelen zarar ile hizmetleri arasında illiyet bağı bulunmadığından bahisle verilen aksi yöndeki Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, ….. 6. İdare Mahkemesi’nin .. tarih ve E:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.