Danıştay Kararı 15. Daire 2013/13674 E. 2018/6785 K. 09.10.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/13674 E.  ,  2018/6785 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/13674
Karar No : 2018/6785

Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin …. tarih ve E:… ; K:… sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi:
Düşüncesi : Dava konusu edilen idari para cezasının; aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılmaması nedeniyle uygulanan kısmının iptali gerekeceğinden temyize konu İdare Mahkemesi kararının bu kısmının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; şikayetçi …’nın dilekçesine istinaden davacı apartmanda başlatılan incelemeler sonucunda hazırlanan 10.10.2011 tarih ve … sayılı raporda, anılan şahsın apartmanda sigortasız çalıştırıldığının anlaşılması nedeniyle, aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresinde Kuruma verilmemesi ve aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılmaması nedeniyle apartman yönetimi adına, 92.638,80.-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 23.03.2012 tarih ve 5.772.003 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler ile 10.10.2011 tarih ve … sayılı inceleme raporu kapsamında konu ile ilgili olarak bilgisine başvurulan şikayetçi … ifadelerinden; anılan şahsın unvanı … Apartmanı olan işyerinde, bina karar defterini imzalayarak ve aylık 250,00-TL karşılığında, 01.02.2000 tarihinde kapıcı olarak çalışmaya başladığı, 12.08.2011 tarihine kadar işyerinde aralıksız olarak çalıştığı, sabahları kazanı ateşledikten sonra 9.30 da servise çıktığı, akşamları binanın çöplerini topladığı, servis haricinde gün içerisinde apartman sakinlerince verilen bütün işleri yaptığı, şahsın fiilen kapıcı olarak çalıştırılmasına rağmen anılan şahıs hakkında sigortalılık bildirimde bulunulmadığı görüldüğünden, adı geçen işçiye ait işe giriş çıkış bildirgeleri ile aylık prim ve hizmet belgelerinin verilmemesi nedeniyle davacı apartman yönetimi adına tahakkuk ettirilen dava konusu idari para cezası işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
Dava konusu işlemlerin; aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal sürede verilmediği gerekçesiyle uygulanan idarî para cezasına ilişkin kısmı incelendiğinde; 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinde belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, davacının bu kısma yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
Dava konusu işlemin aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılmaması nedeniyle verilen idarî para cezasına ilişkin kısmı; 5510 sayılı Kanun’un 86. maddesinin altıncı fıkrasında, “Sigortalıyı çalıştıran işveren ile alt işveren ve iş görme edimini yerini getirmek üzere sigortalıyı geçici olarak devralan işveren; aylık prim ve hizmet belgesinin Kurumca onaylanan bir nüshasını sigortalının çalıştığı işyerinde, birden ziyade işyeri olması halinde ise sigortalının çalıştığı her işyerinde ayrı ayrı olmak üzere, Kuruma verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden başlanarak, müteakip belgenin verilmesi gereken sürenin sonuna kadar, sigortalılar tarafından görülebilecek bir yere asmak zorundadır” hükmü, 25 Şubat 2011 tarih ve 27857 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6111 sayılı Kanun’un 40. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Türk Ceza Kanunu’nun 2’inci maddesinde ifadesini bulan “suç ve cezaların kanuniliği ilkesine göre, kanunun açıkça suç saymadığı bir fiilden dolayı ceza vermek mümkün olmadığı gibi, cürüm ve kabahatin işlendiği zamandaki kanunu ile sonradan çıkarılan kanunun hükümleri birbirinden farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanması esastır.
Uyuşmazlıkta, aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılmaması nedeniyle idari para cezası verildiği görülmektedir. 5510 sayılı Kanun’un 6111 sayılı Kanun’la değişik 86. maddesine göre de aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılması yükümlülüğünün kaldırıldaı görülmektedir.
Bu durumda, davacının lehine olan kanun dikkate alındığında, aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılmaması nedeniyle idari para cezası verilemeyeceğinden, işlemin bu kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kısmen kabulü ile, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… ; K:… sayılı kararının, aylık prim belgesinin kurumca onaylı bir nüshasının işyerinde işçiler tarafından görülebilecek bir yere asılmaması nedeniyle verilen idarî para cezasına ilişkin kısmının BOZULMASINA, davacının temyiz isteminin kısmen reddiyle Mahkeme kararının aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal sürede verilmediği gerekçesiyle uygulanan idarî para cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA, dosyanın bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.